Maarifimizde İstikamet
1998 İLKÖĞRETİM SOSYAL BİLGİLER DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI 6’NCI SINIF TÜRKİYE TARİHİ ÜNİTESİ AMAÇLARININ KAZANILMIŞLIK DÜZEYİ (Kastamonu Örneği)
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/litespeed/avatar/20feed0c623b2ddaf5a8e295480da670.jpg?ver=1736254577)
Published
3 yıl agoon
By
drkemalkocak![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2022/06/46557566_m.jpg)
Osman YAVUZ
Kastamonu Merkez İlköğretim Okulu Müdür Yardımcısı-Sosyal Bilgiler Öğretmeni, elyakut@gmail.com
Yrd. Doç. Dr. Kemal KOÇAK
Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sosyal Bilgiler Eğitimi Ana Bilim Dalı (E) Öğretim Üyesi, drkkocak@gmail.com
ÖZET
Alan araştırması niteliği taşıyan bu çalışma; araştırmanın tasarımı, bulgular ve yorumlar, sonuç ve teklifler olmak üzere 3 ana bölümden oluşmuştur.
Bu araştırmanın amaçları;
a) İlköğretim 6. sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen Sosyal Bilgiler Öğretmenlerinin, ünitenin amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkındaki görüşlerini ortaya koymak.
b) İlköğretim Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen 6. sınıf öğrencilerinin ünitenin amaç ve hazırlanacak davranışları doğrultusunda geliştirilecek başarı testine verdikleri cevaplara göre amaçların kazanılmışlık düzeyi hakkındaki durumlarını ortaya koymak.
c) İlköğretim 6. sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkında ortaya çıkan öğretmen ve öğrenci görüşlerini karşılaştırmak ve sonuçları arasında bir fark oluşursa bunun sebeplerini ortaya koymaktır.
d) İlköğretim 6. sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen Sosyal Bilgiler Öğretmenlerinin, ünitenin amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkındaki görüşleri üzerinde “mesleki kıdem, branş, hizmet içi eğitim durumu ve hizmet içi eğitim süresi” değişkenlerinin etkisini ortaya koymak.
e) İlköğretim Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen 6. sınıf öğrencilerinin ünitenin amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkındaki görüşleri üzerinde “Cinsiyet, anne – baba durumu, kardeş sayısı, anne – baba iş durumu, okulun bulunduğu yer, okulun öğretim durumu, annenin eğitim durumu, babanın eğitim durumu, evde bulunan aletler, evde bulunan aletlerin eğitim amaçlı kullanımı ve eğitim amaçlı kullanılan aletlerin türü” değişkenlerinin etkisin ortaya koymak.
Bu araştırmada kullanılacak bilgileri toplamak üzere, öğretmenlere 6`ncı sınıf Sosyal Bilgiler “Türkiye Tarihi” ünitesine ait amaç ve bu amaçları tanımlayan davranışlara göre likert tipi anket hazırlanmıştır. Hazırlanan bu anketlerde “Branş, mesleki kıdem, hizmet içi eğitim durumu ve hizmet içi eğitim süresi” değişkenlerine yer verilmiştir. Bu değişkenlere göre öğretmenlerin görüşleri arasında anlamlı bir farkın olup olmadığına bakılmıştır. Öğrenciler için 6`ncı sınıf Sosyal Bilgiler “Türkiye Tarihi” ünitesine ait amaç ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyini ölçen soruların bulunduğu başarı testi hazırlanmıştır. Hazırlanan başarı testlerinde “Cinsiyet, kardeş sayısı, okulun öğretim durumu, okulun bulunduğu yer, anne – baba durumu, annenin eğitim durumu, babanın eğitim durumu, anne – babanın iş durumu, evde bulunan âlet, evde bulunan âletlerin eğitim amaçlı kullanımı, eğitim amaçlı kullanılan âletin türü” değişkenlerine yer verilmiştir. Bu değişkenlere göre öğrencilerin görüşleri arasında anlamlı bir farkın oluşup oluşmadığına bakılmıştır.
Veri toplama araçları (anketler) 2003 – 2004 eğitim – öğretim yılında Kastamonu ilinde eğitim-öğretime açık bulunan 115 ilköğretim okulunda görev yapan Sosyal Bilgiler Öğretmenlerini (92 kişi) ve bu okullar arasından sistematik örnekleme yöntemiyle seçilen 39 ilköğretim okulunun birer şubesinde öğrenim gören 6`ncı sınıf öğrencilerine (1001 kişi) uygulanmış ve elde edilen bulgular bilimsel araştırma yöntemine uygun yorumlanmıştır.
Araştırmanın sonuçları;
Öğretmen görüşlerine göre “Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarından “2, ,4, 7, 9, 10, 11, 12 ve 14’üncü “amaçların “Orta”, “1, 5, 6 ve 13’üncü” amaçların “Çok” derecede kazandırıldığı,
Öğrenci görüşlerine göre “1b, 2, 4, 5, 7, 8, 9, 10, 12 ve 13’üncü” amaçların “Orta” , “1a, 3, 6, 11 ve 14’üncü amaçların “Çok” derecede kazanıldığı tespit edilmiştir.
Öğretmen görüşleri arasında değişkenlere göre (Branş, mesleki kıdem, hizmet içi eğitim durumu ve hizmet içi eğitim süresi)anlamlı fark olduğu, öğrenci görüşleri arasında değişkenlere göre (Cinsiyet, kardeş sayısı, okulun öğretim durumu, okulun bulunduğu yer, anne – baba durumu, annenin eğitim durumu, babanın eğitim durumu, anne – babanın iş durumu, evde bulunan âlet, evde bulunan âletlerin eğitim amaçlı kullanımı, eğitim amaçlı kullanılan âletin türü) anlamlı fark olduğu görülmüştür.
Buna göre “Türkiye Tarih” ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyini öğretmenin nitelikleri ile öğrencilerin sosyoekonomik özelliklerinin etkilediği anlaşılmaktadır.
SUMMARY
This study, as a field research, consists of 3 main chapters as: Designing and Defining Research (method on research), Findings and Comments, Conclusion and Suggestions.
The aims of this research are as follows;
a) To determine how much achieved, The Social Sciences teachers performing on “Unit:Türkiye History” think, the goals of this unit’s acquiried-level.
b) To determine the acquired-level of goals of “Unit:Türkiye History” of “Social Sciences Lesson”.
c) To compare the teachers’ and the students’ sights about the acquired-level of goals of “Unit:Türkiye History” in “Social Sciences Lesson” and if there is/are some differences between their sights; to put forward the reason.
d) To put forward the effects of variables: “occupational seniority, field of occupation, in-service training status, in-service training time” about teachers’ opinion who are performing “Unit:Türkiye History” in “Social Sciences Lesson” .
e) To put forward the effects of variables:”gender, parents’ situation, number of sister and brother, parents’ occupational status, where the school is, the instruction of school, educational background of mother, educational background of father, tools and machinery in home, educational use of tools and machinery in home and the kind of educational use of tools and machinery in home” regarding to students’ sights on acquired-level of goals of “Unit:Türkiye History” in “Social Sciences Lesson”.
To collect these datas will be used for this research, there had been prepared a likert tip poll for teachers performing “Unit:Türkiye History” in “Social Sciences Lesson” which this poll also defines goals and student behaviours for goals.
Data collection tools (polls) applied for 92 Social Sciences teachers who work in 115 different Primary School and for 1001 6.th grade students at one department of 39 Primary Schools who were chosen by sistematical sampling from these 115 school, then findings interpreted in harmony with scientific method.
As a conclusion ;
It is seen regarding to teachers’ sights ; the 2nd, 4th, 7th, 9th, 10th, 11th,12th and 14th goals of Türkiye History Unit are achieved as medium-level, beside the goals 1st, 5th, and 13th in high-level.
It is determined the 1st(b), 2nd , 4th,5th, 7th, 8th, 9th, 10th, 12th and 13th goals of Türkiye History Unit are achieved as medium-level, beside the goals 1st(a), 3th , 6th, 11th and 14th in high-level.
It is seen that there are significant difference between teachers’ sights regarding to variables (occupational seniority, field of occupation, in-service status, in-service training time) and similarly there are significant difference between students’ sights regarding to variables (gender, parents’ situation, number of sister and brother, parents’ occupational status, where the school is, the instruction of school, educational background of mother, educational background of father, tools and machinery in home, educational use of tools and machinery in home and the kind of educational use of tools and machinery in home).
Finally, it is determined; the acquired-level of goals of Unit:Türkiye History is effected by teachers’ quantity who are performing this unit and by students’ socio-economic status.
ÖNSÖZ
Gazi üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Programının gereği olarak hazırlanan bu çalışma “İlköğretim okulu 6’nci sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin” araştırılmasına yöneliktir.
Bu amaçla 2003 – 2004 eğitim öğretim yılında okutulan ilköğretim okulu 6’nci sınıf Sosyal Bilgiler ders kitapları ve Sosyal Bilgiler öğretim programında “Türkiye Tarih” ünitesi ile ilgili amaç ve davranışlar taranmış ve bunlara bağlı olarak öğretmen anketi ve öğrenci başarı testi hazırlanmıştır.
Ayrıca 1929’dan günümüze kadar ilkokul, orta okul ve ilköğretim okulu Tarih, Sosyal Bilgiler, Millî Tarih ders programları ve ders kitapları taranmış ve ilgili konunun nasıl işlendiğine bakılmıştır.
Kastamonu ilinde eğitim – öğretime açık olan 115 ilköğretim okulundan sistematik örneklemle seçilen 39 okulda okuyan birer 6’nci sınıf şubesi öğrencilerine (1048 kişi) ve bu okulların tamamında çalışan Sosyal Bilgiler öğretmenlerine (97 kişi) ilgili anket ve başarı testi uygulanmıştır. Uygulanan veri toplama araçlarından elde edilen sonuçlar bilimsel araştırma yöntemine göre yorumlanmıştır.
Bu çalışmanın Sosyal Bilgiler Eğitimi alanında yapılan çalışmalara bir katkı sağlayacağı umut edilmektedir.
Bu araştırmanın her safhasında bilgi, deneyim, sabır ve nezaketiyle her zaman yanımda olan ve yardımlarını esirgemeyen danışmanım Yrd. Doç. Dr Kemal KOÇAK beye teşekkürü bir borç bilirim.
Veri toplam araçlarının uygulanmasında anlayış ve katkılarını esirgemeyen Sosyal Bilgiler Öğretmeni Hüseyin GEÇİT, Mustafa ATEŞ, Ahmet ZAYIFOĞLU ve Kastamonu Eğitim Fakültesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği 4’üncü sınıf öğrencilerine teşekkür ederim.
Verilerin bilgisayara girilmesi, düzenlenmesi istatistik çalışmalarını yapılması ve yazılması aşamasında bana gece gündüz demeden yardım eden vefakâr arkadaşlarım Mehmet Emin YOLUK ve Ulviye YELEĞİN’e teşekkürlerimi sunarım.
Yüksek Lisan Programına başlamamdan tez aşamasının sonun kadar yardımlarını gördüğüm hocalarım, amirlerim ve dostlarım sayın Yrd. Doç Dr. B. Ünal İBRET, Yrd. Doç. Dr. M. Serhat YILMAZ, Kastamonu Milli Eğitim Müdürü Yusuf SEZER, Müdür yardımcıları Mehmet KÖSE, Coşkun DEMİR, İhsangazi Kaymakamı Aydın BÖRÜ, İhsangazi İlçe Milli Eğitim Müdürü Kenan DERELİ, İhsangazi Lisesi Müdür vekili İ. Feyzi DEĞER, Muhittin YÜKSELOĞLU, Adem KATRANCIOĞLU, Tahir KAHRAMAN, Süleyman KILIÇ, Güngör SAKÇI, Mustafa GİDER, Elyakut İlköğretim Okulu Müdürü Harun KARAŞABANOĞLU ve Müdür Yardımcısı Mehmet MADEN’e İlçe milli eğitim müdürlerine, okul müdürlerine, Sosyal Bilgiler Öğretmenlerine berber çalıştığım tüm öğretmen ve öğrenci arkadaşlarıma teşekkür ederim
Bütün Yüksek Lisans çalışmalarında anlayış, sabır ve gayretini esirgemeyen, bana her anda moral veren eşim Şennur YAVUZ ve çocuğum Aybike YAVUZ’a ve diğer aile bireylerine teşekkür ederim.
Araştırmanın; eğitimi etkileyen ve eğitimden etkilenen kişi, kurum ve kuruluşlara yararlı olması, geniş kapsamlı doktora çalışmalarıyla tamamlanması dileğiyle!..
Ankara, 2005 Osman YAVUZ
BİRİNCİ BÖLÜM
Araştırmanın bu bölümünde; Problem Durumu, Araştırmanın Amacı, Araştırmanın Önemi, Problem Cümlesi, Alt Problemler, Varsayımlar, Sınırlılıklar, Tanımlar, Araştırma Yöntemi üzerinde durulmuştur.
1. Problem Durumu
Birey ve toplum; sosyal, ekonomik ve kültürel bakımlardan sürekli bir değişme içinde, çeşitli ve karmaşık sorularla karşı karşıya bulunmaktadır. Bireyin ihtiyaçları ile toplumun beklentileri arasında dengenin sağlanabilmesi, insana gerekli bilgi ve tutumları kazandırmakla mümkündür. Sosyal bilimler, kişinin içinde yaşadığı topluma ahenkli uyumunu gerçekleştirecek bilgi, beceri ve tutum kazanma ihtiyacını karşılayacak amaçlara öncelik vermektedir.
Günümüzde sosyal bilimler; değişme, gelişme ve yenileşmenin bilimi olarak tanımlanmaktadır. Buna göre sosyal bilimlerin değişmeye açık olması; sosyal, kültürel, ekonomik ve politik gelişmeleri incelemesi gereklidir.
Eğitimin gelişmesi sonucu, sosyal bilimlerin uygulama alanı olarak sosyal bilimler öğretimi ile sosyal bilgiler öğretimi ortaya çıkmıştır. Sosyal bilimler alanındaki teorik ve bilimsel gelişmelerin eğitim sürecinde ele alınarak bireyin toplum içinde gelişmesini ve yetiştirilmesini amaçlayan sosyal bilgiler kavramı ülkemizde ilköğretim düzeyinde kullanılmaktadır.
Sosyal bilgiler ders olarak 1968 – 1969 öğretim yılında ilkokullarda 1975 – 1976 öğretim yılında da orta okullarda okutulmaya başlanmıştır. İlköğretim okullarının 4 ve 5. sınıflarında ( ilkokullarda ) sosyal bilgiler dersi günümüzde de devam etmesine rağmen 6 ve 7. sınıflarda (orta okullarda) 1985 – 1986 öğretim yılından itibaren kaldırılmıştır. Orta okullarda Sosyal Bilgiler dersinin yerini Millî Tarih, Millî Coğrafya ve Vatandaşlık Bilgisi dersleri almıştır.
4306 sayılı kanunun öngördüğü 8 yıllı ilköğretim uygulaması gereğince ilköğretim okulları 4,5,6 ve 7. sınıf Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programı 1998 – 1999 öğretim yılından itibaren uygulamaya konulmuştur. Böylece, İlkokul 4 ve 5. sınıf Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programı, Orta Okul Millî Tarih Programı ve Orta Okul Millî Coğrafya Programı; 1997 – 1998 öğretim yılı sonunda ilköğretim okullarında uygulamadan kaldırılmıştır.
Sosyal Bilgiler dersinin niteliği, 1968 – 1969 öğretim yılından bugüne kadar bazı çevrelerce tam olarak kavranamamış, bu yüzden değişik anlayışlar ortaya çıkmıştır. Bazı kesimler Sosyal Bilgileri yalnıza Yurttaşlım Bilgisi anlamında kullanmış; bazıları Tarih, Coğrafya ve Yurttaşlık Bilgisinin birleştirilmesi olarak görmüş; bazıları da insan topluluklarının organizasyonuna ilişkin bilgiler olarak kabul etmiştir.( KOÇAK, 2002: 135)
Sosyal Bilgiler şöylece tanımlanmaktadır:
Sosyal Bilgiler ( Toplum Bilgileri ), “Öğrencileri toplumsal yönden eğitmek, onlara içinde yaşadıkları toplumun yönetim düzenini, ekonomik özellikleri, geçmişi üzerinde gerekli bilgi ve anlayışları kazandırmak, yurttaşlığın hak ve görevlerini kavratmak amacıyla ilk ve orta okullarda okutulan konuları genellikle tarih, coğrafya, ekonomi ve hukuk gibi bilim dallarından yararlanılarak seçilen derstir (OĞUZKAN, 1981:150 ).
Türk Milli Eğitiminden sorumlu yetkililer çağdaş topluma olumlu bir tavır takınma ihtiyacı duymuşlar ve yapıcı düşüncelerle, Türk toplumunun bireylerini gelecekteki sosyal hayat rolleri için hazırlamak üzere eğitim öğretim programları geliştirmişlerdir. Bilim ve teknoloji, sosyal yapı, aile ve iş hayatı gibi alanlarda meydana gelen değişiklikler, Türk toplumunun ihtiyaçlarını ve Türk Milli Eğitiminin amaçlarını etkilemektedir. Bu etkileme eğitim sisteminde düzenlemeler yapılamasını gerekli kılmaktadır. Yapılan düzenlemeler programlarla kesinlik kazanmaktadır.
Eğitimde meydana gelen değişmelerin ve yapılan araştırmaların sonuçları programlar aracılığıyla okullara ( öğrenci / bireylere ) ulaştırılır. Programlar ulaşılacak hedefleri ve bu hedeflere varabilmek için seçilecek ve belli ilkelere göre düzenlenecek muhtevayı, uygulanacak yöntemi destekleyecek araçları (ders kitapları) ve hedeflere ne dereceye kadar ulaşıldığını gösteren değerlendirme kriterlerini kapsar. Eğitim – öğretim programlarının uygulanabilirliliği, programı uygulamakla yükümlü yönetici, öğretmen ve müfettişlerin, bu konudaki anlayış, tutum, bilgi, beceri ve davranışlarının kısacası niteliklerinin yeterliliği ile doğru orantılıdır. ( KOÇAK,2002:135 )
Programların ana çatısını amaç ve amacın kazanılıp kazanılmadığını gösteren davranışlar oluşturmaktadır. Programda amaçları veren kişi konumunda öğretmen amaçları alan kişi konumunda ise öğrenci vardır. Program üzerinde her hangi bir çalışma yapılacaksa bu iki unsurun görüşlerinin alınması ve karşılaştırılması şarttır.
Milli Eğitim Temel Kanununun temel ilkelerinden biri olan bilimsellik ilkesinde şunlar yer alır. “ Her derece ve türdeki ders programları ve eğitim metotlarıyla ders araç ve gereçleri, bilimsel ve teknolojik esaslara ve yeniliklere, çevre ve ülke ihtiyaçlarına göre sürekli olarak geliştirilir.
Eğitimde verimliliğin arttırılması ve sürekli olarak gelişme ve yenileşmenin sağlanması bilimsel araştırma ve değerlendirmelere dayalı olarak yapılır.
Bilgi ve teknoloji üretmek ve kültürümüzü geliştirmekle görevli eğitim kurumları gereğince donatılıp güçlendirilir; bu yöndeki çalışmalar maddi ve manevi bakımdan teşvik edilir ve desteklenir.”
Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi ve özel ilköğretim kurumlarının kuruluş, görev ve işleyiş ile ilgili yöntem ve ilkeleri düzenleyen “ Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinde” “ Ölçme ve Değerlendirmenin Esasları” şöyle belirlenmiştir.
Ölçme ve Değerlendirmenin Genel Esasları
Madde 32 — Öğrenci başarısının ölçme ve değerlendirilmesinde aşağıdaki esaslar gözetilir:
a) Ders yılı, ölçme ve değerlendirme bakımından birbirini tamamlayan iki yarıyıldan oluşur.
b) Başarının ölçülmesinde ve değerlendirilmesinde okul ve ders programlarında belirtilen özel ve genel amaçlar, davranışlar, açıklamalar ile konular esas alınır.
c) Ölçme ve değerlendirmede okul il ve ülke çapında birlik sağlanır. Değişiklik (21.10.2004 25620 sayılı R.G.)
d) Öğrenci başarısı, derslerin özelliklerine göre yazılı ve uygulamalı sınavlar ile sözlü, ödev veya projelerden alınan notlar esas alınarak tespit edilir.
e) Öğrencilerin ders, ödev, işlik, uygulama, lâboratuar çalışmalarına ve sınavlara katılmaları zorunludur.
f) Değerlendirmede 5’lik not sistemi kullanılır.
g) Öğrencinin başarısını belirlemek amacıyla hazırlanan ölçme araçlarında; sadece bilginin ölçülmesine değil kavrama, kendini ifade edebilme, yorumlayabilme, uygulama, analiz-sentez ve değerlendirme düzeyinde edindikleri davranışların da ölçülmesine ağırlık verilir.
Öğrencilerin öğrenme özelliği, ilgi, tutum ve benlik tasarımı gibi psikolojik özellikleri belirlenir. Öğrencilerin bu özelliklerinin belirlenmesinde ilgi envanteri, tutum ve benlik tasarımı ölçekleri gibi ölçme araçlarından da yararlanılır.
h) Öğrencilerin, edindikleri bilgi, beceri, görüş, tutum ve davranışlarda oluşan kazanımlara ne ölçüde ulaştıklarını ölçmek için değerlendirme yapılır.
ı) Öğrencileri değerlendirirken ölçme sonuçları ile birlikte, öğrencilerin sınıf içi etkinliklere katılımı, bilimsel tutum ve davranışları, gözlem yapma, araştırma-inceleme, bilimsel düşünme, sahip oldukları ve sergiledikleri fikir zenginlikleri, sorumluluk alma, ekip çalışmalarına yatkınlıkları, edindiği bilgi ve bulguları paylaşabilme ve benzeri birçok gözleme dayalı öğrenci etkinliğine de değerlendirmede yer verilir.
i) Öğrenci başarısının ölçülmesinde kullanılan ölçme araçları geçerlilik, güvenirlilik, objektiflik, örnekleyicilik, kullanışlılık, ayırt edicilik özelliklerine sahip olmalıdır. Ölçme ve değerlendirmede az sorulu-uzun cevaplı veya çok sorulu-kısa cevaplı yazılı, çoktan seçmeli, tamamlamalı, eşleştirmeli ve doğru-yanlış sınav araçları ile gözlemler, hazırlık ve alıştırma çalışmaları, ödevler, projeler ve benzeri araçlara yer verilir. Sınav araçlarına cevap anahtarı hazırlanır.
j) Bir dersin yarıyıl notu ile yıl sonu notu hesaplanırken, bölme işlemi virgülden sonra iki basamak yürütülür, yarım ve yukarısı tama yükseltilir.
k) Notlar öğretmenin not defterine rakamla, diğer belgelere rakam ve yazı ile yazılır
l) Öğrenci başarı düzeyinin ölçülmesi ve eğitim öğretimde verimlilik düzeyinin yükseltilmesi amacıyla ülke genelinde Bakanlıkça merkezi sınavlar yapılıncaya kadar 6, 7 ve 8 inci sınıflarda bütün öğrencilerin katılımıyla Türkçe, Matematik, Sosyal Bilgiler ve Fen Bilgisi derslerinden mayıs ayı içinde il genelinde Valiliklerce başarı değerlendirme sınavları yapılabilir. Sınavda dereceye giren öğrenciler Valilikçe ödüllendirilir. Değişik. (21.10.2004 25620 sayılı R.G.)
Sosyal Bilgiler Dersinin genel amaçlarından Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarıyla ilgili olanlar aşağıda sıralanmıştır.[1]
Öğrenciler Bu Derste :
A ) Vatandaşlık görevleri ve sorumlulukları yönünden ;
- Ailesine, milletine, vatanına, Atatürk inkılâp ve ilkelerine bağlı, çalışkan, araştırıcı, özverili, erdemli, girişimci, iyi insan, iyi vatandaş olarak yetişirler
- Türk milletinin dünya tarihindeki önemini, milletler ailesi içindeki onurlu geçmişini ve yerini, insanlığa yaptıkları hizmetleri kavrayarak büyük bir milletin evlatları olduklarını anlar, milletin geleceğine olan güvenlerini arttırır ve Türk milletinin ülküsünü geçekleştirmek için fedakârlığı göze alabilecek bir karakter kazanırlar.
- Türk Milletinin zekâ ve kabiliyetini, çalışkanlığını, ilim ve sanatseverliğini, estetik zevkini, insanlık duygusunun yüceliğini benimseyerek bu üstün özellikleri davranış haline getirirler.
- Tarihte milletimize ve insanlığa hizmet etmiş olan Türk büyüklerini tanır; tarihi olaylara yön veren kişilerin yerinde ve zamanında gösterdikleri ileri görüşlülük, yüksek kavrayış, cesaret, fedakârlık ve kahramanlıklarını tarihin akışını nasıl etkilediğini kavrar.
- Bugünkü uygarlığın geçmişin bir eseri olduğunu kavrar; bu uygarlıkta Türk milletinin hizmetini ve payını anlayarak Atatürk’ün direktifleri uyarıca “ Milli kültürümüzü çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne çıkarma” yolunda her fedakârlığı göze alabilme bilincini kazanırlar.
- Bugünü daha iyi değerlendirebilmeleri için geçmiş çağlardaki sosyal ekonomik ve siyasi olayların neden ve sonuçlarını günümüzle kıyaslama yaparak düşünme, araştırma ve akıl yürütme yeteneği geliştirirler.
- Çevresindeki eski, yeni sanat ve kültür eserlerini, müze ve anıtlar gibi milli değerlerimizi tanır; onları korumak gerektiğini öğrenirler.
C ) Çevreyi, yurdu ve dünyayı tanıma yetenekleri yönünden;
- Plan, kroki, harita ve grafik bilgileri kazanarak onlardan yararlanabilir hale gelirler.
Ç ) Ekonomik yaşama fikrini ve yeteneklerini geliştirmek yönünden;
- İnsan topluluklarının yaşama şekillerini ve geçinme yollarını inceler ve bunlar arasındaki ekonomik ilişkileri öğrenirler.
- Turizmin anlamını özellikle yurdumuz için önemini kavrarlar.
(M.E.B.Talim ve Terbiye Kurulu, 02.04.1998;62 karar, Nisan 1998; 2487 Tebliğler Dergisi )
Sosyal Bilgiler Öğretim Programında Sosyal Bilgilerin Genel ve Ünitelerin Özel Amaçları yer almasına rağmen ünitelerin özel amaçlarının hangi davranışlara dayanılarak gözleneceği sorusu cevapsız bırakılmıştır. Yani kısacası özel amaçlar tanımlanmamıştır. Bu konuda yalnızca Gazi Üniversitesi Kastamonu Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Ana Bilim Dalı Öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Kemal KOÇAK’ın öğrencileri ile birlikte hazırladığı ve derslerinde kullandığı “ İlköğretim Okulu Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programı Özel Amaç ve Davranışlar” dışında ilgili kişi, kurum ve kuruluşlarca her hangi bir çalışma ya da düzenleme yapılmamıştır. Amaçların tanımlanması işi öğretmenlerini inisiyatifine bırakılmıştır. Şu da bir gerçektir ki amacın tanımlanabilirliliği öğretmenin niteliklerinin yeterliliği ile orantılıdır.
Programın uygulamaya konulduğu 1989 – 1999 öğretim yılından bun güne kadar Sosyal Bilgiler dersinin özel (ünite ) amaçlarının ne derecede gerçekleştiği kazanıldığı konusunda her hangi bir bilimsel araştırma yapılmamıştır. ( Bu yargı YÖK tez listesi ve Milli Eğitim Bakanlığı EARGED destek araştırmaları listesiyle sınırlıdır) Yapılan literatür taramasında genel amaçların değerlendirilmesi konusunda bir çalışmaya rastlanmıştır. Bu çalışmada Yrd. Doç. Dr. Kemal KOÇAK tarafından Kastamonu il merkezi örnekleminde yapılan çalışmadır.(KOÇAK,2002: 135 – 162)
Sosyal Bilgiler üniteleri içinde yer alan “Türkiye Tarihi” ünitesinin özel amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğretmen ve öğrenci görüşlerine dayalı her hangi bir bilimsel çalışmanın yapılmamış olması bu çalışmanın bilimsek bir araştırma olduğunu göstermeye yeterlidir.
2. Araştırmanın Amacı
İlköğretim 6. Sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesinin amaçlarının kazanılmışlık düzeyini konu alan bu araştırmanın amacı, mevcut imkânlar göz önüne alınarak aşağıdaki gibi tespit edilmiştir.
e) İlköğretim 6. sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen Sosyal Bilgiler Öğretmenlerinin, ünitenin amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkındaki görüşlerini ortaya koymak.
f) İlköğretim Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen 6. sınıf öğrencilerinin ünitenin amaç ve hazırlanacak davranışları doğrultusunda geliştirilecek başarı testine verdikleri cevaplara göre amaçların kazanılmışlık düzeyi hakkındaki durumlarını ortaya koymak.
g) İlköğretim 6. sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkında ortaya çıkan öğretmen ve öğrenci görüşlerini karşılaştırmak ve sonuçları arasında bir fark oluşursa bunun sebeplerini ortaya koymaktır.
h) İlköğretim 6. sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen Sosyal Bilgiler Öğretmenlerinin, ünitenin amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkındaki görüşleri üzerinde “mesleki kıdem, branş, hizmet içi eğitim durumu ve hizmet içi eğitim süresi” değişkenlerinin etkisini ortaya koymak.
i) İlköğretim Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen 6. sınıf öğrencilerinin ünitenin amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkındaki görüşleri üzerinde “Cinsiyet, anne – baba durumu, kardeş sayısı, anne – baba iş durumu, okulun bulunduğu yer, okulun öğretim durumu, annenin eğitim durumu, babanın eğitim durumu, evde bulunan aletler, evde bulunan aletlerin eğitim amaçlı kullanımı ve eğitim amaçlı kullanılan aletlerin türü” değişkenlerinin etkisini ortaya koymak.
3. Araştırmanın Önemi
Programın ( amaçlar – hedefler ) hazırlanması kadar, daha da önemlisi programın uygulanmasıdır. Program, bir takım maddelerden meydana gelen cansız, hareketsiz, doğrudan doğruya öğrencileri etkilemekten uzak yazılar bütünüdür. Programa canlılık veren, onu etkili hale getiren ve bir takım yazılar bütünü olmaktan çıkartan çıkararak onu anlamlı kılan öğretmendir.
Programın uygulanabilmesi; amacın önemi, hazırlanması ve tanımlanması, öğrenme yaşantılarının ve öğrenme durumlarının düzenlenmesi konularında yetişmiş nitelikli öğretmenin istihdamı ile orantılıdır.
Programın uygulanabilmesi; yöneticilerin anlayışı ile de orantılıdır. Yöneticinin okuldaki faaliyetleri yönlendirmesi ve programı başarıyla uygulatabilmesi için, programı ve programın dayandığı temelleri en az öğretmen kadar bilmesi gerekir.
Programın uygulanabilmesi; öğretim sistemleri, öğretme yöntemleri, eğitim teknolojisi, çevre ayarlaması ve diğer dersler arasındaki bağlantı dercesine de bağlıdır.
Program geliştirme; var olan programın daha iyi bir duruma getirilmesidir. Program geliştirme çalışmaları, var olan programın daha iyi bir duruma getirilmesi için gösterilen çabalar bütünüdür. Aslında program geliştirme süreklidir. Bir program uygulamaya konulduğu andan itibaren geliştirilmeye muhtaçtır. Programın hata ve noksanlıkları uygulama sırasında ortaya çıkabilecektir. Bunların giderilmesi için belli bir süre beklemek gereksizdir.
Ülkemizde program geliştirme, genellikle 5, 10, 15 yılda bir programların yeniden ele alınması biçiminde anlaşılmaktadır. Bu anlayışta, meydana getirilen programların hiç biri yeniden hazırlanmamakta, daha önceki programa dayandırılmaktadır.
Programın geliştirilebilmesi için, bir takım engelleyici unsurlar bulunmaktadır. Bu engelleyici unsurlar ortada bulunduğu sürece programın geliştirilmesi mümkün değildir. Engelleyici unsurları şöyle sıralayabiliriz:
- Yönetici ve öğretmenler ile program geliştirmede görevli olan bazı kesimlerde geleneksel olarak (branş taassubu diyebileceğimiz) muhtevaya bağımlılık vardır. Bazı kesimler, var olan muhtevaya pek dokunmak istemedikleri gibi muhtevanın aynen kalmasını, gerekirse ekler yapılması anlayışını savunurlar. Muhtevaya bu kadar aşırı derecede bağlılık program geliştirmeyi güçleştirmektedir.
- Program geliştirmede görev alanların ortak bir anlayış ve tutuma sahip olmaları gerekir. Program geliştirmede görev alan yönetici, öğretmen ve uzmanlar; eğitim sorunlarına birlikte eğilmeli, sorunlara ve çözüm yollarına aynı yaklaşım içinde olmalıdır. Bu birlik ve beraberlik gerçekleştirilmeden başlanılan program geliştirme çalışmalarının faydalı olacağını söylemek çok zordur. Program geliştirmede görev alanlar, var olan programı çok iyi bilmeli ve birlikte incelemelidir. Mevcut program çok iyi bir şekilde bilinmediği sürece yenisinin geliştirilebileceği şüphelidir.
Bu çalışmada 1998 – 1999 öğretim yılından itibaren ilköğretim okullarında uygulanan Sosyal Bilgiler programının özel (ünite) amaçları üzerinde durulacaktır. Kanaatimiz odur ki programdaki sıkıntıları ortaya çıkarmak için programın genel amaçlarından ziyade programı oluşturan ünitelerin amaçlarını incelemek daha etkili olacaktır.
Bu düşünceyle ele alınan bu çalışmada Sosyal Bilgiler dersinin Tarih ünitelerini ele alınmıştır. Sosyal Bilgilerin tarih ünitelerinden Osmanlı Tarih üzerindeki araştırma ve inceleme çalışmalarında bir hayli mesafe kat edildiği halde Türkiye Tarihi üzerinde yapılan çalışmaların yeterli olmadığı görülmüştür. Anadolu’nun sosyoekonomik ve kültürel bakımdan Türkleşmesinde Anadolu Selçukluları’nın rolünün dün, bugün ve yarın boyutlarında göz ardı edilmesi bilimsel gerçeklere aykırı düşmektedir. Bu konudaki bir takım sorunların çözümü her konuda olduğu gibi ilköğretimdeki eğitim düzeyi ve kalıcılığı ile mümkün olabileceği düşünülmektedir.
Sosyal Bilgiler öğretiminde Türkiye Tarihi ile ilgili sosyoekonomik ve kültürel bakımdan göz ardı edilenlerin bilimsel gerçekler ışığında geçerli ve güvenilir kılınması bu dersi okutan Sosyal Bilgiler Öğretmenleri ile bu dersi okuyan öğrencilerin görüşlerine dayalı bulgu ve yorumların ortaya konulması ile birey ve toplumun bilgi edinme gerçeklerine dayalı bilinç geliştirmesine katkıda bulunacaktır.
4. Problem Cümlesi
İlköğretim 6’ncı Sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğretmen ve öğrenci görüşleri arasında anlamlı bir fark var mıdır?
5. Alt Problemler
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğretmenlerin verdikleri cevaplar arasında anlamlı bir fark var mıdır ?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğretmenlerin mesleki kıdemleri ile görüşleri arasında anlamlı bir fark var mıdır ?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğretmenlerin branşları ile görüşleri arasında anlamlı bir fark var mıdır ?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğretmenlerin aldıkları hizmet içi eğitim durumlarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğretmenlerin hizmet içi eğitime katılma sürelerine göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğrencilerin verdikleri cevaplar arasında anlamlı bir fark var mıdır ?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin cinsiyetlerine göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin okudukları okulun bulunduğu yere göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin okudukları okulun öğretim durumuna göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin anne baba durumlarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin Kardeş sayılarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin annelerinin eğitim durumlarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin babalarının eğitim durumlarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin anne ve babalarının iş durumuna göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin evde bulunan aletlere göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin evde bulunan aletleri eğitim amaçlı kullanıp kullanmamalarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin eğitim amaçlı kullandıkları aletlerin türüne göre anlamlı bir fark var mıdır?
- İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğretmen ve öğrenci görüşleri arasında anlamlı bir fark var mıdır?
6. Varsayımlar
Bu araştırmada aşağıda sıralanan varsayımlar kabul edilmiştir.
- Literatür tarama suretiyle elde edilen bilgiler doğrudur.
- Bilgi toplama aracı olarak kullanılan anket ve başarı testinin araştırma için yeterli bilgi verebileceği hakkında öğretmen ve öğrenci görüşleri geçerli ve güvenilirdir.
- Kaynaklardan elde edilen bilgiler araştırmacının görüşünü açıklayacak nitelikte geçerli ve güvenilirdir.
- Sosyal Bilgiler Öğretmenleri ve 6. sınıf öğrencileri uygulanan anket ve başarı testine doğru ve samimi cevap vermiştir.
- Seçilen örneklem grubu evreni temsil etmektedir.
7. Sınırlılıklar
Bu araştırma ile Kastamonu ilinde 2003 – 2004 öğretim yılında eğitim – öğretime açık bulunan 115 ilköğretim okulunda okutulan 6. sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğretmen ve öğrencilerin görüşleri belirlenecek, görüşler arasındaki farklar tespit edilecek ve bazı genellemelere gidilecektir.
Araştırma konusunun kapsamlı olması bazı sınırlamaları gerektirmiştir. Bu sınırlamalar aşağıdaki biçimde gerçekleşmiştir.
- Araştırma, Kastamonu ilinde 2002 – 2003 öğretim yılında eğitim – öğretime açık bulunan İlköğretim Okullarında görevli Sosyal Bilgiler Öğretmenleri ile bu okullarda öğrenim gören 6. sınıf öğrencilerinin; ilköğretim 6. sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesinin amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin görüşleri ile sınırlıdır.
- Araştırma için literatür tarama ve alan araştırmasından ( anket ve başarı testi) elde edilecek veriler yeterli görülmüştür.
8. Tanımlar
İlköğretim: Kadın ve erkek bütün Türk vatandaşlarının “ millî gayelere uygun olarak bedeni, zihni ve ahlaki gelişmelerine ve yetişmelerine hizmet eden temel eğitim ve öğretimdir.” (222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu, madde 1.).
İlköğretim Okulu : Sekiz yıllık ilk öğrenim veren gündüzlü ve yatılı milli eğitim ve öğretim kurumu.
Sosyal Bilgiler Öğretmeni : İlköğretim okullarının 6-8’inci sınıflarında bir ( Sosyal Bilgiler dersi ) veya bir grup ( Vatandaşlık ve İnsan Hakları Eğitimi, Türkiye Cumhuriyeti İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük ) dersi okutan öğretmen ( Koçak, 2002:140).
Ders Kitabı : Konuları öğretim programları doğrultusunda hazırlanmış öğretim amacı ile her tür ve derecedeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında kullanılan basılı eserlerden her biri.
Eğitim : Bireyin davranışlarında kendi yaşantısı yolu ile ve kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme süreci ( ERTÜRK, 1986:187).
Eğitim aracı : Eğitim-öğretim faaliyetlerini etkili ve verimli kılmak amacıyla öğretmen ve öğrencilerin yararlanmaları için hazırlanan yazılı ve basılı, görsel ve işitsel araçlardan her biri.
İlköğretim Okulu Sosyal Bilgiler Öğretim Programı : 4306 sayılı Kanunun öngördüğü sekiz yıllık ilköğretim uygulaması gereğince ilköğretim okullarının 4, 5, 6 ve 7’inci sınıflarında 1998-1999 öğretim yılından itibaren uygulamaya konulan öğretim programı ( MEB Talim ve Terbiye Kurulu, 02.04.1998;62 karar, Nisan 1998;2487 Tebliğler Dergisi ).
Öğretme : Herhangi bir öğrenmeyi kılavuzlama veya sağlama faaliyeti.
Kavram : is.1. Bir nesnenin soyut ve genel tasarımı, mevhum, nosyon. 2. fel. Nesnelerin veya olayların ortak özelliklerini kapsayan ve bir ortak ad altında toplayan genel tasarım, mevhum, nosyon ( TDK Türkçe Sözlük, 1988:817).
Olay : is. 1. Ortaya çıkan, oluşan durumu, ilgiyi çeken ve çekebilecek nitelikte olan her türlü iş, hadise, vak’a ( TDK Türkçe Sözlük, 1998:1104 ).
Olgu : is. 1. Bir takım olayların dayanadığı sebep veya bu sebeplerin yol açtığı sonuç, vakıa. 2. fel. Düşünülmüş olanın karşıtı, alınmış olan, gerçek olan, gerçekleşmiş olan, vakıa ( TDK Türkçe Sözlük, 1998:1105 )
Öğrenci : İlköğretim okulu 6’ncı sınıf sosyal bilgiler dersinde Türkiye Tarihi ünitesini işlemiş ve aynı sınıfta öğrenim görmekte olan öğrenci.
Amacın kazanılmışlık düzeyi : Amacı tanımlayan davranışların ne kadar kazanıldığı veya kazanılmadığının; öğretmen ve öğretmen görüşlerine göre ağırlıklı aritmetik ortalama ve % olarak ifadesidir.
- 9. ARAŞTIRMA İLE İLGLİ KAYNAKLAR
Bu bölümde; sosyal bilgiler öğretimi, kavram öğretimi, tarih öğretimi, materyal / teknoloji kullanımı ile ilgili araştırma ve yayımlara yer verilmiştir.
9. 1. TEZLER
Keskin (2003) “İlköğretim 5. Sınıf Sosyal Bilgiler Dersinde Öğrencilere Tarih Kavramlarının Kazandırılma Düzeyinin Araştırması” başlıklı bir çalışma yapmıştır. Bu araştırma Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü İlköğretim Ana Bilim Dalı Sınıf Öğretmenliği Bilim Dalında yapılmıştır. Araştırmanın amacı; ilkokulda sosyal bilgiler programında öngörülen kavramların öğrencilere hangi düzeyde kazandırıldığını belirlemektir.
Araştırmanın evrenini, 2001 – 2002 öğretim yılında İstanbul iline bağlı 33 ilçede, 1806 resmi ilköğretim okulunda bulunan 5. sınıf öğrencileri ve bu öğrencilerin öğretmenleri oluşturmaktadır. Evrende yer alan 33 ilçeden random (tesadüfen) yöntemiyle 3 ilçe örneklemi oluşturmak için belirlenmiştir. Seçilen bu ilçelerde yer alan ilköğretim okulları tezde verilmiştir.
Araştırmadan elde edilen bulgulardan aşağıdaki sonuçlara varılmıştır:
1. İlköğretim okulları 5. sınıf sosyal bilgiler programında öğretilmesi öngörülen kavramların bilgi basamağındaki kalıcılık anlamlı çıkmıştır. Buna göre, öngörülen kavramları kazandırmak için yapılan eğitim – öğretim etkili olmuştur. Diğer yandan yapılan eğitim – öğretim etkili görünmesine rağmen tam öğrenme alt sınırı olan %70 ve üstüne 39 kavramdan sadece 11’ inde ulaşılmıştır. Programda öngörülen kavramlar, ilgili üniteler işlenirken, uygulama yapılan sınıfların öğretmenleri tarafından kazandırılmıştır. Ancak tam öğrenme modeli göz önüne alındığında sadece 11 kavramda tam öğrenme alt sınırının üstüne çıkıldığı görülmektedir. Bunun nedeni de, ünitelerin analizi yapılmadan, neyin nasıl kazandırılacağı belirlenmeden, kısacası planlı eğitimin gerekleri düzenlenmeden eğitim ve öğretime gidilmesidir. Kısaca başarı tesadüfe bırakılmıştır.
2. İlköğretim okulları 5. sınıf sosyal bilgiler programında öğretilmesi öngörülen kavramların kavrama basamağındaki kalıcılık düzeyleri anlamlı çıkmıştır. Fakat tam öğrenme alt sınırı olan %70 ile karşılaştırıldığında 11 kavramdan sadece 2’ si tam öğrenme alt sınırının üzerindedir. Bilgi düzeyinde kalıcılık sağlanamadığına göre bir üst basamağı olan kavrama düzeyinde de kalıcılığın sağlanması beklenemez. Çünkü eğitimde aşamalılık söz konusudur. Kavrama düzeyinde ipucu, dönüt – düzeltme ve pekiştirecin kullanılmaması, sosyo – ekonomik şartlar, öğretmenin mesleki formasyonu, zamanın kısıtlı oluşu ve programlı eğitimin gereklerine uyulmaması kalıcılığın sağlanamamasında etkili olabilir.
3. Sosyal bilgiler derslerinde tarih kavramlarını kazanma düzeyi ile cinsiyet değişkeni arasında yapılan ki kare (x²) testi sonucunda 50 kavramdan 34’ünde anlamlı bir ilişki çıkmıştır. Kız öğrencilerin erkek öğrencilere oranla sosyal bilgiler derslerinde tarih kavramlarını kazanma düzeylerinin daha yüksek olduğu söylenebilir.
4. Sosyal Bilgiler derslerinde tarih kavramlarını kazanma düzeyiyle sosyo-ekonomik düzey değişken arasında bir ilişki olup olmadığını sınamak amacıyla ki kare(x²) testi yapılmıştır. Anne mesleği değişkeniyle sosyal bilgiler derslerinde tarih kavramlarını kazanma düzeyi arasında bir ilişki olup olmadığını sınamak amacıyla yapılan ki kare (x²) testi sonucunda elli kavramın on yedisinde anlamlı bir ilişki çıkmıştır.
5. Sosyal bilgiler derslerinde tarih kavramlarını kazanma düzeyiyle öğrenim durumu değişkeni arsında ilişki incelendiğinde tarih kavramlarını kazanma düzeylerinin daha yüksek olduğu söylenebilir.
6. Sosyal Bilgiler derslerinde tarih kavramlarını kazanma düzeyiyle mesleki kıdem değişkeni arasında anlamlı bir ilişki çıkmıştır.
7.Sosyal Bilgiler derslerinde tarih kavramlarını kazanma düzeyiyle öğrenim durumu (öğretmen) değişkeni arasında yapılan ki kare (x²) testi sonucunda elli kavramdan kırkında anlamlı bir ilişki çıkmıştır.
Bayazıtoğlu (1991), “İlkokul 4. Sınıf Sosyal Bilgiler Programında Öngörülen Kavramların Kazandırılma Düzeyi” başlıklı bir çalışma yapmıştır. Araştırma, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde yapılmıştır. Araştırma, Ankara ilinin merkez ilçelerindeki 4. sınıf öğrencilerine uygulanmıştır.
Bayazıtoğlu araştırma sonucunda şu bulgulara ulaşmıştır:
1. Bilgi basamağı düzeyindeki kavramlar için hedef-davranışları kazandırmada eğitim-öğretim etkili olmuş ancak kavramların kazanılmışlığında kalıcılığı sağlama konusunda eğitim-öğretim etkili olmamıştır. Tam öğrenme açısından İlkokul 4. sınıf Sosyal Bilgiler Programı çerçevesinde yapılan eğitim ve öğretimin bilgi basamağı düzeyindeki hedef davranışları kazandırmada etkili olmadığı söylenebilir.
2. Kavrama basamağı düzeyindeki kavramların hedef-davranışlarını kazandırma konusunda verilen eğitim-öğretim etkili olmuş ancak kavramların kazanılmışlığında kalıcılığı sağlama konusunda verilen eğitim-öğretim etkili olmamıştır. Tam öğrenme açısından ilkokul 4. sınıf Sosyal Bilgiler Programı çerçevesinde yapılan eğitim ve öğretimin kavrama basamağı düzeyindeki hedef-davranışları kazandırmada etkili olmadığı söylenebilir.
3. Toplam erişi düzeyi ile ilgili hedef-davranışları kazanmada ve kalıcılığı sağlamada yapılan eğitim-öğretim etkili olmuştur.
Balkaya (2002) “İlköğretim Sosyal Bilgiler Dersi Tarih Konularının Öğretiminde Tarihsel Kanıtların Etkililiği” adlı tezini hazırlamıştır. Araştırmanın evrenini İstanbul ili Ümraniye ilçesi sınırları dahilindeki resmi ilköğretim kurumlarında 2001 – 2002 öğretim yılında görev yapan sınıf öğretmenleri ve bu kurumların 4. ve 5. sınıflarına devam eden öğrenciler oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini, İstanbul ili Ümraniye ilçesi sınırları dahilindeki ilköğretim okullarında görev yapan sınıf öğretmenlerini temsil edecek şekilde tesadüfen yöntemle seçilen 25 ilköğretim okulunda görev yapan 300 sınıf öğretmeni ile yine tesadüfen yöntemle seçilen 1. kademe, 2. devreden 6 ilköğretim sınıfı ve bu sınıflara kayıtlı öğrenciler oluşturmaktadır.
Coşkun (2001), “İlköğretim Okulu 4. Ve 5. Sınıf Sosyal Bilgiler Derslerinde Materyal / Teknoloji Kullanım Durumu” adlı tezini hazırlamıştır. Araştırmanın evrenini, 2000 – 2001 öğretim yılında İstanbul ili’ ne bağlı 33 ilçede 1500 resmi ve 281 özel ilköğretim okulunda görev yapan toplam 43067 öğretmen ve bu okulların müdürleri oluşturmaktadır. Evrende yer alan 33 ilçeden random (tesadüfen) yöntemiyle 8 ilçe örneklemi oluşturmak için belirlenmiştir. Seçilen ilçelerde yer alan ilköğretim okullarının ve bu ilçelerde çalışan ilköğretim okulu öğretmenlerinin sayısı çalışmada verilmiştir. İstanbul iline bağlı 8 ilçeden toplam 65 resmi ve 5 özel ilköğretim okulu örneklem olarak belirlenmiştir.
Bozcan (2002), “İlköğretim Sosyal Bilgiler Dersi Tarih Konularının Öğretiminde Öğrencilerin Tarih Düşüncesinin Gelişimi” adlı tezini hazırlamıştır. Araştırmanın evreni, İstanbul ili Üsküdar ilçesi sınırları içinde bulunan Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı resmi ilköğretim okullarında, 1. kademede, 2001 – 2002 akademik yılında okuyan 4. ve 5. sınıf öğrencilerinden oluşmaktadır. Araştırmanın İstanbul ili, Üsküdar ilçesi sınırları içinde yer alan ilköğretim okullarının 1. kademesinde okuyan 4. ve 5. sınıf öğrencilerini temsil edecek şekilde, tesadüfen yöntemle seçilen ve anket uygulanan 300 kişilik öğrenci grubu oluşturmaktadır.
Ülger ( 2002 ), “ İlköğretim okulu 7. sınıf sosyal Bilgiler Dersi kavramlarının kazanılmışlık düzeyi” adlı tezini hazırlamıştır. Araştırmanın evrenini Kastamonu il merkezinde 2002 – 2003 eğitim öğretim yılında eğitim öğretime açık bulunan resmi ilköğretim okullarından 20 şehir ilköğretim okullarında öğrenim gören 1212 8. sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Örneklem Kastamonu ilinde 2002 – 2003 eğitim öğretim yılında eğitim öğretime açık resmi ilköğretim okullarından 20 şehir ilköğretim okulunda öğrenim gören 8. sınıf öğrencilerinden birer şube öğrencisidir ( 545 öğrenci).
Araştırmada, “Türkiye’nin coğrafi bölgeleri” ünitesinde geçen kavramlardan “Bölge – Bölüm, Endüstri, Nüfus, Propaganda, Turunçgil, Akarsu, Strateji, maki, jeopolitik, körfez, yarımada,boğaz, vatan, heyelan” kavramlarının % 17,7 – 69,4 oranları ile tam öğrenmenin alt sınır olan % 70 oranın altında, “ Plâto, yurt, yöre, bölge” kavramlarının % 76,1 – 89,7 oranları ile tam öğrenmenin alt sınır olan % 70 oranın üstünde kazanılmıştır. “ İstanbul’un fethi ve sonrası” ünitesinde geçen kavramlardan “ Şahi, grajuva, ayrıcalık, kapitülasyon, prenslik, Bizans, ittifak” kavramlarının % 9 – 56,1 oranları ile tam öğrenmenin alt sınır olan % 70’in altında, “ Kapitülasyon” kavramının % 81 oranı ile tam öğrenmenin alt sınır olan % 70 oranının üste kazanıldığı, “Avrupa’da yenilikler” ünitesinde geçen kavramlardan “ Rönesans, Coğrafi keşifler, Pasifik, hümanizm, sanayi inkılâbı, Hıristiyanlık, aydınlanma çağı, derebeyi, baharat yolu, keşif, ipek yolu” kavramlarının % 21,7 – 67,2 oranları ile tam öğrenmenin alt sınır olan % 70 oranının altında, Rönesans, reform, sanayi inkılâbı” % 70,8 – 85 oranları ile tam öğrenmenin alt sınır olan % 70 oranın üstünde kazanılmıştır.” 17 ve 18. yüzyıllarda Osmanlı Devleti” ünitesinde geçen kavramlardan “ Antlaşma, savaş, İradıcedit, Nizam-ı Cedit, isyan, islahat/yenilik” kavramlarının % 18,9 – 61,1 oranları ile tam öğrenmenin alt sınır olan % 70 oranının altında, “ Lale devri” kavramı % 86,4 oranı ile tam öğrenmenin alt sınırı olan % 70 oranın üstünde kazanılmıştır. “ 19 ve 20. yüzyıllarda Osmanlı Devleti” ünitesi kavramlarından “Rüştiye, Panslavizm, matbaa, ortadoks, İstanbul, ordu, meşrutiyet, cephe” % 12,9 – 50,1 oranları ile tam öğrenmenin alt sınır olan % 70 oranının altında, “ittifak” % 70 oranı ile tam öğrenmenin alt sınırı olan % 70 oranında kazanılmıştır. “Osmanlı kültür ve uygarlığı” ünitesinde geçen kavramlardan “ Nazır, lonca, şeyhülislam, şövalye, kaptanıderya, sipahi, minyatür, beylerbeyi divanuhümayun, veziriazam, şehzade, divan” kavramları % 28,1 – 63,5 oranları ile tam öğrenmenin alt sınırı olan % 70 oranının altında kazanılmıştır. “ Yurdumuzun komşuları ve Türk Dünyası” ünitesinde geçen kavramlardan “KİE, Özerk, FAO, AKUT, Ülke- Başkent, Avrupa Birliği, UNİCEF, Komşu ülke, UNESCO, TÜRKSOY, IMF, NATO, TEMA” kavramlarının, % 7,7 – 69 oranları ile tam öğrenmenin alt sınır olan % 70 oranının altında, “Yeşilay, Kızılay” kavramlarının % 84,8 – 92,5 oranları ile tam öğrenmenin alt sınır olan % 70 oranın üstünde kazanılmıştır.
Yiğittir ( 2002 ), “İlköğretim 7. sınıf vatandaşlık ve insan hakları eğitimi dersi amaçlarının gerçekleşebilirlilik düzeyi” adlı tezini hazırlamıştır. Araştırmanın evrenini 2002 – 2003 eğitim öğretim yılında anakara ilinde eğitim öğretime acık resmi ilköğretim okullarında görevli Vatandaşlık ve insan hakları eğitimi dersini okutan öğretmenler ile bu okullarda öğrenim gören 8. sınıf öğrencileri teşkil etmektedir. Örneklem Ankara (Yenimahalle)’de şans yöntemi ile seçilmiş 27 ilköğretim okulunda görevli vatandaşlık ve insan hakları eğitimi dersini okutan öğretmenler ( 60 kişi ) ile bu okullarda öğrenim gören 8. sınıf öğrencileri ( 770) kişidir. Öğretmen ve öğrencilere göre vatandaşlı ve insan hakları dersi amaçları “ Çok “ derecede gerçekleştiği sonucuna varılmıştır.
9. 2. KİTAPLAR VE MAKALELER
9.2.1. Kitaplar
Tekindal ve Diğerleri (2002) tarafından hazırlanan, editörlüğünü Cemil Öztürk ve Dursun Dilek’in yaptığı “Hayat Bilgisi Ve Sosyal Bilgiler Öğretimi” adlı eserin amacı, öğrenci merkezli eğitim ve öğretimin yöntem ve önemini, öğretmen adayları ve iş başındaki öğretmenlere anlatmak olup Türkiye’de daha nitelikli bir eğitime katkı sağlamaktır. Bu bağlamda, çağdaş öğretim stratejisi yöntem ve tekniklerini öne çıkararak, Hayat Bilgisi ve Sosyal Bilgiler Öğretim Programlarında ağırlıkta olan bilişsel alanın, bilgi ve kavrama düzeylerindeki davranışların ötesinde, üst düzey davranışlar kazandırmaya ön ayak olmaktır. Eser 13 bölüm ve tablolar, resimler ve şekiller listesinden oluşmaktadır.
Öztürk ve Otluoğlu (2002) tarafından hazırlanan “Sosyal Bilgiler Öğretiminde Edebi Ürünler ve Yazılı Materyaller” adlı eserin amacı, sosyal bilgiler öğretiminde kullanılabilecek edebi türler ile diğer yazılı materyalleri tanıtmak ve bunların kullanımına ilişkin strateji, yöntem ve teknikleri ortaya koymaktır. Bu çalışma, öğretmen adaylarının mesleki eğitimlerine, mevcut öğretmenlerin kendilerini yenilemelerine katkıda bulunmak amacıyla gerçekleştirilmiştir. Buna paralel olarak, eserin eğitim fakültelerinin Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Programları’ndaki Sosyal Bilgiler’de yazılı ve sözlü edebiyat incelemeleri dersi için temel, yine bu programdaki özel öğretim yöntemleri (Sosyal Bilgiler Öğretimi), Öğretim Teknolojileri ve Materyal Geliştirme Dersleriyle Sınıf Öğretmenliği Programı’ndaki Hayat Bilgisi ve Sosyal Bilgiler Öğretimi dersi için yardımcı kitap olması öngörülmüştür. Eser 6 bölüm ve eklerden oluşmuştur.
Oğuz, Oktay ve Ayhan (2001) tarafından hazırlanan “21. Yüzyıl’da Eğitim ve Türk Eğitim Sistemi” adlı eserin amacı, kendi alanlarında uzman kişilerin, 21. yüzyılda eğitim anlayışı ve Türk Eğitim Sistemi hakkındaki görüşlerini ve önerilerini belirleyip açıklamaktır. Yeni yüzyıla ait değişimlerin eğitim düzlemindeki etki ve beklentilerinin son yüzyılın tecrübelerinden de yararlanılarak değerlendirilmesini esas alan, “21. Yüzyıl’da Eğitim ve Türk Eğitim Sistemi” adlı eser, eğitimde “küreselleşme” den “toplam kalite yöntemi” ne kadar eğitimin farklı boyutlarını ele alan makaleleri içeren toplu bir bakış çerçevesi ortaya koymaktadır.
Dilek (2001) tarafından hazırlanan “Tarih Derslerinde Öğrenme ve Düşünce Gelişimi” adlı eser, özellikle ilköğretim öğrencilerinin tarih konularına yönelik öğrenme ve düşünce gelişimi hakkında yapılan tartışmaları eleştirel bir bakış açısıyla incelemektedir. Geleceğini araştıran ve sorgulayan bireylerini yetiştirmek için tarih öğretimine geleneksel eğitimin sunduğu sosyal amaçlarla yaklaşmak yerine, tarihin “doğruyu arama etkinliği” ne yönelik olan amaçlarıyla başlama düşüncesi bu incelemenin ana fikrini oluşturmaktadır. Bu yapıtın ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci bölümleri çeşitli zamanlarda yayınlanmış / yayınlanmakta olan makalelerin oluşturduğu içeriğe bağlı kalınarak hazırlanmıştır. Makaleler ile ilgili açıklamalar adı geçen bölümlerin sonunda dip not olarak verilmiştir. Kitap haline getirme sürecinde elde edilen yeni bilgilerin ve meslektaşlarla yapılan tartışmaların ışığı altında düzenlemeler yapılmıştır. Eser başlıca 5 bölümden oluşmuştur. 1. bölüm “Tarih Nedir?”, 2. bölüm “Tarih Öğretiminin Amaçları Üzerine Tartışmalar”, 3. bölüm “Tarih Düşüncesinin Gelişimi ve Öğrenme”, 4. bölüm “Öğrencilerde Tarihsel Anlama”, 5. bölüm “Tarihsel Düş Gücü veya İmgelem” adlarını taşımaktadır.
Ülgen (2001) tarafından hazırlanan “Kavram Geliştirme Kuramlar ve Uygulamalar”adlı kitabın amacı, okullarda çeşitli disiplinlerle ilgili bilgilerin bel kemiğini oluşturan kavramların öğrenilmesinde, öğretmenin etkili bir öğretim yapabilmesine ve öğrencinin bilgiyi yapılandırmasına yardımcı olmaktır. Kitabın birinci bölümünde, kavram öğrenmeye taban oluşturması için dünyamızdaki bilgiler ve onların çeşitli ölçütlere göre nasıl sınıflandırılabileceği konusunda açıklamalar yapılmıştır. 2. bölümde, insanların bu bilgileri nasıl edinebildiği, nasıl ürettiği ve nasıl kullanılabildiği konusuna açıklık getirilmeye çalışılmıştır. Bağlamcı öğrenme kuramı, bilişsel öğrenme kuramı özellikle bilgi işlem kuramı merkeze alınmış; yürütme işlevine yer verilmiş ve bilişsel süreçlerin ölçülmesinde kullanılacak araçlara değinilmiştir. 3.ölümde, bilgilerin nasıl yapılandığı ve yapılandırıldığı, Piaget ve Vygotsky’nin görüşlerine ağırlık verilerek tartışılmıştır. 4. bölümde, kavramların nasıl tanımlanabildiği, eğitim programındaki yeri ve öğrenilmesi için gerekli koşullar üzerinde durulmuştur. Son kısımda ise, kavramların analiz ve örneklendirilmesiyle ilgili birkaç öğrenci ödevi bulunmaktadır.
Bloom (1998) tarafından hazırlanan “İnsan Nitelikleri ve Okulda Öğrenme” adlı eserden özellikle öğrenme yeteneği ve hızı ile ilgili olanlar, bu niteliklerin kişilerde farklı miktarlarda bulunduğunu savunan anlayışların doğruluğunu şüpheye düşürdü. Bu araştırmalar, elverişsiz öğrenme koşullarının bireyleri öğrenme gücü, öğrenme hızı ve öğrenmeye isteklilik bakımından gittikçe daha da farklı bir hale getirdiğini gösterdi. Bu kitapta sunulan okulda öğrenme kuramının temellerini oluşturan araştırmalar işte bunlardır. İnsanın doğası, nitelikleri ve okulda öğrenme konularında yaygın olan görüşler üzerinde önemli değişiklere yol açacağını sandığımız sonuçlar bu araştırmanın sonucudur.
Barth ve Demirtaş (1997) tarafından ve YÖK / Dünya Bankası Milli Eğitim Geliştirme Projesi kapsamında hazırlanan “İlköğretim Sosyal Bilgiler Öğretimi” adlı eserin hazırlanmasının birçok amacı vardır. 34 Eğitim Fakültesini araç-gereçler, programlar ve öğretim elemanlarının eğitimi yönlerinden geliştirmeyi amaçlayan projenin önemli etkinliklerinden bir tanesi öğretmen eğitimiyle ilgili çeşitli konu alanlarında öğrenme – öğretme materyalleri hazırlamak olmuştur. Bu amaç çerçevesinde hazırlanan kitapların özel öğretim yöntemleri, okullarda uygulamalar ve ilgili diğer derslerde öğretim etkililiğini ve verimliliğini arttırmasına katkıda bulunması beklenmektedir. Çeşitli derslerde çok yönlü olarak kullanılabilecek bu kitaplarda yeni öğretim yöntemleri ve teknikleri, çeşitli düzeylerde etkinlikler ve öneriler yer almaktadır. Bu kitaplar, ilgili derslerdeki pratik ihtiyaçlar dikkate alınarak hazırlandığından dolayı teorik bir ders kitabından çok, esnek ve gelişmeye açık bir kaynak kitap niteliğindedir.
Erden (tarihsiz) tarafından hazırlanan “Sosyal Bilgiler Öğretimi” adlı eser, Eğitim Fakültelerinin Sınıf Öğretmenliği bölümlerinde okutulmakta olan “Sosyal Bilgiler Öğretimi” dersi için, ders kitabı olarak hazırlanmıştır. Ancak kitabın, kendisini geliştirmek isteyen Sosyal Bilgiler Öğretimi öğrencilerine de yardımcı olması amaçlanmıştır.
Doğan (1994) tarafından hazırlanan “Ders Kitapları ve Sosyalleşme” adlı eserde, 2. Abdülhamit ve 2. Meşrutiyet dönemi ders kitaplarında, idealize edilen insan tipinin özelliklerinin neler olduğu araştırılmıştır. Dönemler arası farklılıkları, değişen ve değişmeyen değerleri tespit etmek için, özellikle okuma metinlerinden ve metinlerdeki örneklerden yararlanılmıştır. Eser 4 bölümden oluşmuştur.
Köstüklü (1998) tarafından hazırlanan “Sosyal Bilimler ve Tarih Öğretimi” adlı eser başlıca 5 bölümden oluşmuştur. 1. bölüm, “Sosyal Bilimler ve Tarih Öğretimine Giriş”, 2. bölüm, “Sosyal Bilimler ve Tarih Öğretim Metotları”, 3. bölüm, “Sosyal Bilimler ve Tarih Öğretiminde Kullanılan Araç – Gereçler”, 4. bölüm, “İlk ve Orta Öğretimde Tarih Müfredatının Tanıtımı”, 5. bölüm, “Sosyal Bilimler ve Tarih Öğretiminde Ölçme ve Değerlendirme” bölümlerinden meydana gelmiştir.
Nas (2000) tarafından hazırlanan “Hayat Bilgisi ve Sosyal Bilgiler Öğretimi” adlı eserde, formal eğitimin sınırları genişletilerek informal eğitimin denetim altına alınmasının; konuların dökümü anlamındaki “müfredat” anlayışından (“içerik merkezli” ders vermekten) vazgeçilmesinin önemi vurgulanmaya çalışılmıştır. Program kavramını yalnızca öğretim açısından görmek, okulların işlevini bilgi alışverişine indirgemektir. Onun için kimi sayfalarda yoğunlaşan alıntılara orijinal olarak yer verilmiştir.
9.2.2. Makaleler
Sağlam (2002) tarafından “İlköğretim 4. Sınıf Öğrencilerinin Sosyal Bilgiler Dersindeki Kavramları Öğrenme Düzeyi” adlı bir araştırma yapılmıştır. Bu araştırma 4. sınıf öğrencilerinin Sosyal Bilgiler dersi “aile, okul ve toplum hayatı” ünitesinde geçen kavramları öğrenme düzeylerini tespit etmeyi amaçlamaktadır. Bu araştırmada; öğrencilerin kavramları öğrenme düzeyleri ile Sosyal Bilgiler dersi başarıları arasındaki ilişki; öğrencilerin ailelerinin kültürel düzeyleri ve kavramları öğrenmeleri arasındaki ilişki ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır.
Coştu, Ayas ve Cerrah (2002) tarafından “Öğrencilerin Fen Kavramlarını Anlama Seviyelerinin Ve Yanılgılarının Belirlenmesinde Grup Mülakatlarının Önemi” adlı bir araştırma yapılmıştır. Bu araştırmada kavramların anlama seviyelerini tespit etmek amacıyla 9 öğrenci ile bireysel olarak, 27 öğrenci ile ise grup halinde mülakatlar yapılmıştır. Yapılan analizler neticesinde, öğrencilerin kavramları anlama seviyeleri ve kavram yanılgılarını ortaya çıkarmada grup mülakatının dezavantajlarının önlenmesine ilişkin bazı önerilerde bulunulmuştur.
Kabapınar (2002) tarafından hazırlanan “ İlköğretim Hayat Bilgisi ve Sosyal Bilgiler Öğretiminde Kullanılan Ders Kitapları ve Öğretim Materyalleri Açısından Türkiye ve İngiltere Örnekleri” adlı araştırmada siyasal, sosyal, kültürel yapılanma ve deneyimleri birbirinden oldukça farklı olan Türkiye ve İngiltere’deki ilköğretimin ilk basamağında yer alan Hayat Bilgisi ve Vatandaşlık Eğitimi derslerinde izlenen yöntemlerin genel bir karşılaştırılması yapılmıştır. Böylece eğitim felsefeleri ve öğretime yüklenen amaç boyutunda iki ülke arasında farklılıklar olup olmadığı da incelenmiştir.
Öztürk ve Yılmaz (2001) tarafından hazırlanan “ Türkiye ‘de Harf İnkılabından Önce Kullanılan Tarih Programları ve Ders Kitapları” adlı makale 19. yüzyılın başlarından itibaren modernleşme sürecine giren Osmanlı Devleti’nde eğitim ve bilimde Batı modeline göre meydana gelen yapılanma ve değişimi konu edinmiştir. Bununla beraber yeni yapılanma ve değişim açısından Türk tarihinde bir dönüm noktası olan II. Meşrutiyet Devri’ndeki yeni tarih tezi hakkında bilgiler verilmiştir. Kurtuluş Savaşı yıllarında başlayıp, Cumhuriyet Döneminde mecrasına oturan Türk İnkılabı’nda meydana gelen ivmenin temel ilkesi olan Milliyetçilik ve Laiklik ilkelerine değinilmiştir. Bu ilkeler doğrultusunda şekillenen Tarih öğretim programı ve ders kitapları makalenin ana temasını oluşturmaktadır.
10. Araştırmanın Yöntemi
Bu bölümde araştırmanın modeli, evreni, örneklemi, veri toplama teknikleri ve toplanan verilerin nasıl çözümlendiği konu edinilmiştir.
10. 1. Araştırmanın Modeli
Tezin hazırlanması esnasında literatür tarama ve alan araştırması kullanılmıştır. Bunun için öncelikle literatür taraması olarak 1929 yılından günümüze kadar ilkokul, ilköğretim okulu ve orta okullarda kullanılan tarih, milli tarih, sosyal bilgiler öğretim programları ve ders kitapları incelenmiştir. (Ek kısmına incelenen ders programları ve kitapların listesi konulacak.) Programlarla ve ders kitapları ile ilgili yazılan eserler incelenmiştir. Alan araştırması için anket yoluyla öğrenci ve öğretmenlerin görüşlerine müracaat edilmiştir.
10. 2. Araştırma Evreni ve Örneklemi
Araştırma evreni 2003 – 2004 eğitim-öğretim yılında Kastamonu ilinde eğitim öğretime açık M.E.B`na bağlı resmi ilköğretim okullarında çalışan Sosyal Bilgiler öğretmenleri[2] (97 kişi) ile ilköğretim 6`ncı sınıf öğrencileridir. [3](5357 öğrenci)
Araştırma örneklemi ise Kastamonu ilinde 2003-2004 eğitim-öğretim yılında faaliyet gösteren M.E.B`na bağlı resmi ilköğretim okullarından (115 adet) Sistematik örnekleme yöntemiyle seçilmiş 39 ilköğretim okulundan 1`er şube 6`ncı sınıf öğrencileridir. (1043 kişi) ile Kastamonu ilinde 2003-2004 eğitim-öğretim yılında faaliyet gösteren M.E.B`na bağlı resmi ilköğretim okullarında derse giren Sosyal Bilgiler Öğretmenleridir. (92 kişi)
TABLO 1
ANKET UYGULANAN OKULLARA GÖRE 6’NCI SINIF ÖĞRENCİ SAYISI
ANKET UYGULANAN OKUL | DENEK SAYISI ( f ) | ( % ) |
İĞDİR P.İ O / ARAÇ | 30 | 3,00 |
YAKAÖREN İ.Ö.O / BOZKURT | 16 | 1,59 |
ATATÜRK İ.Ö.O / ABANA | 15 | 1,50 |
ATATÜRK İ.Ö.O / CİDE | 25 | 2,50 |
CİDE Y.İ.B.O / CİDE | 15 | 1,49 |
CUMHURİYET İ.Ö.O / CİDE | 23 | 2,30 |
ŞEKER İ.Ö.O / MERKEZ | 19 | 1,90 |
KANLIGÖL İ.Ö.O / İHSANGAZİ | 17 | 1,69 |
KUZYAKA İ.Ö.O / MERKEZ | 25 | 2,50 |
DARENDE İ.Ö.O / MERKEZ | 25 | 2,50 |
CANDAROĞULLARI İ.Ö.O / MERKEZ | 32 | 3,20 |
KIRKÇEŞME İ.Ö.O / MERKEZ | 32 | 3,20 |
İSMET PAŞA İ.Ö.O / İNEBOLU | 31 | 3,10 |
AZİZE ANA Y.İ.B.O / İNEBOLU | 25 | 2,50 |
YUNUS EMRE İ.Ö.O / DEVREKANİ | 26 | 2,60 |
GAZİ PAŞA İ.Ö.O / MERKEZ | 36 | 3,60 |
ATABEY İ.Ö.O / MERKEZ | 26 | 2,60 |
ABDÜLHAKHAMİT İ.Ö.O / MERKEZ | 21 | 2,09 |
23 AĞUSTOS İ.ÖO / MERKEZ | 21 | 2,10 |
KARADERE İ.Ö.O / MERKEZ | 32 | 3,20 |
ATATÜRK İ.Ö.O / DADAY | 32 | 3,20 |
CUMHURİYET İ.Ö.O / KÜRE | 35 | 3,49 |
TOSYA Y.İ.B.O / TOSYA | 27 | 2,70 |
AKÇABEL İ.Ö.O / DOĞANYURT | 23 | 2,30 |
YUNUS EMRE İ.Ö.O / ÇATALZEYTIN | 23 | 2,29 |
75.YIL CUMHURİYET P.İ.O / AZDAVAY | 22 | 2,20 |
Ş. ERSİN YENER İ.Ö.O / SEYDİLER | 20 | 2,00 |
SEPETÇİOĞLU İ.Ö.O / MERKEZ | 13 | 1,29 |
AHMET YESEVİ İ.Ö.O / ARAÇ | 21 | 2,09 |
Ş. ÜNSAL AKSOY Y.İ.B.O / ARAÇ | 23 | 2,29 |
ŞENPAZAR İ.Ö.O / ŞENPAZAR | 16 | 1,60 |
BELEDİYE İ.Ö.O / TAŞKÖPRÜ | 19 | 1,90 |
MUZAFFEREDDİN GAZİ İ.Ö.O / TAŞKÖPRÜ | 27 | 2,70 |
ATATÜRK İ.Ö.O / TAŞKÖPRÜ | 39 | 3,90 |
YAVUZ SELİM İ.Ö.O / TOSYA | 28 | 2,80 |
ATATÜRK İ.Ö.O / TOSYA | 27 | 2,70 |
NAMIK KEMAL İ.Ö.O / TOSYA | 22 | 2,20 |
FATİH İ.Ö.O / TOSYA | 25 | 2,50 |
Ş. FARUK KARAGÖZ P.İ O / HANÖNÜ | 67 | 6,69 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
10. 3. Veri Toplama Tekniği
Öğretmenler için Sosyal Bilgiler 6`ncı sınıf Türkiye Tarihi ünitesi amaç ve davranışlarından faydalanılarak likert tip anket hazırlanmıştır.[4] Hazırlanan ankette öğretmenlere amaçların göstergesi olan davranışları ne derecede kazandırabildikleri sorulmuştur. Öğretmenlerden anketteki bu sorulara “Hiç”, “Az”, “Orta”, “Çok” ve “Tam” seçeneklerinden kendilerine uygun olan bir seçeneği işaretlemeleri istenmiştir. Böylece programın uygulayıcısı olan öğretmenlerin ünitenin amaç ve davranışlarının kazandırılması konusundaki görüşlerinin elde edilmesi amaçlanmıştır.
Öğretmene yöneltilen anketlerde öğretmenlerin “mesleki kıdemleri”, “mezun oldukları eğitim kurumu”, “Branş”, “Görevli olduğu okulda hangi sınıfta sosyal bilgiler dersine girdiği”, “Hizmet içi eğitimlere katılım durumu” ve “Hizmet içi eğitime katılım süreleri” ile ilgili bilgiler alınmıştır.
Burada değişkenlere göre öğretmenlerin görüşleri arasında anlamlı bir farklılık olup olmadığı incelenmek istenmiştir.
Aşağıdaki tablolarda değişkenlere göre denek sayıları verilmiştir.
Tablo 2.
MESLEKİ KIDEMLERİNE GÖRE ÖĞRETMEN SAYILARI
MESLEKİ KIDEM | DENEKE SAYISI ( f ) | ( % ) |
0 – 5 YIL | 43 | 46,73 |
6 – 10 YIL | 28 | 30,44 |
11 YIL VE ÜSTÜ | 21 | 22,83 |
TOPLAM | 92 | 100 |
Tablo 2`nin incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 92 öğretmenden 43 ( % 46,73)`ü, 0 – 5 yıl, 28 ( % 30,44)’i, 6 – 10 yıl ve 21 ( % 22,83)’i, 11 yıl ve üstü mesleki kıdeme sahiptir.
Tablo 3.
BRANŞLARINA GÖRE ÖĞRETMEN SAYILARI
BRANŞ | DENEKE SAYISI ( f ) | ( % ) |
SOSYAL BİLGİLER | 21 | 22,82 |
TARİH | 52 | 56,53 |
COĞRAFYA | 19 | 20,65 |
TOPLAM | 92 | 100 |
Tablo 3`ün incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 92 öğretmenden 21 ( % 22,82)’i, Sosyal Bilgiler, 52 ( % 56,53)’si, Tarih ve 19 (% 20,65)’u, Coğrafya branşına sahiptir.
Tablo 4.
HİZMETİÇİ EĞİTİM DURUMUNA GÖRE ÖĞRETMEN SAYILARI
HİZMETİÇİ EĞİTİM DURUMU | DENEK SAYISI( f ) | ( % ) |
KATILAN | 30 | 32,60 |
KATILMAYAN | 62 | 67,40 |
TOPLAM | 92 | 100 |
Tablo 4’ün incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 92 öğretmenden 30 ( % 32,60)’u Hizmet içi eğitim kurslarına katılmıştır. Öğretmenlerden 62 ( % 67,40)’si Hizmet içi eğitim kurslarına katılmamışlardır
Tablo 5.
HİZMETİÇİ EĞİTİME KATILANLARIN KATILIM SÜRELERİNE GÖRE ÖĞRETMEN SAYILARI
HİZMETİÇİ EĞİTİM SÜRESİ | DENEK SAYISI( f ) | ( % ) |
1 – 10 GÜN | 24 | 80 |
11 GÜN VE DAHA FAZLA | 6 | 20 |
TOPLAM | 30 | 100 |
Tablo 5’in incelenmesinden anlaşılacağı gibi, Hizmet içi eğitime katılan 30 öğretmenden 24 (% 80)’ü Hizmet içi eğitime 1 – 10 gün katılmışlardır. Öğretmenlerden 6 ( % 20)’sı Hizmet içi eğitime 11 gün ve daha fazla katılmıştır.
Hazırlanan öğretmen anketleri öğrenci anketlerine girmeyen Kastamonu merkezindeki 15 okulda valilik makamından alınan izin doğrultusunda 12-21 Nisan 2004 tarihleri arasında öntest (sınama) yapılmıştır. Bu sınamalardan elde edilen sonuçlar, uzman, görüşleriyle birlikte değerlendirilmiş ve ankete son hâli verilmiştir.
TABLO 6
ÖĞRETMEN ANKETİNİN ÖNTEST UYGULAMASININ YAPILDIĞI OKULLAR
OKULUN ADI | ÖĞRETMEN SAYISI |
ATATÜRK İ.Ö.O | 1 |
BÜK İ.Ö.O | 1 |
CERİTOĞLU İ.Ö.O | 1 |
CUMHURİYET İ.Ö.O | 1 |
DURUÇAY İ.Ö.O | 1 |
ELYAKUT İ.Ö.O | 1 |
HİSARARDI İ.Ö.O | 1 |
İSFANDİYARBEY İ.Ö.O | 1 |
KAŞÇILAR İ.Ö.O | 1 |
KURUCAÖREN İ.Ö.O | 1 |
MEHMET AKİF ERSOY İ.Ö.O | 1 |
MERKEZ İ.Ö.O | 1 |
Ş.ŞERİFE BACI İ.Ö.O | 1 |
VALİ AYDIN ARSLAN İ.Ö.O | 1 |
KARAŞ İ.Ö.O | 1 |
TOPLAM | 15 |
Son hâli verilen öğretmen anketlerinin deneklere uygulanması, alınan valilik onayına göre 03-17 Mayıs 2004 tarihleri arasında yapılmıştır. Ancak onayda belirtilen sebeplerden dolayı anket uygulama onayı valilik tarafından uzatılmıştır. Dolayısıyla öğretmen anket uygulaması 24 Mayıs – 7 Haziran 2004 tarihine kadar yapılmıştır.
Öğrenciler için Sosyal Bilgiler 6`ncı sınıf anketi, Türkiye Tarihi ünitesi amaç ile davranışları ve 2003-2004 eğitim öğretim yılında okutulan[5] Sosyal Bilgiler 6`ncı sınıf ders kitaplarından faydalanılarak davranışların göstergesi olan soruların bulunduğu başarı testi hazırlanmıştır. [6]
Başarı testinde; çoktan seçmeli ve boşluk doldurma tipinde sorular sorulmuştur. Öğrencilerden bu sorulara verilen seçeneklerden doğru olanı işaretlemeleri istenmiştir. Böylece programın uygulandığı öğrencilerin, ünitenin amaç ve davranışlarının kazanılmışlığı düzeyini gösteren cevapların elde edilmesi görüşlerinin elde edilmesi öngörülmüştür.
Öğrenci başarı testlerinde “cinsiyet”, “Okulun bulunduğu yer”, “Okulunuzun öğretim durumu”, “Anne ve baba durumu”, “Kardeş sayısı”, “Annenin eğitim durumu”, “Babanın eğitim durumu”, “Anne ve Babanın eğitim durumu”, “Anne babanın iş durumu”, “Evde bulunan alet” ve “Aletlerin eğitim-öğretim amaçlı kullanımı” değişkenlerine yer verilmiş ve bu değişkenlerle ilgili bilgiler alınmıştır.
Burada değişkenlere göre öğrencilerin görüşleri arasında anlamlı bir farkın olup olmadığı incelenmek istenmiştir.
Aşağıdaki tablolarda değişkenlere göre denek sayıları verilmiştir.
TABLO 7.
CİNSİYETLERİNE GÖRE 6’NCİ SINIF ÖĞRENCİLERİ
CİNSİYET | DENEK SAYISI ( f ) | ( % ) |
KIZ | 491 | 49,05 |
ERKEK | 510 | 50,95 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
Tablo 7`nin incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 1001 öğrenciden 491 ( % 49,05)`i, kız, 510 ( % 50, 95)`u erkektir.
TABLO 8.
OKULUN BULUNDUĞU YERE GÖRE 6’NCİ SINIF ÖĞRENCİLERİ
OKULUN BULUNDUĞU YER | DENEK SAYISI ( f ) | ( % ) |
İL MERKEZİ | 206 | 20,58 |
İLÇE MERKEZİ | 633 | 63,24 |
KÖY | 162 | 16,18 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
Tablo 8`in incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 1001 öğrenciden 206 ( % 20,58)`sı il merkezi, 633 ( % 63,24)`ü ilçe merkezi, 162 (% 16,18)`si köy ilköğretim okullarında okumaktadır.
TABLO 9
OKULUN ÖĞRETİM DURUMUNA GÖRE 6’NCİ SINIF ÖĞRENCİLERİ
OKULUN ÖĞRETİM DURUMU | DENEK SAYISI | ( % ) |
NORMAL ÖĞRETİM | 538 | 53,74 |
İKİLİ ÖĞRETİM | 145 | 14,49 |
TAŞIMALI | 109 | 10,89 |
PANSİYONLU ( PİO ) | 119 | 11,89 |
YATILI ( YİBO ) | 90 | 8,99 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
Tablo 9`un incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 1001 öğrenciden 538 ( % 53,74)`i normal öğretim yapan, 145 ( % 14,49)`i ikili öğretim yapan, 109 ( % 10,89)`u taşımalı öğretim yapan, 119 ( % 11,899`u pansiyonlu öğretim yapan, 90`ı yani % 8,99`u yatılı öğretim yapan ilköğretim okulunda okumaktadır.
TABLO 10.
ANA BABA DURUMUNA GÖRE 6’NCİ SINIF ÖĞRECİLERİ
ANNE BABA DURUMU | DENEK SAYISI ( f ) | ( % ) |
ANNE VE BABA ÖZ | 941 | 94 |
ANNE BABABDAN BİRİ ÜVEY | 60 | 6 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
Tablo 10’un incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 1001 öğrenciden 941 ( % 94)’inin, anne ve babaları öz, 60’ ( % 6)’ının anne ve babasından biri üveydir.
TABLO 11.
KARDEŞ SAYISINA GÖRE 6’NCİ SINIF ÖĞRENCİLERİ
KARDEŞ SAYISI | DENEK SAYISI ( f ) | ( % ) |
YOK | 68 | 6,79 |
1 KARDEŞ | 286 | 28,57 |
2 KARDEŞ | 256 | 25,57 |
3 KARDEŞ | 180 | 17,99 |
4 KARDEŞ | 117 | 11,69 |
5 VE DAHA FAZLA KARDEŞ | 94 | 9,39 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
Tablo 11`in incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 1001 öğrenciden 68 ( % 6,79)`inin kardeşi yok, 286 ( % 28,57)`sının 1 kardeşi, 256 (% 25,57)`sının 2 kardeşi, 180 ( % 17,99)`inin 3 kardeşi, 117 ( % 11,69)`inin 4 kardeşi ve 94 8 % 9,39)`ünün 5 ve daha fazla kardeşi vardır.
TABLO 12
ANNENİN EĞİTİM DURUMUNA GÖRE 6’NCİ SINIF ÖĞRENCİLERİ
EĞİTİM DURUMU | DENEK SAYISI ( f ) | ( % ) |
OKUMA YAZMA BİLMEYEN | 141 | 14,09 |
İLKOKUL MEZUNU | 671 | 67,04 |
ORTAOKUL MEZUNU | 105 | 10,49 |
LİSE MEZUNU | 62 | 6,19 |
YÜKSEKOKUL/ FAKÜLTE MEZUNU | 22 | 2,19 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
Tablo 12`nin incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 1001 öğrenciden 141 (% 14,09)`inin annesi okuma-yazma bilmemekte, 671 (% 67,04)`inin annesi ilkokul mezunu, 105 (% 10,49)`inin annesi ortaokul mezunu, 62 (% 6,19)`inin annesi lise mezunu, 22 (% 2,19)`sinin annesi yüksekokul/fakülte mezunudur.
TABLO 13.
BABANIN EĞİTİM DURUMUNA GÖRE 6’NCİ SINIF ÖĞRENCİLERİ
EĞİTİM DURUMU | DENEK SAYISI ( f ) | ( % ) |
OKUMA YAZMA BİLMEYEN | 46 | 4,59 |
İLKOKUL MEZUNU | 494 | 49,36 |
ORTAOKUL MEZUNU | 203 | 20,28 |
LİSE MEZUNU | 181 | 18,08 |
YÜKSEKOKUL/ FAKÜLTE MEZUNU | 77 | 7,69 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
Tablo 13`ün incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 1001 öğrenciden 46 (% 4,59)`sının babası okuma-yazma bilmemekte, 494 (% 49,36)`ünün babası ilkokul mezunu, 203 (% 20,28)`ünün babası ortaokul mezunu, 181 (% 18,08)’nin babası lise mezunu, 77 (% 7,69)`inin babası yüksekokul/fakülte mezunudur
TABLO 14.
ANE BABABININ İŞ DURUMUNA GÖRE 6’NCİ SINIF ÖĞRENCİLERİ
İŞ DURUMU | DENEK SAYISI( f ) | ( % ) |
BABA ÇALIŞIYOR | 698 | 69,73 |
ANNE ÇALIŞIYOR | 14 | 1,39 |
ANNE VE BABA ÇALIŞIYOR | 117 | 11,69 |
ANNE VE BABA ÇALIŞMIYOR | 172 | 17,19 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
Tablo 14`ün incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 1001 öğrenciden 698` (% 69,73)inin babası çalışıyor, 14’ (% 1,39)’ünün annesi çalışıyor, 117’ (% 11,69)`sinin anne ve babası çalışıyor, 172` (% 17,19)’sinin anne ve babası çalışmıyor.
TABLO 15.
EVDE BULUNAN ELETLERE GÖRE 6’NCİ SINIF ÖĞRENCİLERİ
EVDE BULUNAN ALET | DEENK SAYISI ( f ) | ( % ) |
TELEVİZYON | 330 | 32,97 |
RADYO+RADYOTEYP+TELEVİZYON+VİDEOVCD | 208 | 20,78 |
RADYO+RADYOTEYP+TELEVİZYON+BİLGİSAYAR | 69 | 6,89 |
TAMAMI | 53 | 5,29 |
RADYO+RADYOTEYP+TELEVİZYON | 154 | 15,39 |
RADYOTEYP+TELEVİZYON | 114 | 11,39 |
RADYO+TELEVİZYON | 73 | 7,29 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
Tablo 15`in incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 1001 öğrenciden 330 (% 32,97)`ünün evinde televizyon, 208 (% 20,78)`inin evinde Radyo+Radyoteyp+Televizyon+Videovcd, 69 (%6,89)`unun evinde Radyo+ Radyoteyp+Televizyon+Bilgisayar, 53 (% 5,29)`ünün evinde ankette verilen aletlerin tamamı, 154 (% 15,39)`ünün evinde Radyo + Radyoteyp + Televizyon, 114 (% 11,39)`ünün evinde Radyoteyp + Televizyon, 73 (% 7, 29)`ünün evinde Radyo + Televizyon bulunmaktadır.
TABLO 16
EVDEKİ ALETLERİN EĞİTİM AMAÇLI KULLANIMINA GÖRE 6’NCİ SINIF ÖĞRENCİLERİ
KULLANIM | DENEK SAYISI ( f ) | ( % ) |
EĞİTİM AMAÇLI KULLANAN | 449 | 44,85 |
EĞİTİM AMAÇLI KULLANMAYAN | 552 | 55,15 |
TOPLAM | 1001 | 100 |
Tablo 16`nın incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 1001 öğrenciden 449 (% 44,85)`u evindeki aletleri eğitim amaçlı kullanmakta, 552 (% 55,15)`si evindeki aletleri eğitim amaçlı kullanmamaktadır.
TABLO 17.
EĞİTİM AMAÇLI KULLANILAN ALETLERE GÖRE 6’NCİ SINIF ĞRENCİLERİ
KULLANILAN ALET | DENEK SAYISI ( f ) | ( % ) |
TELEVİZYON | 255 | 56,79 |
BİLGİSAYAR | 79 | 17,59 |
RADYO | 30 | 6,69 |
VİDEOVCD | 52 | 11,59 |
RADYOTEYP | 33 | 7,34 |
TOPLAM | 449 | 100 |
Tablo 17`nin incelenmesinden anlaşılacağı gibi, araştırmaya katılan 449 öğrenciden 255 (% 56,79)`i televizyonu, 79 (% 17,59)`u bilgisayarı, 30 (% 6,69)`u radyoyu, 52 (% 11,59)`si videovcd`yi, 33 (% 7,34)’ü radyoteyp`i eğitim amaçlı kullanmaktadır.
Hazırlanan öğrenci başarı testi, araştırma örneklemine girmeyen Kastamonu merkezindeki ve İhsangazi ilçesindeki 5 ilköğretim okulunun birer şube 6`ncı sınıf öğrencilerine valilik makamından alınan izin doğrultusunda 12-21 Nisan 2004 tarihleri arasında öntest (sınama) yapılmıştır. Bu sınamadan elde edilen sonuçlar, uzman görüşleriyle birlikte değerlendirilmiş ve ankete son hâli verilmiştir.
TABLO. 18
ÖĞRENCİ ANKETLERİNİN ÖNTESTLERİNİN UYGULANDIĞI OKULLAR
OKULUN ADI | ÖĞRENCİ SAYISI |
Ş. ŞERİFE BACI İ. Ö. O | 25 |
ALİ FUAT DARENDE İ. Ö .O | 35 |
MERKEZ İ .Ö.O | 30 |
İHSANGAZİ YİBO | 25 |
İHSANGAZİ MERKEZ İ.Ö.O | 30 |
TOPLAM | 155 |
Son hâli verilen öğrenci anketleri alınan valilik onayına göre 03-17 Mayıs 2004 tarihleri arasında yapılmıştır. Ancak onayda belirtilen sebeplerden dolayı anket uygulama onayı valilik tarafından uzatılmıştır. Dolayısıyla öğrenci anketlerinin uygulaması 24 Mayıs – 7 Haziran 2004 tarihlerine kadar uzatılmıştır.
Anket uygulaması araştırmacı tarafından bizzat okul okul ve öğretmen öğretmen uygulanarak gerçekleştirilmiştir. Anketler toplandıktan sonra tasnif edilmiş ve aşağıdaki aksaklıklar görülmüştür.
Öğretmenlere uygulanması gereken 97 adet anketten 93`ü uygulanmıştır. 4 adet anket ilgili öğretmenin araştırmanın yapıldığı ücretli izinde olması, hastalık raporu kullanıyor olması ve okulda o dönemde bulunmaması gibi nedenlerle uygulanamamıştır.
93 anket incelendiğinde anketlerden 1 tanesine gerekli önemin verilmediği görülmüş ve bu anket değerlendirme dışı tutulmuştur.
Öğrenciye uygulaması gereken 1043 adet anketten 1001`i uygulanmıştır. 42 adet anket ilgili öğrencilerin çeşitli nedenlerle anketin uygulandığı gün okulda bulunması nedeniyle uygulamamıştır.
Uygulanan 1001 anketten tamamı değerlendirmeye tabi tutulmuştur.
Verilerin Analizi
Anket yoluyla toplanan veriler incelenmek üzere şu işlemlere tabi tutulmuştur:
1. Öğrenci ve öğretmen anketleri toplanmış ve SPSS 11.5 istatistik programına tek tek elle işlenmiştir.
2. Öğretmen anketlerindeki her amacı tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyi hakkında verilen cevap(görüş)lar frekans dağılım tablolarına dönüştürülerek yüzde hesaplaması, ağırlıklı ortalama ve standart sapma istatistik teknikleri kullanılmıştır.
3. Öğrenci başarı testinde her amacı tanımlayan davranışları hakkındaki sorulara verilen cevaplar frekans dağılım tablolarına dönüştürülerek yüzde hesaplaması, ağırlıklı ortalama ve standart sapma istatistik teknikleri kullanılmıştır.
4. Öğretmen ve öğrenci anketlerinde yer alan değişkenlere göre görüşler arasında anlamlı fark olup olmadığını anlamak için iki değişkenli olanlara t testi ikiden fazla değişkeni olanlara “tek yönlü varyans analizi” (Anova) istatistik teknikleri uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlar, amacı tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyi, davranışların kazanılmışlık düzeyi toplamları amacın kazanılmışlık düzeyini gösteren tablolara dönüştürülmüştür.
5. Yukarıda belirtilen istatistik tekniklerine göre hazırlanan tablolar aşağıdaki ölçütlere göre yorumlanmıştır.
Öğretmen ve öğrenci anketlerinde kullanılan ağırlıklı aritmetik ortalamanın hesaplanması ve yorumu için şu yol izlenmiştir.
Öğretmen anketi likert tipi beşli dereceleme ölçeği şeklinde hazırlanmıştır. Ancak öğretmen anketleri incelendiğinde aşağıda verilen tablodan da anlaşılacağı gibi “Hiç” seçeneğini veren denek sayılarının çok az olması nedeniyle “ Hiç” seçeneğini işaretleyenler “ Az” seçeneğini işaretleyenlere eklenmiştir. Böylece analizler dörtlü derecelemeye göre yapılmıştır.
TABLO 19.
ÖĞRETMEN ANKETLERİNDE “HİÇ” CEVABINI VEREN DENEK SAYISI
Soru No | “Hiç” cevabını veren denek sayısı |
1 | – |
2 | 2 |
3 | – |
4 | – |
5 | – |
6 | – |
7 | – |
8 | – |
9 | 2 |
10 | – |
11 | – |
12 | 1 |
13 | 1 |
14 | 2 |
15 | 2 |
16 | 2 |
17 | 2 |
18 | – |
19 | – |
20 | – |
21 | – |
22 | – |
23 | – |
24 | – |
25 | – |
26 | 1 |
27 | – |
28 | – |
29 | – |
30 | – |
31 | – |
32 | 1 |
33 | 1 |
34 | 1 |
35 | 2 |
36 | 1 |
37 | 2 |
38 | 1 |
39 | 1 |
40 | – |
41 | – |
42 | – |
43 | – |
44 | – |
45 | – |
46 | 1 |
47 | – |
48 | – |
49 | – |
50 | – |
51 | 1 |
52 | 1 |
53 | – |
54 | – |
55 | 1 |
TOPLAM | 29 |
Her bir dereceye (Az = 1, Orta = 2, Çok = 3, Tam= 4) puanlar verilmiştir. 4`lü ölçekte üç aralık olduğu için (4 – 3 = 1) hesaplanan katsayısına göre (3 / 4 = 0,75) seçenek düzenlenmiştir.
1.00 – 1.74 Az
1.74 – 2.49 Orta
2.50 – 3.24 Çok
3.25 – 4.00 Tam
Tabloları oluşturan davranışlar yada davranışları yansıtan sorular ve amaçların toplamının ağırlıklı ortalamaları ilgili aralıktaki değerde (Örneğin “Çok” derecede) kazanılmış olduğu sonucuna varılmıştır.
Öğretmen ve öğrenci anketlerinde kullanılan değişkenlere göre görüşler arasında anlamlı farkın olup olmadığını anlamak için yapılan “t testi” ve “tek yönlü varyansa analizi” tablolarının yorumlarında aşağıdaki veriler kullanılmıştır.
Öğretmen anketlerinin serbestlik derecesi (sd) 92 olduğunda α = .05 değeri için sd 60 – 1,671, sd 120 – 1,658 (Karasar, 1999; 269)
Öğrenci anketlerinin serbestlik derecesi (sd) 999-1000 olduğundan p < .05 değeri için sd 120 – 1,645, sd ∞ 1,645 (Karasar, 1999; 269)
Bu tabloların yorumlarında p değerleri yukarıda verilen değerlerden küçükse anlamlı bir fark vardır. Büyükse anlamlı bir fark yoktur yorumu yapılmıştır.
İKİNCİ BÖLÜM
SONUÇ ve TEKLİFLER
Kastamonu ilinde 2003 – 2004 öğretim yılında eğitim-öğretime açık bulunan 115 ilköğretim okullarında çalışan Sosyal Bilgiler Öğretmenlerine ve sistematik örneklem yöntemi ile seçilen 39 ilköğretim okulunda (İğdir P.İ O / Araç , Yakaören İ.Ö.O / Bozkurt, Atatürk İ.Ö.O / Abana, Atatürk İ.Ö.O / Cide, Cide Y.İ.B.O / Cide, Cumhuriyet İ.Ö.O / Cide, Şeker İ.Ö.O / Merkez, Kanlıgöl İ.Ö.O / İhsangazi, Kuzyaka İ.Ö.O / Merkez, Darende İ.Ö.O / Merkez, Candaroğulları İ.Ö.O / Merkez, Kırkçeşme İ.Ö.O / Merkez, İsmet Paşa İ.Ö.O / İnebolu,Azize Ana Y.İ.B.O / İnebolu, Yunus Emre İ.Ö.O / Devrekani, Gazi Paşa İ.Ö.O / Merkez, Atabey İ.Ö.O / Merkez, Abdülhakhamit İ.Ö.O / Merkez, 23 Ağustos İ.Öo / Merkez, Karadere İ.Ö.O / Merkez, Atatürk İ.Ö.O / Daday, Cumhuriyet İ.Ö.O / Küre, Tosya Y.İ.B.O / Tosya, Akçabel İ.Ö.O / Doğanyurt, Yunus Emre İ.Ö.O / Çatalzeytın, 75.Yıl Cumhuriyet P.İ.O / Azdavay, Ş. Ersin Yener İ.Ö.O / Seydiler, Sepetçioğlu İ.Ö.O / Merkez, Ahmet Yesevi İ.Ö.O / Araç, Ş. Ünsal Aksoy Y.İ.B.O / Araç, Şenpazar İ.Ö.O / Şenpazar, Belediye İ.Ö.O / Taşköprü, Muzaffereddin Gazi İ.Ö.O / Taşköprü, Atatürk İ.Ö.O / Taşköprü, Yavuz Selim İ.Ö.O / Tosya, Atatürk İ.Ö.O / Tosya, Namık Kemal İ.Ö.O / Tosya, Fatih İ.Ö.O / Tosya, Ş. Faruk Karagöz P.İ O / Hanönü ) öğrenim gören 6’ıncı sınıf ( her okuldan birer şube olmak üzere ) öğrencilerine uygulanan veri toplama araçlarından elde edilen bulgu ve yorumlara dayanarak araştırmanın amaçlarına ve alt problemlerine göre elde edilen sonuçlar ile bu sonuçlara göre teklifler aşağıda sıralanmıştır.
- 1. Sonuç
Araştırmanın Amaç ve Alt problemleri
Amaç 1- İlköğretim 6’nci sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen Sosyal Bilgiler öğretmenlerinin, ünitenin amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkındaki görüşlerini ortaya koymak.
Alt Problem 1. İlköğretim Sosyal Bilgiler 6. sınıf Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğretmenlerin verdikleri cevaplar arasında anlamlı bir fark var mıdır ?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğretmenlerin verdikleri cevaplar arasında anlamlı bir fark vardır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Öğretmenler, “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Malazgirt Meydan Savaşı`nın önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Selçukluları ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme”, “Anadolu Beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi”, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Türkiye Tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarını “Orta” düzeyde kazandırdıkları görüşündendirler.
“Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi”, “Anadolu`da kurulan Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” ve “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarını ise “ Çok” düzeyde kazandırdıkları görüşündedirler.
Amaç 2. İlköğretim 6’nci sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen Sosyal Bilgiler öğretmenlerin, ünitenin amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkındaki görüşleri üzerinde “ mesleki kıdem, branş, hizmet içi eğitim durumu ve hizmet içi eğitim süresi” değişkenlerinin etkisini ortaya koymak
Alt Problem 1. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğretmenlerin mesleki kıdemleri ile görüşleri arasında anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin yapılan tek yönlü varyans analizine göre, farklı (0 – 5 yıl, 6 – 10 yıl, 11 yıl ve üstü) meslekî kıdemlere sahip öğretmenlerin görüşleri arasında amacın ve davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
0 – 5 yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenler “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi”, “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Malazgirt Meydan Savaşının önemini kavrayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu Türk Beyliklerini tanıyabilme”, “Anadolu Türk Beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi”, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi”, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi”, “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Türkiye Tarihi ünitesiyle ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazandırılması konusunda “ 6 -10 yıl ve 11 yıl ve üstü mesleki kıdeme” sahip öğretmenlere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
11 yıl ve üstü kıdeme sahip öğretmenler “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme” amacının kazandırılması konusunda “ 0 – 5 yıl ve 6- 10 yıl mesleki kıdeme sahip” öğretmenlere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Alt Problem 2. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğretmenlerin branşları ile görüşleri arasında anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin yapılan varyans analizi sonuçlarına göre, farklı (Sosyal Bilgiler, Tarih, Coğrafya) branşlardaki öğretmenlerin görüşleri arasında amacın ve davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Sosyal Bilgiler branşındaki öğretmenler “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi”, , “Malazgirt Meydan Savaşının önemi kavrayabilme”, , “Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, , “Anadolu Türk beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi” ve “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazandırılması konusunda “ Tarih ve Coğrafya” branşındaki öğretmenlere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Coğrafya branşındaki öğretmenler “Türklerin Anadolu’yu Yurt Edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu Selçukluları ile olguları açıklayabilme”, “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme”, “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Türkiye Tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazandırılması konusunda “ Sosyal Bilgiler ve Tarih” branşındaki öğretmenlere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Tarih branşındaki öğretmenler “Anadolu Selçuklu devleti ile ilgili olgular bilgisi” amacının kazandırılması konusunda “ Sosyal Bilgiler ve Coğrafya” branşındaki öğretmenlere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Alt Problem 3. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğretmenlerin hizmet içi eğitim durumları ile görüşleri arasında anlamlı bir fark var mıdır?
“ Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının ve bu amacı tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyi sorusuna, hizmet içi eğitim durumuna göre öğretmenlerin verdikleri cevapların ortalamaları arasında α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Hizmet içi eğitime katılan öğretmenler, “ Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme ”, “ Anadolu Selçukluları ile ilgili olguları açıklayabilme ”, “ Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi ” ve “ Türkiye Tarihi ünitesiyle ilgili haritaları okuyabilme ” amaçlarının kazandırılmasında “Hizmet içi eğitime katılmayan” öğretmenlere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Hizmet içi eğitime katılmayan öğretmenler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi”, “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Malazgirt Meydan Savaşı’nın önemini kavrayabilme”, “Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “ Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi ”, “ Anadolu Türk Beyliklerini tanıyabilme” ve “Anadolu Türk Beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme ” amaçlarının kazandırılmasında “Hizmet içi eğitime katılan” öğretmenlere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Hizmet içi eğitime katılan ve katılmayan öğretmenlerin “ Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi ” ve “ Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi ” amaçlarının kazandırılmasında görüşleri örtüşmektedir.
Alt Problem 4. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğretmenlerin hizmet içi eğitime katılma süreleri ile görüşleri arasında anlamlı bir fark var mıdır?
“ Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının ve bu amacı tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyi sorusuna, hizmet içi eğitim süresine göre öğretmenlerin verdikleri cevapların ortalamaları arasında α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Hizmet içi eğitime 1 – 10 gün katılan öğretmenler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi”, “ Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi ”, “ Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “ Malazgirt meydan savaşının önemini kavrayabilme ”, “ Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme ”, “ Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme ”, “ Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi ”, “ Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme ”, “ Anadolu Türk Beyliklerini tanıyabilme ”, “Anadolu Türk Beyliklerinin Türk Tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “ Anadolu Selçukluları ve Beylikleri dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi”, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi”, “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Türkiye Tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazandırılmasında “Hizmet içi eğitime 11 gün ve daha fazla katılan” öğretmenlere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Amaç 3. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen öğrencilerin ünitenin amaç ve hazırlanacak davranışları doğrultusunda geliştirilen başarı testine verdikleri cevaplara göre amaçların kazanılmışlık düzeyi hakkındaki durumlarını ortaya koymak.
Alt Problem 1. İlköğretim Sosyal Bilgiler 6’ncı sınıf Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğrencilerin verdikleri cevaplar arasında anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğrencilerin verdikleri cevaplar arasında anlamlı bir fark vardır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar[7]), “Türklerin Anadolu`yu Yurt Edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Malazgirt Meydan Savaşı’nın önemini kavrayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu Türk Beyliklerini Tanıyabilme”, “Anadolu Türk beyliklerinin Türk Tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarını “ Orta “ derecede kazandıkları görüşündedirler.
“Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar[8]), “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçuklu ve Beylikler dönemindeki türk denizciliğinin özellikleri bilgisi” ve “Türkiye tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarını ise “Çok” düzeyde kazandıkları görüşündedirler.
Amaç 4. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesini işleyen 6’nci sınıf öğrencilerinin ünitenin amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkındaki görüşleri üzerinde “Cinsiyet, Kardeş sayısı, Anne – Baba durumu, Anne – Baba iş durumu, Okulun bulunduğu yer, Okulun öğretim durumu, Annenin eğitim durumu, Babanın eğitim durumu, Evde bulunan âletler, Aletlerin eğitim amaçlı kullanımı ve Eğirim amaçlı kullanılan âletlerin türü” değişkenlerinin etkisini ortaya koymak.
Alt Problem 1. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin cinsiyetlerine göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorulara, cinsiyetlerine göre öğrencilerin verdikleri cevapların ortalamaları arasında α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Kız öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar), “Malazgirt Meydan Savaşı’nın önemini kavrayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçukluları ve beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi” ve “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “Erkek” öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Erkek öğrenciler, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu`da kurular ilk Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Türkiye Tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmasında “Kız” öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Kız ve erkek öğrencilerin, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme” ve “Anadolu Türk beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” amaçlarının kazanılması ile ilgili görüşleri örtüşmektedir.
Alt Problem 2. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin okudukları okulun bulunduğu yere göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorulara verilen cevapları yapılan varyans analizi sonuçlarına göre, okulun bulunduğu yer (İl merkezi, ilçe merkezi, köy) ile öğrencilerin görüşleri arasında amacın ve davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
İl merkezindeki okullarda okuyan öğrenciler, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Malazgirt Meydan Savaşı’nın önemini kavrayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu Selçuklu devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Selçuklu devleti ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ İlçe merkezindeki okullar ve Köy okullarında” okuyan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
İlçe merkezlerindeki okullarda okuyan öğrenciler, “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme”, “Anadolu Türk beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” ve “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ İl merkezi okulları ve Köy okullarında” okuyan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Köy okullarında okuyan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar), “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” ve “Türkiye tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmasında “ İl merkezi okulları ve İlçe merkezi okullarında” okuyan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Alt Problem 3. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında, öğrencilerin okudukları okulun öğretim durumuna göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorulara verilen cevapların yapılan varyans analizi sonuçlarına göre, okulun öğretim durumu (normal öğretim, ikili öğretim, taşımalı, pansiyonlu, yatılı) ile öğrencilerin görüşleri arasında amacın ve davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Taşımalı ilköğretim okullarında okuyan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar), “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme” , “Malazgirt Meydan Savaşı`nın önemini kavrayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme” ve “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “normal öğretim, ikili öğretim, pansiyonlu ilköğretim ve yatılı ilköğretim bölge” okullarında okuyan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Pansiyonlu ilköğretim okullarında okuyan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi” , “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Türk beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Türkiye tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmasında “normal öğretim, ikili öğreti, taşımalı ilköğretim ve yatılı ilköğretim bölge” okullarında okuyan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
İkili öğretim yapılan okullarda okuyan öğrenciler, “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme” ve “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ normal öğretim, taşımalı ilköğretim, pansiyonlu ilköğretim ve yatılı ilköğretim bölge” okullarında okuyan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Yatılı İlköğretim Bölge okullarında okuyan öğrenciler, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme” amacının kazanılmasında “normal öğretim, ikili öğretim, taşımalı ilköğretim ve pansiyonlu ilköğretim” okullarında okuyan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Alt Problem 4. İlköğretim 6’ncı Sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin anne – baba durumlarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorulara, anne – baba durumuna göre öğrencilerin verdikleri cevapların ortalamaları arasında a = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Anne babası öz olan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar), “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçuklu devleti ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi” ve “Türkiye Tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmasında “Anne babasından biri üvey” olan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Anne babasından biri üvey olan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile olgular bilgisi”, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular açıklayabilme”, “Malazgirt Meydan Savaşı`nın önemini kavrayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu Selçuklu devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme”, “Anadolu Türk beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ Anne bası öz olan “öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Alt Problem 5. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında, öğrencilerin kardeş sayılarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorulara verilen cevapların yapılan varyans analizi sonuçlarına göre, öğrencilerin kardeş sayısı (yok, 1 kardeş, 2 kardeş, 3 kardeş, 4 kardeş, 5 ve daha fazla kardeş) ile öğrencilerin görüşleri arasında amacın ve davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Kardeşi olmayan öğrenciler, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme” , “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme” , “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Türkiye tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmasında “ 1 kardeşi, 2 kardeşi, 3 kardeşi, 4 kardeşi, 5 ve daha fazla kardeşi” olan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
2 kardeşi olan öğrenciler, “Malazgirt Meydan Savaşının önemini kavrayabilme”, “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme” , “Anadolu Türk beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” ve “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ kardeşi olmayan, 1 kardeş, 3 kardeş, 4 kardeş, 5 ve daha fazla kardeşi” olan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
3 kardeşi olan öğrenciler, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi” amacının kazanılmasında “ kardeşi olmayan, 1 kardeş, 2 kardeş, 4 kardeş, 5 ve daha fazla kardeşi” olan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
4 kardeşi olan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), amacının kazanılmasında “ kardeşi olmayan, 1 kardeş, 2 kardeş, 3 kardeş, 5 ve daha fazla kardeşi” olan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
5 kardeşi olan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar), “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme” ve “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” amaçlarının kazanılmasında “ kardeşi olmayan 1 kardeş, 2 kardeş, 3 kardeş, 4 kardeşi” olanlara göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Alt Problem 6. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında öğrencilerin annelerinin eğitim durumlarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçları ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorulara verilen cevapların yapılan varyans analizi sonuçlarına göre, annenin eğitim durumu (okuma-yazma bilmeyen, ilkokul mezunu, ortaokul mezunu, lise mezunu, yüksekokul/fakülte mezunu) ile öğrenci görüşleri arasında amacın ve davranışın kazanılmışlık düzeyine ilişkin α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Annesi okuma – yazma bilmeyen öğrenciler, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ annesi ilkokul mezunu, ortaokul mezunu, lise mezunu, fakülte/yüksekokul mezunu” olan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Annesi ilkokul mezunu olan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi” ve “Türkiye tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçların kazanılmasında “ annesi okuma yazma bilmeyen, ortaokul mezunu, lise mezunu, fakülte/ yüksekokul mezunu” olan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Annesi ortaokul mezunu olan öğrenciler, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme” ve “Anadolu Türk beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” amaçlarının kazanılmasında “ annesi okuma yazma bilmeyen, ilkokul mezunu, lise mezunu, fakülte/ yüksekokul mezunu” olan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Annesi lise mezunu olan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar), “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme” “Malazgirt Meydan Savaşı`nın önemini kavrayabilme” ve “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme” amaçlarının kazanılmasında “annesi okuma yazma bilmeyen, ilkokul mezunu, ortaokul mezunu, fakülte/yüksekokul mezunu” olanlara göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Annesi yüksekokul/fakülte mezunu olanlar,“Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” ve “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ annesi okuma yazma bilmeyen, ilkokul mezunu, ortaokul mezunu, lise mezunu” olanlara göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Alt Problem 7. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında, öğrencilerin babalarının eğitim durumlarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçları ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorulara verilen cevapların yapılan varyans analizi sonuçlarına göre, babanın eğitim durumu (okuma-yazma bilmeyen, ilkokul mezunu, ortaokul mezunu, lise mezunu, yüksekokul/fakülte mezunu) ile öğrencilerin görüşleri arasında amacın ve davranışın kazanılmışlık düzeyine ilişkin α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Babası okuma yazma bilmeyen öğrenciler, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Malazgirt Meydan Savaşı`nın önemini kavrayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Türk beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” ve “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ babası ilkokul mezunu, ortaokul mezunu, lise mezunu, fakülte/yüksekokul mezunu” olanlara göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Babası ilkokul mezunu olan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), ve “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “babası okuma yazma bilmeyenler, ortaokul mezunu, lise mezunu, fakülte/yüksekokul mezunu” olanlara göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Babası ortaokul mezunu olan öğrenciler, “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme” amacının kazanılmasında “ babası okuma yazma bilmeyen, ilkokul mezunu, lise mezunu ve fakülte/yüksekokul mezunu” olanlara göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Babası lise mezunu olan öğrenciler, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi” ve “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ babası okuma yazma bilmeye, ilkokul mezunu, ortaokul mezunu ve fakülte/yüksekokul mezunu” olanlara göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Babası fakülte/yüksekokul mezunu olanlar, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar) ve “Türkiye tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmasında “ babası okuma yazma bilmeyen, ilkokul mezunu, ortaokul mezunu, lise mezunu” olanlara göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Alt Problem 8. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında, öğrencilerin anne – babalarının iş durumuna göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçları ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorulara verilen cevapların yapılan varyans analizi sonuçlarına göre, anne – babanın iş durumu (baba çalışıyor, anne çalışıyor, ikisi de çalışıyor, ikisi de çalışmıyor) ile öğrencilerin görüşleri arasında amacın ve davranışın kazanılmışlık düzeyine ilişkin a= .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Anne babasından ikisi de çalışan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme” ve “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme” amaçlarının kazanılmasında “ anne babasından ikisi de çalışmayan, anne babasından annesi çalışan, anne babasından babası çalışan” öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Anne babasından ikisi de çalışmayan öğrenciler, “Malazgirt Meydan Savaşı`nın önemini kavrayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin tanıyabilme”, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ anne babasından ikisi de çalışan, anne babasından annesi çalışan, anne babasından babası çalışan” öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Anne babasından annesi çalışan öğrenciler, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile olgular bilgisi” ve “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “anne ve babasından ikisi de çalışan, anne babasından ikisi de çalışmayan, anne babasından babası çalışan” öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Anne babasından babası çalışan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar), “Anadolu Türk beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” ve “Türkiye Tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmasında “anne babasından ikisi de çalışan, anne babasından ikisi de çalışmayan, anne babasından annesi çalışan” öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Alt Problem 9. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında, evde bulunan âletlere göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçları ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorulara verilen cevapların yapılan varyans analizi sonuçlarına göre, evde bulunan aletler (Televizyon, radyo + radyoteyp + televizyon + videovcd, radyo + radyoteyp + televizyon + bilgisayar, tamamı, radyo + radyoteyp + televizyon, radyoteyp + televizyon, radyo + televizyon) ile öğrencilerin görüşleri arasında amacın ve davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Evde (ankette verilen) aletlerin tamamı bulunan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi” ve “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “Televizyon, radyo + radyoteyp + televizyon + videovcd, radyo + radyoteyp + televizyon + bilgisayar, radyo + radyoteyp + televizyon, radyoteyp + televizyon, radyo + televizyon” bulunan öğrenciler göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Evde Radyo+Televizyonu olan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar), “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme” “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Türkiye Tarihi ünitesiyle ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmasında “Televizyon, radyo + radyoteyp + televizyon + videovcd, radyo + radyoteyp + televizyon + bilgisayar, tamamı, radyo + radyoteyp + televizyon, radyoteyp + televizyon” bulunan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Evinde Radyo+radyoteyp+televizyon+Bilgisayar bulunan öğrenciler, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu Türk Beyliklerini tanıyabilme”, “Anadolu Türk Beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” ve “Anadolu Selçukluları ve Beylikleri dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında Televizyon, radyo + radyoteyp + televizyon + videovcd, tamamı, radyo + radyoteyp + televizyon, radyoteyp + televizyon, radyo + televizyon” bulunan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Evinde Televizyon bulunan öğrenciler, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi” amacının kazanılmasında “Radyo + radyoteyp + televizyon + videovcd, radyo + radyoteyp + televizyon + bilgisayar, tamamı, radyo + radyoteyp + televizyon, radyoteyp + televizyon, radyo + televizyon” bulunan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Evinde Radyoteyp+televizyon bulunan öğrenciler, “Malazgirt Meydan Savaşı’nın önemini kavrayabilme” amacının kazanılmasında “Televizyon, radyo + radyoteyp + televizyon + videovcd, radyo + radyoteyp + televizyon + bilgisayar, tamamı, radyo + radyoteyp + televizyon, radyo + televizyon” bulunan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Alt Problem 10. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında, öğrencilerin evde bulunan aletleri eğitim amaçlı kullanıp kullanmamalarına göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorulara, evde bulunan aletlerin eğitim amaçlı kullanımına göre öğrencilerin verdikleri cevapların ortalamaları arasında α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Evde bulunan aletleri eğitim amaçlı kullanan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar), “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Malazgirt Meydan Savaşının önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçuklu devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Selçuklu devleti ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu Türk beyliklerini tanıyabilme”, “Anadolu Türk beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” ve “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmasında “ evdeki aletleri eğitim amaçlı kullanmayan” öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Evde bulunan âletleri eğitim amaçlı kullanan ve kullanmayan öğrenciler, “Türklerin Anadolu`yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi”, “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Türkiye Tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmasında öğrencilerin görüşleri örtüşmektedir.
Alt Problem 11. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyinin algılanmasında, öğrencilerin eğitim amaçlı kullandıkları âletin türüne göre anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye Tarihi” ünitesi amaçlarının ve bu amaçları tanımlayan davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin sorularına verilen cevapların yapılan varyans analizi sonuçlarına göre, evde bulunan aletlerin (Televizyon, bilgisayar, radyo, vidovcd, radyoteyp) eğitim amaçlı kullanımı ile öğrencilerin görüşleri arasında amacın ve davranışların kazanılmışlık düzeyine ilişkin α = .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Radyo teybi eğitim amaçlı kullanan öğrenciler, “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Malazgirt Meydan Savaşının önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Türk Beyliklerini tanıyabilme”, “Anadolu Türk Beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisi”, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi”, “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “Türkiye Tarihi ünitesiyle ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmasında “Televizyon, bilgisayar, radyo ve videovcd” ‘ yi kullanan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Videovcdyi eğitim amaçlı kullanan öğrenciler, “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (çoktan seçmeli sorulara verilen cevaplar), “Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” (tamamlama tipindeki sorulara verilen cevaplar) ve “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguları açıklayabilme” amaçlarının kazanılmasında “Televizyon, bilgisayar, radyo, radyoteyp” ‘i kullanan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Radyoyu eğitim amaçlı kullanan öğrenciler, “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili bilgisi”, “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme” ve “Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme” amaçlarının kazanılmasında “Televizyon, bilgisayar, vidovcd, radyoteyp” ‘i kullanan öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Amaç 5. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkında ortaya çıkan öğretmen ve öğrenci karşılaştırmak ve sonuçları arasında bir fark oluşursa bunun sebeplerini ortaya koymak
Alt Problem 1. İlköğretim 6’ncı sınıf Sosyal Bilgiler Türkiye Tarihi ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğretmen ve öğrenci görüşleri arasında anlamlı bir fark var mıdır?
“Türkiye tarihi ünitesi amaçlarının” kazanılmışlık düzeyine ilişkin öğretmen ve öğrencilerin verdikleri cevapların ortalamaları arasında fark bulunmaktadır. Bu farklar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.
Öğretmenler, “ Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi”, “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme”, “Anadolu Türk Beyliklerinin Türk tarihi bakımdan önemini kavrayabilme” ve “Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkında öğrencilere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Öğrenciler, “Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Malazgirt Meydan Savaşı’nın önemini kavrayabilme”, “Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi”, “Anadolu Selçukluları ile ilgili olguları açıklayabilme”, “Anadolu Türk Beyliklerini tanıyabilme”, “Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk Denizciliğinin özellikleri bilgisi”, “Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi” ve “ Türkiye Tarihi ünitesiyle ilgili haritaları okuyabilme” amaçlarının kazanılmışlık düzeyi hakkında öğretmenlere göre daha olumlu görüş bildirmişlerdir.
Öğretmen görüşleri arasında değişkenlere göre (Branş, mesleki kıdem, hizmet içi eğitim durumu ve hizmet içi eğitim süresi)anlamlı fark olduğu, öğrenci görüşleri arasında değişkenlere göre (Cinsiyet, kardeş sayısı, okulun öğretim durumu, okulun bulunduğu yer, anne – baba durumu, annenin eğitim durumu, babanın eğitim durumu, anne – babanın iş durumu, evde bulunan âlet, evde bulunan âletlerin eğitim amaçlı kullanımı, eğitim amaçlı kullanılan âletin türü) anlamlı fark olduğu görülmüştür.
Buna göre “Türkiye Tarih” ünitesi amaçlarının kazanılmışlık düzeyini öğretmenin nitelikleri ile öğrencilerin sosyo-ekonomik özelliklerinin etkilediği, öğretmen ve öğrenci görüşleri arasındaki farkın, öğretim programlarının uygulanması, araç – gereç ve ders kitaplarının kullanılması, değerlendirme çalışmalarının yeterli düzeyde yapılmamasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
II. teklifler
1. İlköğretim Okulu Sosyal Bilgiler Öğretim Programı
Sosyal Bilgiler Öğretim Programında, genel amaçlar ve ünite amaçlarına yer verilmiş olmasına karşılık ünite amaçlarının hangi davranışlar ile gerçekleştirileceği belirtilmemiştir.
a. Amaçların / Davranışların Tanımlanması
Sosyal Bilgiler Programında her ünitenin özel amaçları verilmiş olmasına rağmen bu amaçların gerçekleştiğini gösteren; başka bir deyişle amaçları tanımlayan davranışlar bulunmamaktadır.
Amaç/davranışlar konusundaki ihtiyacın karşılanmasına yönelik çalışmalar aşağıda tablo hâlinde gösterilmiştir.
TÜRKİYE TARİHİ ÜNİTESİ AMAÇLARI
İlköğretim okulu Sosyal Bilgiler öğretim programı [9] | İlköğretim Sosyal Bilgiler öğretmen kılavuzu[10] | Araştırmada kullanılan amaç davranışlar[11] |
AMAÇ 1 : “ Türkiye Tarihi ” ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi | Amaç 1: “Türklerin Anadolu`yu Yurt Edinmeleri” konusunda geçen kavramların anlam bilgisiDavranışlar:
Verilen kavramların anlamlarını bir dizi seçenek arasından seçip işaretleme Amaç 5: Anadolu`da kurulan ilk Türk Devletleri konusunda geçen kavramların anlam bilgisi Davranışlar:
Verilen kavramların anlamlarını bir dizi seçenek arasından seçip işaretleme Amaç 9: “Anadolu Selçuklu Devleti`nin Kuruluşu ve Yükselişi” konusunda geçen kavramların anlam bilgisi Davranışlar:
Amaç 13: “Anadolu Selçukluları ve Haçlılar” konusunda geçen kavramların anlam bilgisi Davranışlar:
Amaç 20: “Anadolu Türk Beylikleri” konusunda geçen kavramların anlam bilgisi Davranışlar:
Amaç 26: “Anadolu Selçuklu Devleti ve Beylikleri Döneminde Kültür ve Uygarlık” konusunda geçen kavramların anlam bilgisi Davranışlar:
| AMAÇ 1 : “ Türkiye Tarihi ” ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi1. Beylik, Haçlı, Şah, Derebey, Melik,Âhi, Mirî, Ikta ve Vakıf kavramlarına örnek verme 2. Yukarıdaki kavramların tanımlarını bir dizi seçenek arasından seçip işaretleme
|
AMAÇ 2 : Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi | Amaç 2: “Türlerin Anadolu`yu Yurt Edinmeleri” konusu ile ilgili temel olgular bilgisi
| AMAÇ 2 : Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olgular bilgisi1. Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguların yerini, zamanını, ilgili kişi ve devletleri söyleme/ yazma 2. Bu olguların yerini, zamanını, ilgili kişi ve devletleri bir dizi seçenek arasından seçip işaretleme
|
AMAÇ 3 : Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme | Amaç 3: “Türklerin Anadolu`yu Ana Yurt Edinmeleri” konusu ile ilgili olguları açıklayabilme.Davranışlar :
| AMAÇ 3 : Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguları açıklayabilme1. Anadolu’ya Türk akınlarının önemini açıklama 2. Pasinler Savaşı’nın önemini açıklama 3.Tuğrul Bey zamanında Anadolu’ya yapılan akınların önemini açıklama 4. Alp Arslan zamanında Anadolu’ya yapılan akınların önemini açıklama
|
AMAÇ 4 : Malazgirt Meydan Savaşının önemini kavrayabilme | Amaç 4: “Malazgirt Meydan Savaşı`nın” önemini kavrayabilmeDavranışlar: 1. Malazgirt Savaşı`nın nedenlerini söyleme/yazma 2. Malazgirt Savaşı`nın sonuçlarını söyleme/yazma 3. Malazgirt Zaferi ile Türklere Anadolu`nun kapılarının açıldığını söyleme/yazma 4. Malazgirt Zaferi`nden sonra Alp Arslan`ın komutanlarına; Anadolu`yu baştan başa fethetmek görevini fethetmek görevini verdiğini söyleme/yazma 5. Malazgirt Zaferi ile Anadolu`nun kapılarının Türklere açıldığını, Büyük Taarruz ile de Anadolu`nun Türk yurdu olarak kalmasının sağlandığını söyleme/yazma
| AMAÇ 4 : Malazgirt Meydan Savaşının önemini kavrayabilme1. Malazgirt Meydan Savaşı’ndan önce Anadolu’nun durumunu örneklerle açıklama 2. Malazgirt Meydan Savaşı’nın yerini, zamanını, ilgili kişi ve devletleri söyleme / yazma 3. Malazgirt Meydan Savaşı’nın Türk milletinin tarihinde bir dönüm noktası olduğunu açıklama
|
AMAÇ 5 : Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme | Amaç 6: Anadolu`da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilmeDavranışlar:
| AMAÇ 5 : Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerini tanıyabilme1. Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerinin kuruluşu, siyasî olayları ve yıkılışlarıyla ilgili olguların yerini, zamanını, ilgili kişi ve devletleri söyleme / yazma 2.Bu olguların yerini, zamanını, ilgili kişi ve devletleri bir dizi seçenek arasından seçip işaretleme
|
AMAÇ 6 : Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme | Amaç 7: Anadolu`da Kurulan İlk Türk Devletlerinin, Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilmeDavranışlar:
| AMAÇ 6 : Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerinin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilme1. Danişmentliler devletinin Türk tarihi bakımından önemini açıklama 2. Saltuklular devletinin Türk tarihi bakımından önemini açıklama 3. Mengüçekliler devletinin Türk tarihi bakımından önemini açıklama 4. Artuklular devletinin Türk tarihi bakımından önemini açıklama 5. Anadolu’da kurulan ilk Türk devletlerinin Anadolu’nun Türkleşmesine katkılarını örneklerle açıklama
|
AMAÇ 7 : Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi | Amaç 10: “Anadolu Selçuklu Devleti`nin Kuruluş ve Yükselişi” ile ilgili olgular bilgisiDavranışlar:
Amaç 14: “Anadolu Selçukluları ve Haçlılar” konusuyla ilgili olgular bilgisi Davranışlar:
Amaç 17: “Anadolu Selçuklu Devleti`nin Dağılışı” ile ilgili olgular bilgisi Davranışlar:
| AMAÇ 7 : Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olgular bilgisi1. Anadolu Selçuklu Devletinin kuruluşu ile ilgili olguların yerini, zamanını, ilgili kişi ve devletleri söyleme / yazma 2. Anadolu Selçuklu Devletinin yükselişi ile ilgili olguların yerini, zamanını, ilgili kişi ve devletleri söyleme / yazma 3. Anadolu Selçuklularının Haçlılarla mücadeleleri ile ilgili olguların yerini, zamanını, ilgili kişi ve devletleri söyleme / yazma 4. Anadolu Selçuklu Devletinin yıkılışı ile ilgili olguların yerini, zamanını, ilgili kişi ve devletleri söyleme / yazma
|
AMAÇ 8 : Anadolu Selçukluları ile ilgili olguları açıklayabilme | Amaç 11: “Anadolu Selçuklu Devleti`nin Kuruluşu ve Yükselişi” ile ilgili olguları açıklayabilmeDavranışlar:
Amaç 15: “Anadolu Selçukluları ve Haçlılar” konusuyla ilgili olguları açıklayabilme Davranışlar:
Amaç 18: “Anadolu Selçuklu Devleti`nin Dağılışı” ile ilgili olguları açıklayabilme Davranışlar:
| AMAÇ 8 : Anadolu Selçukluları ile ilgili olguları açıklayabilme1. Anadolu Selçuklu Devletinin Türk tarihi içindeki yerini açıklama 2. Haçlı seferlerinin nedenlerini sıralama 3. Anadolu Selçuklu Devletinin Haçlılarla yaptıkları savaşların önemini örneklerle açıklama 4. Haçlı seferlerinin doğurduğu sonuçlara örnekler verme
|
AMAÇ 9 : Anadolu Türk Beyliklerini tanıyabilme | Amaç 21: “Anadolu Türk Beylikleri” ni tanıyabilmeDavranışlar:
| AMAÇ 9 : Anadolu Türk Beyliklerini tanıyabilme 1. Anadolu’da kurulan Türk Beyliklerini söyleme 2. Bu Beyliklerin kuruldukları yerleri haritada gösterme 3. Yaşanılan bölgede ya da bölgeye en yakın bölgelerde kurulan beylikleri söyleme / yazma
|
AMAÇ 10 : Anadolu Türk Beyliklerinin Türk tarihi bakımdan önemini kavrayabilme | Amaç 22: “Anadolu`da Kurulan Türk Beylikleri”nin Türk tarihi bakımından önemini kavrayabilmeDavranışlar:
| AMAÇ 10 : Anadolu Türk Beyliklerinin Türk tarihi bakımdan önemini kavrayabilme1. Osmanoğulları Beyliğinin Türk tarihi bakımından önemini örneklerle açıklama 2. Karamanoğulları Beyliğinin Türk tarihi bakımından önemini örneklerle açıklama 3. Germiyanoğulları Beyliğinin Türk tarihi bakımından önemini örneklerle açıklama 4. Karasioğulları Beyliğinin Türk tarihi bakımından önemini örneklerle açıklama 5. Hamitoğulları Beyliğinin Türk tarihi bakımından önemini örneklerle açıklama 6. Menteşeoğulları Beyliğinin Türk tarih bakımından önemini örneklerle açıklama 7. Candaroğulları Beyliğinin Türk tarihi bakımından önemini örneklerle açıklama 8. Diğer Türk Beyliklerinin Türk tarihi bakımından önemini örneklerle açıklama
|
AMAÇ 11 : Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk Denizciliğinin özellikleri bilgisi | Amaç 24: Anadolu Selçuklu Devleti ve beylikler dönemindeki Türk denizciliğinin özellikleri bilgisiDavranışlar:
| AMAÇ 11 : Anadolu Selçukluları ve Beylikler dönemindeki Türk Denizciliğinin özellikleri bilgisi1. Anadolu Selçukluları dönemindeki Türk denizciliğinin özelliklerine örnekler verme 2. Beylikler Dönemindeki Türk denizciliğinin özelliklerine örnekler verme
|
AMAÇ 12 : Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi | Amaç 27: “Anadolu Selçukluları dönemi kültür ve uygarlığı özellikleri bilgisiDavranışlar:
| AMAÇ 12 : Anadolu Selçukluları dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi1. Anadolu Selçukluları dönemindeki devlet yönetimine örnekler verme 2. Anadolu Selçukluları dönemindeki din ve inanışa örnekler verme 3. Anadolu Selçukluları dönemindeki sosyal hayata örnekler verme 4. Anadolu Selçukluları dönemindeki ekonomik hayata örnekler verme 5. Anadolu Selçukluları dönemindeki yazı, dil ve edebiyata örnekler verme 6. Anadolu Selçukluları dönemindeki bilim ve sanata örnekler verme
|
AMAÇ 13 : Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgis | Amaç 28: Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisiDavranışlar:
| AMAÇ 13 : Beylikler dönemindeki kültür ve uygarlığın özellikleri bilgisi1. Beylikler dönemindeki devlet yönetiminin özelliklerini söyleme / yazma 2. Beylikler dönemindeki din ve inanışın özelliklerini söyleme / yazma 3. Beylikler dönemindeki sosyal hayatın özelliklerini söyleme / yazma 4. Beylikler dönemindeki ekonomik hayatın özelliklerini söyleme / 5. Beylikler dönemindeki bilim ve sanatın özelliklerini söyleme / yazma
|
AMAÇ 14 : “ Türkiye Tarihi “ ünitesiyle ilgili haritaları okuyabilme | Amaç 30: Türkiye tarihi ünitesi ile ilgili haritaları okuyabilmeDavranışlar:
Amaç 8: “Türklerin Anadolu`yu Yurt Edinmeleri” konusu ile ilgili haritaları okuyabilme Davranışlar:
Amaç 12: “Anadolu Selçuklu Devleti`nin Kuruluşu ve Yükselişi” dönemi ile ilgili haritaları okuyabilme Davranışlar:
Amaç 16: “Anadolu Selçukluları ve Haçlılar” konusuyla ilgili haritaları okuyabilme Davranışlar:
Amaç 19: “Anadolu Selçuklu Devleti`nin Dağılışı” ile ilgili haritaları okuyabilme. Davranışlar:
Amaç 23: “Anadolu Türk beylikleri” konusu ile ilgili haritaları okuyabilme Davranışlar:
Amaç 25: “Anadolu Selçuklu Devleti ve Beylikler Döneminde” Türk denizciliği ile ilgili haritaları okuyabilme Davranışlar:
Amaç 29: Anadolu Selçuklu Devleti ve Beylikler Döneminde Kültür ve Uygarlık konusuyla ilgili haritaları okuyabilme Davranışlar:
| AMAÇ 14 : “ Türkiye Tarihi “ ünitesiyle ilgili haritaları okuyabilme1. Türklerin Anadolu’yu yurt edinmeleri ile ilgili olguların yerini haritada gösterme 2. Malazgirt Meydan Savaşı ile ilgili olguların yerini haritada gösterme 3. Anadolu’da kurulan ilk Türk devletleri ile ilgili olguların yerini haritada gösterme 4. Anadolu Selçuklu Devleti ile ilgili olguların yerini haritada gösterme 5. Anadolu Türk beylikleri ile ilgili olguların yerini haritada gösterme
|
Araştırmanın veri toplama araçları(anket) için “ Türkiye Tarihi ” ünitesi amaçları davranışlarla tanımlanmıştır. Bu amaç/davranışların kazanılmışlık düzeyi sınanmıştır.
b. Kavramların Tespiti
Sosyal Bilgiler öğretiminde hangi kavramların, hangi sayıda, hangi ünitede verilmesi gerektiğine ilişkin herhangi bir çerçeve bulunmamaktadır. Sosyal Bilgiler Programı “ …………. ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” özel amacını her ünite için öngörmüş olmasına karşılık; bu kavramların neler olduğuna dair herhangi bir çerçeve vermemiştir. Programın açıklamalar başlığı altında “Konuların işlenişinde kavramlar ilgili olduğu konu ile birlikte verilir.” yönergesi ünite – konularda geçen kavramların tespitini öğretmene bırakmış gözükmektedir.
Bu durumda “ Türkiye Tarihi ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi” amacının kazanılmışlık düzeyinin ölçülmesi (gözlenebilir davranışların) öğretmenin niteliğinin yeterliliğine kalmaktadır. Öğretmen kavramların anlam bilgisi amacının kazanılıp/ kazanılmadığını, amacı tanımlayabiliyorsa ölçebilecektir
Örnek
Ünite Düzeyinde Amaç: “Türkiye Tarihi” ünitesinde geçen kavramların anlam bilgisi.
Konu Düzeyinde Amaç: “Atabey” kavramının anlam bilgisi.
Davranışlar:
1. “Atabey” kavramı tanımının doğru ya da yanlış olduğunu yazma / söyleme.
2. Tanımı verilen “Atabey” kavramını, bir dizi kavram arasından seçip işaretleme.
3. “Atabey” kavramının tanımını, bir dizi tanım arasından seçip işaretleme.
4. “Atabey” kavramıyla ilgili bir dizi tanımı eşleştirip işaretleme.
5. Tanımın boş bırakılan yerine ilgili “Atabey” kavramını yazma / söyleme.
6. “Atabey” kavramının tanımını derste geçen ifadesiyle yazma / söyleme.
c. Kavram Haritaları
Sosyal Bilgiler Öğretim Programında amaçların davranışlarla tanımlanması her ünite sonunda, o ünitenin kavramlarını gösteren kavram haritalarına yer verilmesi; kavram eğitimindeki boşlukların doldurulmasına eğitimin rastgele / tesadüfi değil, plânlı olmasına katkıda bulunabilir.
d. Ölçme ve Değerlendirme
Bilginin yanında davranışların ölçülmesine ağırlık verilmelidir. Buna uygun ölçme araçları geliştirilmelidir.
Birey ve toplumun ihtiyaçları, öğretim programlarında amaç olarak yer alır. Amaçların gerçekleşebilirlik düzeyi, amaçların gözlenebilir davranışlarla tanımlanması ve bu davranışların ölçülüp değerlendirilmesiyle anlaşılabilir. İlköğretim Okulu ders (öğretim) programlarından Sosyal Bilgiler ile Türkiye Cumhuriyeti İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük programlarında öngörülen amaçların davranışlarla tanımlanmamış olması anlamlıdır.
İlköğretim Okulu Sosyal Bilgiler ders kitaplarında “Değerlendirme Çalışmaları “ başlığı altında yer alan ölçme araç(soru)larının hangi amaç/davranışların kazanılıp/kazanılmadığını ölçtüğünü gösterir tablo aşağıda verilmiştir. Tablo incelendiğinde, programda öngörülen amaç/davranışların tamamının ölçülmediği görülmektedir.
SOSYAL BİLGİLER 6’NCI SINIF MİLLİ EĞİTİM YAYINEVİ[12]
Değerlendirme Soruları | Ölçtüğü amaç davranış |
| Amaç 3 davranış 2 |
| Amaç 4 davranış 1 |
| Amaç 4 davranış 3 |
| Amaç 5 davranış 1 |
| Amaç 6 davranış 5 |
| Amaç 7 davranış 1 |
| Amaç 8 davranış 4 |
| Amaç 7 davranış 4 |
| Amaç 11 davranış 1 |
| Amaç 12 davranış 1 |
Yukarıdaki tablo incelendiğinde, Sosyal Bilgiler 6’ncı sınıf Milli Eğitim yayınevi tarafından basılan ders kitabındaki değerlendirme sorularının 1, 2, 9, 10, 13 ve 14’ünci amaçları ve bu amaçların davranışlarını ölçen sorulara yer vermediği görülmüştür.
SOSYAL BİLGİLER 6’NCI SINIF DERS KİTAPLARI A.Ş.[13]
Değerlendirme Soruları | Ölçtüğü amaç davranış |
| Amaç 3 davranış 2 |
| Amaç 4 davranış 3 |
| Amaç 5 davranış 1 |
| Amaç 7 davranış 1 |
| Amaç 8 davranış 4 |
| Amaç 7 davranış 4 |
| Amaç 7 davranış 4 |
| Amaç 9 davranış 2 |
| Amaç 11 davranış 2 |
| Amaç 10 |
Yukarıdaki tablo incelendiğinde, Sosyal Bilgiler 6’ncı sınıf Ders Kitapları A.Ş. tarafından basılan ders kitabındaki değerlendirme sorularının 1, 2, 6, 12, 13 ve 14’ünci amaçları ve bu amaçların davranışlarını ölçen sorulara yer vermediği görülmüştür.
SOSYAL BİLGİLER 6’NCI SINIF YILDIRIM YAYINLARI[14]
Değerlendirme soruları | Ölçtüğü amaç davranış |
| Amaç 3 davranış 2 |
| Amaç 3 davranış 4 |
| Amaç 4 davranış 3 |
| Amaç 5 davranış 1 |
| Amaç 5 davranış 1 |
| Amaç 5 davranış 1 |
| Amaç 5 davranış 1 |
| Amaç 5 davranış 1 |
| Amaç 7 davranış 1 |
| Amaç 7 davranış 3 |
| Amaç 7 davranış 1 |
| Amaç 8 davranış 2 |
| Amaç 8 davranış 4 |
15. I. Alâeddin Keykûbat döneminde nereler alınmıştır? | Amaç 7 davranış 2 |
| Amaç 7 davranış 4 |
| Amaç 7 davranış 4 |
| Amaç 10 |
| Amaç 9 |
| Amaç 12 davranış 5 |
| Amaç 12 davranış 5 |
| Amaç 12 davranış 3 |
| Amaç 12 davranış 4 |
| Amaç 12 davranış 6 |
Yukarıdaki tablo incelendiğinde, Sosyal Bilgiler 6’ncı sınıf Doğan Yayıncılık tarafından basılan ders kitabındaki değerlendirme sorularının 1, 2, 6, 11, 13 ve 14’ünci amaçları ve bu amaçların davranışlarını ölçen sorulara yer vermediği görülmüştür.
SOSYAL BİLGİLER 6’NCI SINIF YILDIRIM YAYINLARI[15]
Değerlendirme soruları | Ölçtüğü amaç davranış |
| Amaç 2 davranış 1 |
| Amaç 3 davranış 2 |
| Amaç 4 davranış 2 |
| Amaç4 davranış 3 |
| Amaç 5 |
| Amaç 5 davranış 1 |
| Amaç 7 davranış 1 |
| Amaç 8 davranış 2 |
| Amaç 8 davranış 4 |
| Amaç 7 davranış 1 |
| Amaç 7 davranış 4 |
| Amaç 9 davranış 1 |
| Amaç 11 davranış 1 |
| Amaç 11 davranış 2 |
| Amaç 11davranış 2 |
| Amaç 12 davranış 1 |
| Amaç 12 davranış 1 |
| Amaç 12 davranış 1 |
| Amaç 12 davranış 3 |
| Amaç 12 davranış 4 |
| Amaç 12 davranış 6 |
Yukarıdaki tablo incelendiğinde, Sosyal Bilgiler 6’ncı sınıf Yıldırım Yayınları tarafından basılan ders kitabındaki değerlendirme sorularının 1, 6, 10, 13 ve 14’ünci amaçları ve bu amaçların davranışlarını ölçen sorulara yer vermediği görülmüştür.
SOSYAL BİLGİLER 6’NCI SINIF OKYAY YAYINCILIK[16]
Değerlendirme soruları | Ölçtüğü amaç davranış |
| Amaç 4 Davranış 2 |
| Amaç 5 Davranış 1 |
| Amaç 6 Davranış 5 |
| Amaç 7 Davranış 1 |
| Amaç 8 Davranış 2 |
| Amaç 8 Davranış 3 |
| Amaç 7 Davranış 4 |
| Amaç 11 Davranış 2 |
| Amaç 11 Davranış 2 |
| Amaç 12 Davranış 1 |
| Amaç 12 Davranış 1 |
| Amaç 12 Davranış 3 |
| Amaç 12 Davranış 4 |
| Amaç 12 Davranış 6 |
Yukarıdaki tablo incelendiğinde, Sosyal Bilgiler 6’ncı sınıf Okyay yayıncılık tarafından basılan ders kitabındaki değerlendirme sorularının 1, 2, 3, 9, 10, 13 ve 14’ünci amaçları ve bu amaçların davranışlarını ölçen sorulara yer vermediği görülmüştür.
SOSYAL BİLGİLER 6’NCI SINIF KOZA YAYIN DAĞITIM[17]
Değerlendirme soruları | Ölçtüğü amaç davranış |
| Amaç 2 Davranış 1 |
| Amaç 3 Davranış 2 |
| Amaç 4 Davranış 2 |
| Amaç 5 Davranış 1 |
| Amaç 6 Davranış 5 |
| Amaç 6 Davranış 5 |
| Amaç 7 Davranış 1 |
| Amaç 7 Davranış 1 |
| Amaç 8 Davranış 2 |
| Amaç 7 Davranış 4 |
| Amaç 7 Davranış 4 |
| Amaç 9 Davranış 1 |
| Amaç 10 |
| Amaç 11 Davranış 1 |
| Amaç 11 Davranış 2 |
| Amaç 12 Davranış 5 |
| Amaç 12 Davranış 4 |
| Amaç 12 Davranış 4 |
Yukarıdaki tablo incelendiğinde, Sosyal Bilgiler 6’ncı sınıf Koza yayın dağıtım tarafından basılan ders kitabındaki değerlendirme sorularının 1, 13 ve 14’ünci amaçları ve bu amaçların davranışlarını ölçen sorulara yer vermediği görülmüştür.
Sosyal Bilgiler Programında öngörülen amaç/davranışlar kazanılmadığı / kazandırılmadığı sürece, eğitimden sorumlu ilgili ve yetkililer ile eğitimi etkileyen ve etkilenen kişi, kurum ve kuruluşlar yükümlülükten kurtulmuş/ görevlerini yerine getirmiş sayılamazlar.
2. Sosyal Bilgiler Öğretiminde Kullanılacak Araç-Gereçler
Programın uygulanmasında, kullanılan öğretim yöntem ve teknikleri ile birlikte bir takım araç ve gereçlere de ihtiyaç duyulur. Geçerli öğrenme yaşantılarının meydana gelmesi, öğrencinin birden fazla duyu organına hitap etmesi ile orantılıdır. Öğretmenin yerinde ve zamanında uygun araç ve gereci kullanması, öğrencilerin bilgi ve beceri kazanması ile tutum ve –değerleri geliştirmesinde kalıcılık oranını yükseltir. Bu sebeple programda yer alan ünite/konulara uygun aça ve gereçler hazırlanmalıdır.
Ders kitapları, öğrencinin öğrenme yaşantılarına kaynaklık eden yazılı ve basılı araç – gereçlerden biridir. Ülkemizde ders kitapları öğrenci için hazırlanmaktadır. Ülkemiz şartlarında ders kitabı öğrenci için başlıca kaynak özelliği taşımaktadır. Diğer taraftan öğretmen dersin öğretiminde meslekî yayınları takip etmekle birlikte, ağırlıklı olarak öğrenci için hazırlanmış ders kitabını belirleyici bir kaynak ve araç olarak kullanmaktadır. Bu anlayış kavram, olgu ve olaylar ile ilgili amaç/davranışların kazandırılmasını/kazanılmasını ders kitabındaki veriliş biçimleri/işlenişi ile sınırlandırmaktadır. Bu durumda öğretmen ders kitabında verilen kavram, olgu ve olayların öğrenme / öğretme etkinliklerinde kullanılması kolaylığını tercih etmektedir.
3. Öğretmenlerin Hizmet İçi Eğitimi
Ülkemiz şartlarında öğretmenlerin program hazırlama, geliştirme ve değerlendirme, ölçme ve değerlendirme alanlarındaki niteliklerinin Türk Millî Eğitimi’nin Genel Amaçları ve Temel İlkelerini gerçekleştirmede yeterli olmadığı kamuoyunda tartışılan gerçeklerden biridir. Bu yetersizliğin giderilmesinde; öğretmenin hizmet içi eğitim yoluyla iş başında yetiştirilmesi ya da öğretmenin kendi isteği ile ihtiyacını karşılaması veya öğretim programlarının öğretmen kılavuzu ağırlıklı hazırlanması gibi uygulamalar katkıda bulunabilir.
KAYNAKÇA
AKIN, Hikmet, M. Ç. ULUÇAY ( 1954 ). İlkokul Tarih IV. İstanbul: Remzi Kitapevi Matbaası
………………………… ( 1964 ). Tarih Ortaokul II. İstanbul: Yeni Matbaa
AKŞİT, Niyazi, O. EĞİLMEZ. ( 1954 ). İlkokul Tarih IV. İstanbul: Remzi Kitabevi Matbaası
AKŞİT, Niyazi, F. SANIR, T. ASAL, ( 1975 ). Orta Okullar için Sosyal Bilgiler II. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi
AKŞİT, Niyazi, ( 1964 ). Ortaokullar için Tarih II. İstanbul: Yeni Yıldız Matbaası
……………… ( 1986 ). Ortaokullar için Milli Tarih ders kitabı I. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi
AKŞİT, Niyazi, H. GÜNDEN, ( 1972 ). İlkokullar için sosyal Bilgiler IV. İstanbul: As Matbaası
ALKAN, Cevat ( 1979 ) , Eğitim Ortamları. Ankara: A.Ü Yay. No:85
ALTUNIŞIK, Remzi, R. COŞKUN, E. YILDIRIM, S. BAYRAKTAROĞLU, ( 2002 ). Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri SPSS uygulamalı. Sakarya: Sakarya Kitapevi
ARKIN, Mefharet, O. YALÇIN, ( 1959 ). İlkokullar için yeni Tarih IV. İstanbul: Bir Yayıncılık
ASLAN, Erdal ( 1996 ), Tarih Öğretimi Tarih Yazıcılığı Ders Kitapları( Yüksek lisans Tezi)
AYDIN, Celal ve başk. ( 2003 ). İlköğretim Sosyal Bilgiler 6. Ankara: Doğan Yayıncılık
AYDOĞDU, İsmail, ( 1972 ). İlkokul Sosyal Bilgiler 4. İstanbul: Aydoğdu Yayınları
BAŞHAN, Mehmet (1987 ), İlkokul Müfredat Programı. Ankara: Başhan Yayınları
BART, James L. Ve Diğerleri ( 1997 ), İlköğretim Sosyal Bilgiler Öğretimi YÖK / Dünya Bankası Milli Eğitimi Geliştirme Programı. Ankara
BAYMUR, A. Fuat ( 1941 ), Tarih Öğretimi. Ankara : R. Ulusoğlu Basımevi
BİNAL, Faik, ( 1966 ), İlkokullar için Tarih IV. İstanbul: Ders Kitapları A.Ş.
BÜYÜKÖZTÜRK, Şener, ( 2002 ). Sosyal Bilimler İçin Veri Analizi El Kitabı. Ankara: PegamA Yayıncılık
CANDAN, Ahmet Sait ( 1998), Kavramlara Dayalı Tarih Öğretimi( Yüksek Lisans Tezi)
CEZAR, Mustafa, ( 1951 ). Ortaokullar için Tarih II. İstanbul: Okul Kitapları Türk Ltd. Şti
CİCİOĞLU, Halil, ( 1985 ). Türkiye Cumhuriyetinde İlk ve Orta Öğretim ( Tarihi Gelişimi ). Ankara: Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Yayınları
ÇALAPALA, Rakım, ( 1978 ). İlkokul Sosyal Bilgiler 4. İstanbul: Dur Ofset Basımevi
ÇİLELİ, Meral ( 1995 ), İlköğretim Kurumlarında Sosyal Bilgiler Öğretimi ve Sorunları. Ankara: TED Yayınları Öğretim Dizisi No: 13
ÇÖGENDEZOĞLU, Kenan, F. BENDEN, ( 1969 ). İlkokul Kitapları Yeni Sosyal Bilgiler 4. İstanbul: Özdemir Basımevi
DANIŞMAN, Zuhuri, ( 1955 ). İlkokullar için yeni Tarih Dersleri IV. İstanbul: Özaygen Yayıncılık
DEĞİRMENCİ, Salih ( 1999 ), Orta Öğretim Kurumlarında Tarih Dersi Eğitim Öğretim Uygulamalarının Değerlendirilmesi ( Yüksek Lisans Tezi)
ERDEM, Selman, İ. PARMAKSIZOĞLU, İ. KONUK, ( 1972 ). Sosyal Bilgiler Orta Okul II. İstanbul: Remzi Kitapevi
ERDEM, Selman, İ. KONUK, İ. KÜÇÜKCAN, ( 1995 ). İlköğretim sosyal Bilgiler 4. İstanbul: Fil Yayınları
ERDEN, Münire, Sosyal bilgiler Öğretimi. Ankara: Alkım Yayınevi
ERDOĞAN, Musa, ( 1969 ). İlkokul Sosyal Bilgiler 4. İzmir: İstiklal matbaası
ERGUN, Gülsüm, A.ERGUN, ( 1967 ), İlkokullar için Tarih IV. İstanbul: Ders Kitapları A. Ş.
ERTÜRK Selahattin ( 1984 ), Eğitimde Program Geliştirme. Ankara: Yelkenkaya Yayınları
GANJUK, Güler, S. ÜNAL, ( 1996 ). İlköğretim Sosyal Bilgiler 4. İstanbul: Özer Yayıncılık
GEDİKLER ( GÖLGESİZ ), Hülya, İlköğretim Hayat Bilgisi ve Sosyal Bilgiler Ders Kitaplarında Tarih Konularının İşlenişi,( Yüksek Lisans Tezi )
GENÇ, Reşat, R. TURAN, A. PALA, ( 1995 ). İlköğretim Okulları Milli Tarih 6. İstanbul: Kaya Matbaacılık
GÜNDEM, Suat ( 1996 ), Sosyal Bilgiler Öğretimine Genel Bir Bakış. İlköğretim Okullarında Sosyal Bilgiler Öğretimi ve Sorunları. Ankara : T.E.D. Yayınları
GÜNGÖR, Nuri, Z. GÜLSEM, ( 1969 ). İlkokul Sosyal Bilgiler 4. İstanbul: Azim Matbaası
222 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu.
İlköğretim Ders Programları, ( 2000 ). İlköğretim Sosyal Bilgiler Dersi Programı. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi
İNAL, Ali Ekrem, R. ÇALAPALA, ( 1960 ). İlkokul Tarih IV. İstanbul: Tan Matbaası
İNAL, Ekrem, N. ORMANCI, ( 1956 ), Tarih orta II. İstanbul: Yeni Matbaa
KALYONCU, Mehmet ve başk. ( 1999). İlköğretim Sosyal Bilgiler Öğretmen Kılavuzu Kitabı 6. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi.
KAPTAN, Prof. Dr. Saim ( 1998 ), Bilimsel Araştırma ve İstatistik Teknikleri. 11. Baskı, Ankara: Tekışık Ofset
KARAGÜLLE, Celalettin, ( 1970 ). Dördüncü sınıf Sosyal Bilgiler Kaynak Kitabı. İstanbul: Güneş Yayınları
KARASAR, Niyazi ( 2002 ). Bilimsel Araştırma Yöntemi. Ankara: Nobel Yayın Dağıtım
KARLI, Ercan, A. DÜZGÜN, A. ÇETİN, ( 1996 ). İlköğretim Sosyal Bilgiler 4. İstanbul: Başarı Yayımcılık
KILAVUZ, Nalan, ( 1996 ). İlköğretim Okulları için Sosyal Bilgiler 4. İstanbul: Önde Yayıncılık
KOÇAK, Kemal,(1993). Başlangıçtan Cumhuriyete Kadar Türk Tarihçiliği. Türk Dünyası Tarih Dergisi. 73 ( Ocak 1993), s. 11 – 21
————————(1993). Atatürk ve Türk Tarih Tezi. Türk Dünyası Tarih Dergisi 74 ( Şubat 1993 ), s. 14 – 25
————————(1994). XIX. Yüzyılda Türk Tarihçiliği. Türk Dünyası Tarih Dergisi, 91 ( Temmuz 1994 ), s. 36 – 43
————————–(1995). 1930’lardan Sonra Tarih Anlayışında Gelişmeler. Çağdaş Eğitim. 206 ( Ocak 1995 ), s. 19 – 23
————————–(1995). Atatürk’ün Tarih Hakkındaki Düşünceleri I. Çağdaş Eğitim. 207 ( Şubat 1995 ), s. 23 – 25
————————-; Atatürk’ün Tarih Hakkındaki Düşünceleri II. Çağdaş Eğitim. 208 ( Mart 1995 ), s. 6 – 8
———————–(1999). Osmanlılardan Cumhuriyete Tarih Anlayışında Kurumlaşma. Milli Eğitim. 143 ( Temmuz – Eylül 1999), s. 112 – 117
————————(2000). Osmanlı’dan Cumhuriyete Türk Tarih Anlayışı. Türk Dünyası Araştırmaları. 125 ( Nisan 2000 ), s. 67 – 82
————————-(2000). Cumhuriyetten Günümüze Tarih Anlayışı. Türk Dünyası Araştırmaları. 128 ( Ekim 2000), s. 25 – 35
————————-(2000).Osmanlı’dan Cumhuriyete Tarih Anlayışında Kurumlaşma. Türk Dünyası Araştırmaları. 129 ( Aralık 2000 ), s. 19 – 27
————————(2000). 1983 Ortaöğretim Kurumları Tarih Programlarının Değerlendirilmesi ( Alan .araştırması – Ankara Örneği).i G. Ü. Kastamonu Eğitim Dergisi. Mart 2000, Cilt : 8, Sayı: 1 s. 141 – 180
———————–( 2002). 1998 İlköğretim Okulu Sosyal Bilgiler Programı Genel Amaçlarının Değerlendirilmesi (Alan Araştırması Kastamonu Örneği ). G. Ü. Kastamonu Eğitim Dergisi. Mart 2002,Cilt : 10 , Sayı:1, s. 133 – 162
————————-(2002). İlköğretim Okulu Sosyal Bilgiler Ders Kitaplarının Niteliklerinin Değerlendirilmesi ( Alan Araştırması ). MEB EARGED, Ankara/Kastamonu, Aralık 2002
MERÇİL, Erdoğan, Z. G. ÖDEN, ( 1995 ). İlköğretim ve Ortaokullar için Milli Tarih 6. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi
METİN, Celal, Türk Tarih Tezi ve Ders Kitaplarında Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ( 1923 – 1960 ), ( Yüksek Lisans Tezi )
Milli Eğitim Bakanlığı ( 1991 ). İlkokullar için Sosyal Bilgiler 4. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi
MUAFFAT, Maurice ( 1957 ), Sosyal Bilgiler Öğretimi. ( Çev: Nesrin ORAN ), İstanbul
NAS, Recep ( 2000 ), Hayat Bilgisi ve Sosyal Bilgiler Öğretimi. Bursa: Ezgi Kitapevi Yayınları
OĞUZKAN, A. Ferhan ( 1981 ), Eğitim Terimleri Sözlüğü. Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara : Ankara Üniversitesi Basımevi
OKTAY, Emin, ( 1959 ). Tarih Orta II. İstanbul: Fatiş Basımevi
………………., ( 1961 ). İlkokul atlaslı Tarih IV. İstanbul: Güven Yayınevi
ORAN, Hilmi. ( 1954 ). İlkokullar için Tarih IV. İstanbul : Yeni Matbaa
………………, ( 1966 ). Ortaokul Tarih II. İstanbul: Yükselen Matbaası
Ortaöğretim Kurumlarında Sosyal Bilgiler Öğretimi ve Sorunları(1987 ), Ankara: T.E.D. Yayınları
ÖZBARAN, Salih ( 1992 ), Tarih ve Öğretimi. İstanbul: Cem Yayınları
ÖZÇELİK, İsmail ( 1996 ), Tarih Öğretimi Yöntem ve Teknikleri. Ankara: Gazi Büro Yayınevi
ÖTÜKEN, Vasfiye, H. ÖTÜKEN, ( 1962 ). İlkokullar için Testli Tarih IV. İstanbul: Tan Matbaası
ÖZALP, Reşat, A. ATAÜNAL, ( 1983 ). Milli Eğitim’de Kongreler ve Şuralar. Cumhuriyet Döneminde Eğitim. Ankara:
ÖZTAŞ, Sezai ( 2000), İlköğretim 6. Sınıf Sosyal Bilgiler Tarih Ünitelerinin İşlenişinde Öğretmenlerin Kullandıkları Öğretim Yöntemleri ( Yüksek Lisans Tezi )
ÖZOĞLU,Süleyman Çetin ( 1987 ).Liselerde Sosyal Bilgiler Öğretimi Ankara
PAYKOÇ, Fersun ( 1991 ), Tarih Öğretimi. Eskişehir: A.Ü Açıköğretim Fakültesi Yayınları
………………………..( 1995 ), Sosyal Bilgiler Eğitiminde Çağdaş Yaklaşımlar, İlköğretim Okullarında Sosyal Bilgiler Eğitimi ve Sorunları. Ankara : T.E.D. Yayınları
SAFRAN,Mustafa (1993), Değişik Öğrenim Basamaklarından Tarih Dersine İlişkin Tutumlar Üzerine Bir Araştırma. Eğitim,Sayı:4 (Nisan, Mayıs, Haziran 1993). M.E.B.Yayınları Ankara, s.35-40
…………………………….” Orta Öğretim Kurumlarında Tarih Öğretiminin Yapı ve Sorunlarına İlişkin Bir Araştırma, Ankara , Yayınlanmamış Araştırma
……………………….. .( 1993 ), Tarih Öğretiminin Eğitsel Amaçları. Ankara: Belleten ( 220 )
……………………… ( 1996 ), Tarih Programları Nasıl Düzenlenmelidir?. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi ( 4 )
SAĞLAMER Emin ( 1980 ),İlkokulda Sosyal Bilgiler Öğretimi, Ankara
SANIR, Ferruh, T. ASAL, N. AKŞİT ( 1982 ). İlkokullar için Sosyal Bilgiler IV. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi
SEVEN, Serdal, İlköğretim Sosyal Bilgiler Ders Kitapları Hakkında Öğretmen ve Öğrenci Görüşleri ( Yüksek Lisans Tezi )
SEYİDOĞLU, Prof. Dr. Halil ( 2000),Bilimsel Araştırma ve Yazma El Kitabı,8. Baskı,İstanbul: Gizem Yayınları
SÖNMEZ,Veysel ( 1998 ),Sosyal Bilgiler Öğretimi ve Öğretmen Kılavuzu M.E.B. Öğretmen Kitapları Dizisi. İstanbul: Milli Eğitim Yayınevi
ŞAHİN, Cemalettin, E. YAMANLAR, H. GÖZE, ( 2003 ). İlköğretim Sosyal Bilgiler 6. İstanbul: Ders Kitapları A.Ş
ŞAHİN, Nurgün, A. ŞAHİN, ( 1995 ). İlköğretim Sosyal Bilgiler 4. İstanbul: Salan Yayınları
ŞENÜNVER, Güler ve başk. ( 2003). İlköğretim Sosyal Bilgiler 6. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi
ŞÖLEN, Ziya, S. ARIÇ, ( 1967 ), İlkokullar için Tarih IV. İstanbul: As Matbaası
TANER, Ali Haydar, ( 1957 ), Ortaokular için Tarih II. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi
TANRIVERDİ, Sefer, T. TURGUT, ( 2003 ). İlköğretim Sosyal Bilgiler 6. Ankara: Koza Yayın Dağıtım
Tebliğler Dergisi;(2487),Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programı.
TEKIŞIK, Hüseyin Hüsnü, ( 1975 ). İlkokul sosyal Bilgiler 4. Ankara: Tekışık Matbaası
Türkiye Cumhuriyeti Maarif Vekaleti, (1930). İlkmektep Müfredat Programı. İstanbul: Devlet Matbaası
………………………………………….., ( 1931 ). Orta Mektep Müfredat Programı 1931 – 1932 Ders Senesi Tadilatı. İstanbul: Devlet Matbaası
…………………………………………., (1937). İlkokul Programı. Ankara: Maarif Basımevi
…………………………………………, ( 1956 ). Muhtelif Gayeli Ortaokul Programı. Ankara: Milli Eğitim Basımevi
………………………………………, ( 1957 ). İlkokul Programı. İstanbul: Maarif Basımevi
Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı, ( 1948 ). İlkokul Programı. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi
……………………………………….,( 1949 ). Ortaokul Programı. Ankara: Milli eğitim Basımevi
………………………………………., ( 1968 ) İlkokul Programı. İstanbul: Milli Eğitim Basımevi
…………………………………………, ( 1969 ). Ortaokul Sosyal Bilgiler Program Taslağı. Ankara: Milli Eğitim Basımevi
…………………………………………., ( 1973 ). Ortaokul Sosyal Bilgiler Müfredat Programı. Ankara: Milli Eğitim Basımevi
………………………………………….., ( 1995 ). İlköğretim Okulu Programı. Ankara: Milli Eğitim Basımevi
………………………………………….., ( 1995 ). İlköğretim Okulu II. Kademe Programı. Ankara: Milli Eğitim Basımevi
TÜYSÜZ, Sami, K. GÜMÜŞ, M.M. ARSLAN, ( 2003 ). İlköğretim sosyal Bilgiler 6. İstanbul: Okyay Yayıncılık
UNAT, Faik Reşit, K. SU, ( 1966 ), İlkokullar için Tarih Dersleri IV. İstanbul: Kanaat Yayınları
YANAR, Hüseyin, Ş. YILDIRIM, ( 2003 ). İlköğretim Sosyal Bilgiler 6. Ankara: Yıldırım Yayınları
YENER, Cemal, A. ARSLANER, F. IŞIN, ( 1964 ). İlkokul Tarih IV. İstanbul: Güven Matbaası
YURTSEVER, Mehtap ( 1996 ), İlk ve Orta Öğretim Tarih Programları ve Ders Kitaplarında Tarih Bilgisi ve İlk Çağ Tarih Üniteleri ( yüksek Lisans Tezi)
[1] İlköğretim Okulu Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programı, Milli Eğitim Bakanlığı Tebliğler Dergisi, Nisan 1998-2487, s. 537-538.
[2] Bakınız Ek 1
[3] Bakınız Ek 1
[4] Bakınız Ek 4
[5] Tebliğler Dergisi, Haziran 2003, Sayı: 2549, s. 192-193.
[6] Bakınız Ek 3
[7] Öğrenci başarı testinde, bu amacın kazanılmışlık düzeyini tanımlayan sorulardan bir kısmı tamamlama tipindeki sorulardan oluşmaktadır.
[8] Öğrenci başarı testinde, bu amacın kazanılmışlık düzeyini tanımlayan sorulardan bir kısmı çoktan seçmeli sorulardan oluşmaktadır.
[9] İlköğretim Okulu Sosyal Bilgiler Dersi Öğretim Programı, Milli Eğitim Bakanlığı Tebliğler Dergisi, Nisan 1998-2487, s. 537-538.
[10] KALYONCU, Mehmet ve başk ( 1999). İlköğretim Sosyal Bilgiler öğretmen kılavuz kitabı. Ankara:Türk Tarih kurumu basımevi
[11] KOÇAK, Kemal ( 2001). 1998 İlköğretim Okulu Sosyal Bilgiler Programı genel amaçlarının (gerçekleşebilirliği) alan araştırması Kastamonu örneği, Ankara: Türk Dünyası Araştırmaları, Sayı:130
[12] İlköğretim Sosyal Bilgiler 6, Komisyon, M.E.B., Devlet Kitapları, Milli Eğitim Basımevi, İstanbul, 2003, s.85.
[13] İlköğretim Sosyal Bilgiler 6, Prof. Dr. Cemalettin ŞAHİN- Emine YAMANLAR- Hamdi GÖZE, Ders Kitapları A.Ş., İstanbul, 2000, s. 85
[14] İlköğretim Sosyal Bilgiler 6, Serpil Sancar ÜŞÜR, Kemal GÖRMEZ, Mahmut ŞAKİROĞLU, Doğan Yayıncılık, Ankara,200, s. 85.
[15] İlköğretim Sosyal Bilgiler 6, Hüseyin YANAR – Şenol YILDIRIM, Yıldırım Yayınları, Ankara, 2003, s. 75
[16] İlköğretim Sosyal Bilgiler 6, Sami TÜYSÜZ – Kadir GÜMÜŞ – M. Metin ARSLAN, Okyay Yayıncılık, İstanbul, 2001, s. 96.
[17] İlköğretim Sosyal Bilgiler 6, Sefer TANRIVERDİ – Tuncel TURGUT, Koza Yayın Dağıtım, Ankara, 2003, s. 62
You may like
Maarifimizde İstikamet
Kılıç Ali’nin Anlatımıyla Dr. Reşit Galip Olayı
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/litespeed/avatar/20feed0c623b2ddaf5a8e295480da670.jpg?ver=1736254577)
Published
7 ay agoon
Haziran 26, 2024By
drkemalkocak![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/06/Dr.-Resit-Galip-ve-Andimiz-1.jpg)
Giriş
Ayşe Afet İnan’[1]ın “1933 yılının 23 Nisan Çocuk Bayramı idi. O, heyecanla Çankaya Köşkü’ne geldiği vakit, Atatürk’ün yanında bana bir kâğıt uzattı ve şunları anlatmaya başladı:
“Sabahleyin ilk bayramlaşmayı kızlarımla yaptım. Onlara bir şeyler söylemek istediğim vakit, bir ant meydana çıktı. İşte Cumhuriyetimizin 23 Nisan çocuklarına armağanı” dedi. Kâğıtta şöyle yazıyordu:
Türküm, doğruyum, çalışkanım. Yasam: Küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak; yurdumu, budunumu özümden çok sevmektir. Ülküm, yükselmek, ileri gitmektir. Varlığım Türk varlığına armağan olsun.
Bu sözler, Türk çocukları tarafından o yıldan beri tekrarlanmaktadır. Vatanperver Dr. Reşit Galip, evvela bir baba olarak bu hisleri duymuş, sonra da Milli Eğitim Bakanı olarak okul çocuklarına bu andı içirmişti.
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/06/Afet-Inan.jpg)
O, 6 Mart 1934 gününde, daha bu ülkeye çok yararlı olabilecek bir çağda vefat etti. Ulus, bu gibi feragatli değerlere her zaman muhtaçtır. Dr. Reşit Galip’in kişiliğinde Türk Tarih Kurumu, kurucu bir üyesini, vatan, idealist bir evladını kaybetmiştir.” [2] ifadeleriyle tanımladığı Dr. Reşit Galip [3], Mustafa Kemal’in isteği üzerine 19 Eylül 1932-13 Ağustos 1933 tarihleri arasında Maarif Vekilliği yapmıştır.
Mustafa Kemal’in 17-19 Mart 1923 tarihlerinde yaptığı Mersin gezisinde, Millet Bahçesi’nde Türk Ocağı’nın düzenlediği açık hava toplantısında Dr. Reşit Galip, Mersin Türk Ocağı Başkanı ve Hükumet Tabibi olarak konuşma yapmıştır. Dr. Reşit Galip’in konuşmasını dinleyen Mustafa Kemal, konuşmayı cevaplandırmak üzere kürsüye çıkmış ve aşağıdaki konuşmayı yapmıştır [4]:
Mersin’de Halka Nutuk
(17 Mart 1923)
Mersin, 17 [Mart 1923] (A. A.) – Gazi Paşa Hazretleri Mersin Millet Bahçesi’nde Mersinliler namına Doktor Reşid Bey’in nutkundan pek mütehassis olmuşlar ve halka hitaben bir çeyrek saat irad-i nutuk [nutuk irat] buyurmuşlardır. Paşa Hazretleri’nin bu nutuklarından zapt edilebilen aksamı [kısımları] ber-vech-i atidir [aşağıdadır]:
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/06/Mustafa-Kemalin-Mersin-Millet-Bahcesinde-konusmasi.jpg)
“Aziz kardeşler,
Genç ve çok kıymetli doktorumuz Reşit Bey’in sözleri bence iki nokta-i nazardan [bakımdan] kabil-i taksimdir [taksim edilebilir].
Birincisi doğrudan doğruya kalbinin, vicdanının ve muhterem Mersin halkının vicdanının, benim kalbimdeki hissiyata tercüman olan hissiyatıdır. Buna teşekkür ile iktifa edeceğim [yetineceğim]. Hakikaten muhterem Doktor’un dediği gibi, benim için dünyada en büyük mevki ve mükâfat milletin bir ferdi olarak yaşamaktır. Eğer Cenabı Hak beni bunda muvaffak etmiş ise, şükür ve hamtlar ederim. Bugün olduğu gibi ömrümün nihayetine kadar milletin hadimi [hizmetçisi] olmakla iftihar edeceğim.
Muhterem Mersin halkı, bugün hakkımda gösterdiğiniz samimi ve heyecanlı tezahürattan size ayrıca teşekkür ederim. Ayrıca itiraf etmek mecburiyetindeyim ki, geldiğim günden bu ana kadar hissiyatımın, memnuniyetimin derecesini biliyorum, müsterih ve emin bulunuyorum ki, her taraftaki kardeşlerimiz gibi burada da bana muhabbet ve itimat eden kardeşler var. Mersinliler, memleketiniz Türkiya’nın çok mühim bir noktası bulunuyor, çok mühim bir ticaret noktasıdır. Memleketiniz bütün dünya ile Türkiya’nın en mühim bir irtibat noktasıdır. Bunu sizler benden iyi biliyorsunuz. Memleketinize sahip olabilmek için çektiğiniz elemler, azaplar, mahrumiyetler büyük olmuştur. Bunu sizler takdir edersiniz. Hepimiz arzu edelim ki, acı günler tekerrür etmesin. Buna hakikaten layık olmak lazımdır. Muharebe meydanlarında kıymetli evlatlarımızın süngü ve silahlarının muzafferiyeti kâfi değildir. Bu muzafferiyet ve muvaffakiyet çok büyüktür. Ancak hakiki refah ve saadete sahip olabilmek için, asıl bundan sonra çalışmak lazımdır. Sizin için zafer ve terakki [ilerleme] sahası iktisadiyatta, ticarettedir. Bunu takdir ediyorsanız, çok çalışmaya mecbursunuz. Aksi takdirde memleketin sahib-i hakikisi [hakiki sahibi] olduğunuzu söyleseniz bile, kimseyi inandıramazsınız. Bu hakikatle dolu sözlerim, fakat bu hakikati ifade ediyorum. Gönül arzu eder ki, burada bir saat, bir gün değil, uzun müddet kalayım, daha hususi hasbıhaller yapalım [özel görüşüp dertleşelim]. Fakat şimdilik buna imkân yoktur. Sözümü kesmek mecburiyetindeyim. Son söz olmak üzere bu memleketin hakiki sahibi olunuz, diyeceğim. Burada geçirdiğim saatler benim için pek kıymetli olmuştur. Derin muhabbetlerle hepinize veda ediyorum; Allah’a ısmarladık arkadaşlar.”
Paşa Hazretleri ve maiyeti erkânı saat üçü on beş geçe bahçeden istasyona ve üç buçukta hususi trenle Tarsus’a hareket buyurdular.
***
Kılıç Ali’[5]nin Anlatımıyla Dr. Reşit Galip Olayı
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/06/Kilic-Ali.jpg)
Bu [17-19 Mart 1923 tarihlerinde yapılan] Mersin gezisinden bir hayli sonra, Hamidiye kruvazörü ile Mudanya’dan Trabzon’a gidiyorduk. Hamdullah Suphi Bey de (Tanrıöver) bizimle birlikteydi. Tam Sinop limanına gireceğimiz sırada, boş bulunan birkaç milletvekilliği için adayların durumu konuşuluyordu. Gazi, hemen Reşit Galip’i hatırladı:
“Mersin’de bir doktor görmüştük. Adı Ragıp mıydı neydi?“
Hamdullah Suphi Bey, Reşit Galip’le ilgili kanaatlerini, onun yurtseverliğini kendine özgü güzel konuşma şekliyle anlattı. Reşit Galip’in adaylığı bu şekilde Hamidiye kruvazöründe kararlaştırılmış oldu. Gazi, bu geziden Ankara’ya döner dönmez Reşit Galip’in adaylığı için hemen emir verdi.
O yıllarda milletvekili adayları, Bakanlar Kurulu ve partinin genel yönetim kurulu ile grup yönetim kurulu üyelerinden oluşan Parti Divanı tarafından belirlenir ve ilan edilirdi. Ben de partinin Genel Yönetim Kurulu Üyesi olduğum için bu divana dâhildim. Başbakan Fethi Okyar’ın başkanlığında toplanan Parti Divanı’nda Dr. Reşit Galip’in adaylığı görüşüldü. Bazı itirazlar oldu. Arkadaşlar bunun Gazi tarafından istendiğinden haberdar değillerdi. Buna rağmen bütün arkadaşlar oylarını sonuçta Reşit Galip’e verdiler. Bu adaylığa sadece Sağlık Bakanı Dr. Refik Bey (Saydam) karşı çıkmıştı. Divan toplantısından sonra bir aralık Refik Bey’in koluna girdim. “Niçin muhalif kaldınız?” diye sordum. Gazi’nin arzusu olduğunu anlattım. Bana aynen şunları söyledi:
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/06/Dr.-Refik-Saydam-1024x585.jpg)
“Kılıç Ali, belki doğru yapmadım. Fakat ben gidip bizzat Gazi’ye niçin muhalif kaldığımı arz edeceğim. O zaman hiç şüphe etmem ki beni haklı bulacaklar ve mazur göreceklerdir.“
Hemen arkasından şunları ekledi:
“Bu adamı çok iyi bilirim. Şimdi bir köy doktorunu milletvekili yapıyoruz. Yarın milletvekilliği kendisine az gelecek. Bakan olmak isteyecek. Bakan olursa o da az gelecek başbakanlık isteyecek! Başbakan olursa. . . “
Kolumdan çıktı ve “Ondan sonra ne isteyeceğini artık sen anla” diyerek başını titrete titrete yürüdü, odadan çıkıp gitti.
Reşit Galip’in adaylığı ilan edildi, milletvekili seçildi. Meclis’e gelir gelmez İstiklal Mahkemesi üyesi oldu. Birlikte çalış tık. Ahlakı, yurtseverliği ve başarılı çalışmalarından dolayı kendisini saygıyla anmak görevimdir.
Reşit Galip, okumayı ve çalışmayı çok seven kültürlü bir gençti. Vaktiyle Türk Ocakları’nın yıllık kongrelerinde yaptığı gibi milletvekili olduktan sonra sık sık kürsüye çıkar, güzel konuşur, görüş ve düşüncelerini söylemekten, savunmaktan çekinmezdi. Çok olumlu görüş ve düşünceleri vardı. Cesur bir adamdı. Meclis’te tartışmalara katılmaktan zevk alırdı. Meclis’te ve parti toplantılarında yaptığı konuşmalarla giderek dikkati çekmeye başladı.
Reşit Galip’in bir parti toplantısında, doğu illerinden söz edilirken, Kürtlük konusunu gündeme getirerek, hükümetin o illerde halkı rencide ettiğini ileri sürmesi İsmet Paşa ile arasının açılmasına sebep olmuştu. Hele parti toplantısı sırasında, “İsmet Paşa bunları duymuyor. Aslında duymak gücüne sahip değildir” diye bağırmasını İsmet Paşa hiçbir zaman affetmeyecekti.
Atatürk o sıralarda Türk tarihiyle ilgileniyor, bu konuya büyük önem veriyordu. Ülkenin tanınmış tarihçilerini ve profesörlerini davet ediyor, toplantılar, görüşmeler ve araştırmalar yapıyordu. Bu arada Reşit Galip’ten de yararlanıyordu. Reşit Galip ise Atatürk’ten aldığı her görevi büyük bir özenle yerine getiriyordu. Bu nedenle de Atatürk’ün dikkatini çekmeyi başarmıştı. Gerek Meclis çalışmalarında ve devrimler konusunda, gerekse bilim alanında gösterdiği başarılarla Atatürk’ün sevgisini ve güvenini kazanmıştı. Dolayısıyla O’nun çevresine de girmiş oldu. Her akşam sofrada ve yapılan gezilerde arkadaşlar arasında bulunurdu. Fakat Atatürk’ün çevresine girip onun yakını olduktan sonra tavırları değişmeye başladı. Yavaş yavaş yakın arkadaşlarını bile beğenmez olmuştu. Sadece milletvekili olarak kalmış olmasını takdir edilememesine bağlıyordu. Dr. Refik Saydam’ı haklı çıkarır gibiydi.
Atatürk, gezilerinin birinde Reşit Galip’i de yanına alarak İstanbul’a getirmiş, kendisini Dolmabahçe Sarayı’nda konuk ediyordu. Bir gece hep birlikte Beyoğlu’ndaki Turkuvaz lokantasına gittik. Bu lokanta, Bolşevik ihtilalinden kaçıp Türkiye’ye sığınmış olan Beyaz Ruslardan bir karı-koca tarafından açılmıştı. Lokantanın bütün çalışanları da Beyaz Rus’tu. İyi Rus ailelerinden oldukları yüzlerinden anlaşılıyordu. Görüntü ve adamların tavırları Atatürk’ün pek hoşuna gitmişti. Lokantanın sahibi ile sahibesini yanına çağırdı. Böyle güzel düzenlenmiş bir lokanta açtıkları için kendilerini kutladı.
Atatürk, her vatandaşın konforlu bir evde çoluk çocuğuyla refah içinde yaşamasını, güzel lokantalarda oturup yemek yemesini, güzel bir gazinoda eğlenmesini isterdi. Bir vatandaşının, bir yakınının bir eve sahip olduğunu, hele bu evin konforunun yerinde bulunduğunu görünce çok memnun olurdu. Halkın yemek yediği, eğlendiği yerlerin de Avrupai tarzda yapılmasından, konforlu ve temiz olmasından hoşlanırdı. Ankara’da Karpiç’te, İstanbul’da Park Otel, Tokatlıyan ve Turkuvaz’da, temiz salonlarda, temiz masalarda neşe içinde yemek yiyenleri görünce çok mutlu olurdu. Bu çeşit yerlerin sayısının artmasını arzulardı. Turkuvaz sahipleri de bunu bildikleri için Atatürk’ten yardım rica ettiler. Atatürk bu ricaya şu karşılığı verdi:
“Mademki yapılacak daha başka yeniliklere maddi imkânları yoktur, o halde büyük bir şehrin ihtiyacını karşılayabilecek bu yeniliğe bankalar yardım etmelidir.”
Daha sonra, sofrada bulunan Hasan Saka’ya şu emri verdi:
“Hasan Bey! Yarın İş Bankası’yla görüşünüz. Durumu birlikte inceleyiniz. Bu müesseseye mümkün olan yardımı yapsınlar. Bu şekilde İstanbul rahat edebilecek güzel bir yer kazanmış olur.“
Hemen şunu eklemeyi de ihmal etmedi:
“Tabii bankanın yapacağı bu yardım, bankanın usul ve teamülüne uygun olsun.”
Hasan Saka Bey bu işle meşgul oldu. İş Bankası bu müesseseye yardım için çok uğraştı. Fakat müessesenin sahipleri teminat gösteremedikleri için kredi verilemedi.
Turkuvaz’da servis yapan Madam Vera, hizmeti ve güler yüzlülüğüyle Atatürk’ün çok kez iltifatına mazhar olmuştu. Bu nedenle Madam Vera adı, özellikle o gece sofrada bulunanların belleğinde kalmış olmalıdır. Bu arada Reşit Galip’in de belleğinde ve anılarında iz bıraktığını sonradan anlamıştık.
***
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/06/Dr.-Resit-Galip.jpg)
Reşit Galip Bey, aynı zamanda Ankara Halkevi başkanlığını da üstlenmişti ve bu görevi büyük bir hevesle yapıyordu. Özellikle tiyatro alanında bir yenilik yapmak istiyor, buna çok önem veriyordu. Hatta Atatürk’ün takdirini kazanan bir piyes seyrettirmeyi başarmıştı. Fakat o zaman Milli Eğitim bakanı olan Esat Bey, Reşit Galip’in bu alandaki yenilik teşebbüslerine daima engel oluyordu. Reşit Galip’in bakanlıktan istedikleri reddediliyordu. Reşit Galip sık sık bunları bana anlatır, Esat Bey’den acı acı şikâyet ederdi.
Milli Eğitim Bakanı Esat Bey (Sagay), piyade albaylığından emekli eski bir askerdi. Harbiye’de uzun yıllar Almanca hocalığı yapmıştı. Balkan Savaşı sırasındaki fırka kumandanlığından sonra emekliye ayrılmış, ordu donanma pazarı müdürlüğüne getirilmişti. Mütarekede İstanbul Belediye Cemiyeti’ne üye seçilmiş, sonunda ikinci devrede milletvekili seçilerek Meclis’e gelmişti. Harbiye’de Atatürk’ün de hocalığını yapmış olduğu için Atatürk ona “hocam” diye hitap ederdi.
Esat Bey olgun, tecrübeli, dürüst ve nazik bir insandı. Milli Eğitim Bakanlığı’na getirildiğinde kendisinden çok olumlu işler ve yenilikler beklenmişti. Zaman geçtikçe bunların hiçbiri olmayınca Atatürk bile hayal kırıklığına uğramıştı. Sırası geldikçe Esat Bey’i uyarıyordu. Esat Bey’in artık uzun süre bakanlıkta kalamayacağı anlaşılmıştı.
***
Turkuvaz lokantasına gittiğimiz geceden dokuz-on gün sonra Dolmabahçe Sarayı’nda akşam yemeğindeydik. Davetliler arasında Bolu Milletvekili Hasan Cemil, Reşit Galip, Cevat Abbas, diğer bazı arkadaşlar ve ben bulunuyorduk. Sofradan önce Reşit Galip odama geldi. Çok önem verdiği ve üzerinde özenle çalıştığı Akın piyesi için Milli Eğitim Bakanı’nın yine gereksiz ve anlamsız bazı zorluklar çıkardığını anlattıktan sonra, Esat Bey’i kastederek şöyle dedi:
“Bu adama karşı o kadar doluyum ki kendimi zapt edemeyeceğim. Belki bir falso yaparım. Onun için sofraya gelmek istemiyorum.”
Ben de kendisine şu cevabı verdim:
“Şayet dediğin gibi kendini tutamayacaksan gelme. Atatürk seni sorarsa idare ederim.”
Fakat Reşit Galip sonradan ne düşündüyse, geldi sofraya oturdu. Sofrada tarih konuları üzerinde sohbet ediliyordu. Atatürk özellikle Hasan Cemil Bey’in hazırladığı bazı tezler hakkında verdiği bilgiyi dikkat ve takdirle dinliyordu. Reşit Galip ise çok neşesizdi. Söylenenleri dinlemiyor, dikkatimi çekecek kadar alkol alıyordu. Sohbetin konusu bir ara halkevlerinin çalışmalarına intikal etti. Reşit Galip Bey fırsattan yararlanarak, Milli Eğitim Bakanı’nın halkevlerine çıkardığı güç lüklerden şikâyete başladı. Biraz da alkolün etkisiyle Esat Bey’i çok ağır ve acı şekilde eleştirdi.
Atatürk çok nazik bir ev sahibiydi. Sofradaki konuklarının rencide edilmesine asla izin vermezdi. Reşit Galip’in Milli Eğitim bakanına karşı dolu olmasını anlıyordu. Esat Bey’i rencide edici sözler söylememesi için konuyu değiştirmeye çalışıyordu. Reşit Galip Bey ise konuyu daha da alevlendiriyor ve giderek saldırganlaşıyordu. Bir ara Atatürk’e şöyle hitabetti:
“Atatürk! Milli Eğitimi ve gençliği bu softa zihniyetli insanlardan ancak sen kurtarabilirsin.”
Atatürk’ün artık sabrı tükenmişti. İstemeye istemeye Reşit Galip’e şunları söylemeye mecbur oldu:
“Reşit Galip! Bunlar nasıl sözlerdir? Sizi bu şekilde konuşmaktan menediyorum. Artık susunuz.”
Reşit Galip o kadar kendinden geçmiş durumdaydı ki, ne söylediğini, ne yaptığını bilmiyordu. Atatürk’ün bu uyarısına cevap verdi:
“Bu sofra millet sofrasıdır, bir yere gidemem.”
Atatürk hala nezaketini bozmuyordu:
“O halde siz kalınız. Ben gidiyorum.” diyerek ayağa kalktı. Sofradan ayrılarak salonun yanı başındaki çalışma odasına gitti.
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/06/Esat-Sagay.jpg)
Kötü olmuştu. Reşit Galip Bey, Esat Bey’i eleştirmeye hala devam ediyordu. Onun bu aşırı hareketlerine son vermek için Cevat Abbas’la birlikte düşündük, sofracıya derhal yemek getirmesini söyledik. Fakat kimsede yemek yiyecek hal ve iştah kalmamıştı. Yemekler çabucak yenildi. Konuklar ayrılıp gittikleri halde Reşit Galip hala inatla söylenip duruyor, masadan bir türlü kalkmıyordu. Bir ara Turkuvaz gecesi aklına gelmiş olacak ki, “Lokanta sahiplerine paralar veriliyor. Madam Veralara iltifat ediliyor. Bizim halimizi gören yok” diye saçmalamaya başladı. Dayanamadım:
“Reşit, bana bak. Şimdi hemen odana gidecek misin, yoksa biz seni gönderelim mi?“
Alkolün etkisi biraz azalmış olacak ki, uyarımı ciddiye aldı. Sofradan kalktı. Bu kez de salonun yanındaki kırmızı odaya girdi. Orada Genel Sekreter Tevfik ve Başyaver Rusuhi Beylere derdini dökmeye başladı. Sonunda sabaha doğru odasına götürüldü ve yatırıldı.
Ertesi sabah uyanır uyanmaz Reşit Galip’in durumunu öğrenmek istedim. Bana şu kartı bırakarak sabahın erken saatinde saraydan çıkıp gitmiş:
“Biliyorum, hatam büyüktür. Bunun telafisi ve tamiri çarelerine başvurmak üzere Ankara’ya gidiyorum.”
Giderken Tevfik Bey’e uğramış. Ankara’ya gitmek için yataklı trenden bilet alacağını, ancak parası olmadığını söyleyerek on beş lira borç istemiş.
Hataları affetmesini bilen Büyük Atatürk, ertesi gün bize şöyle diyordu:
“Zavallı Reşit Galip! Esat Bey’den ne kadar güçlük görmüş, ne kadar çile çekmiş ki kendini tutamayacak hale geldi. Kim bilir şimdi ne kadar sıkılıyordur. Kendisini teselli etmeli.”
Reşit Galip’in sabah erken saatlerde Ankara’ya gitmek üzere saraydan ayrıldığını ve bana bir kart bıraktığını arz ettim, kartı okudum. Parası olmadığı için Tevfik Bey’den de on beş lira ödünç aldığını duyunca Atatürk çok üzüldü:
“On beş lira mı verilir? Çok ayıp olmuş. Tevfik biraz fazlaca vermeliydi.”
Reşit Galip, hiç de elinde olmayarak ve istemeyerek yaptığı bu hareketten sonra, Keçiören’deki evinin çok sevdiği kütüphanesine kapandı. Kendini tümüyle okumaya verdi.
***
Aradan aylar geçmişti. Bir gün Çankaya’da sofrada birdenbire Atatürk’ün aklına Reşit Galip geldi. Bana sordu:
“Kılıç, Reşit Galip ne âlemde?“
“Kütüphanesine çekilmiş üzgün bir durumda emirlerinizi bekliyor” dedim.
“Acaba şimdi, şu dakikada ne durumda bulunuyor?” “Efendim şimdi anlar arz ederim.”
Sofradan kalktım. Anlıyordum ki bu gece Reşit Galip’i görmek istiyordu. Nitekim öyle de oldu.
Arkamdan bağırmaya başladı:
“Durumunu sormaya gerek yok. Hemen kalksın gelsin.”
Gece yarısı olmuştu. Reşit Galip’e bunu telefonla müjdeledim. Çok geçmeden Çankaya’ya geldi. Atatürk’ün elini, Atatürk de onun yüzünü öptü. Sofra birden şenlendi. Reşit Galip’in tekrar sofraya davet edilmesi hepimizi sevindirmişti.
Bir süre sonra Atatürk’ün maiyeti olarak İstanbul’a gitmiştik. Reşit Galip Bey de Atatürk’ün konuğu olarak yine Dolmabahçe Sarayı’ndaydı. O akşam sofra resmi salonda kurulmuş, orada toplanılmıştı. Tesadüfen Milli Eğitim Bakanı Esat Bey de davetliler arasındaydı. Atatürk bir ara kendisine dönerek şöyle dedi:
“Hocam, Maarif işleri hala düzelemedi. Aradan hayli zaman geçtiği halde, ben sizde bunu düzeltecek ve Maarif’te gerekli yenilikleri yapacak bir faaliyet göremiyorum.”
Esat Bey fena halde ürktü. “Bütçe beni çok sıkıyor, bu yüzden iş çıkarmak mümkün olamıyor efendim” deyince Atatürk büsbütün kızdı:
“Bu ne biçim cevaptır? Eski Osmanlı Devleti’nin Maarif nazırları da mektepler olmasaydı maarifi iyi idare ederdim derlermiş. Onların zihniyetiyle aranızdaki fark nedir? Bu zihniyetle benim istediğim maarif idare edilebilir mi?“
Atatürk, sözlerini şöyle sürdürdü.
“Anlıyorum ki, siz bu işi idare edemeyeceksiniz. Hemen istifa ediniz ve yerinize şimdi bana bir aday teklif ediniz!“
Esat Bey bu öneri karşısında şaşırdı ve bocaladı. Atatürk yerinden kalktı. Esat Bey’i alarak, salonun yanındaki somaki odaya çekildi. Reşit Galip sofrada tam yanımda oturuyordu. Güçlü bir önseziyle kulağına şunu söyledim:
“Reşit, Milli Eğitim bakanı oluyorsun!“
Ve ekledim:
“Şayet Milli Eğitim bakanı olursan Antep’e bir yatılı lise açmayı vaat ediyor musun?“
Reşit Galip “Söz veriyorum” dedi ve sigara paketinin arkasına şunları yazdı, altını imza etti ve bana verdi:
“Milli Eğitim bakanı olursam behemehâl Gazianteplilere bir lise açmayı Kılıç Ali’ye vaat ediyorum.”
Atatürk, Esat Bey’le birlikte sofraya döndü. Konuyu tekrar açtı ve Esat Bey’e sordu:
“Tabii şimdiye kadar aday düşündünüz. Adayınız kimdir söyleyiniz.”
Esat Bey ayağa kalkarak cevap verdi:
“Efendimiz! Adayı o kadar uzaklarda aramaya gerek yok. (Reşit Galip’i göstererek) İşte adayım huzurunuzdadır. Reşit Galip Beyefendi’dir. Bu iş için her bakımdan güveninizi kazanmış genç bir arkadaşımızdır.”
Bu senaryonun somaki odada Atatürk tarafından hazırlandığı ve Esat Bey’e dikte ettirildiği anlaşılıyordu. Atatürk gülümsedi:
“Teşekkür ederim. Çok isabetli oldu. Öteden beri benim de adayım o idi.”
Esat Bey bir odaya çekilerek istifasını yazdı, getirip Atatürk’e takdim etti. Bundan Başbakan İsmet Paşa’nın tabii haberi yoktu. Atatürk onu da telefonla haberdar etti ve Esat Bey’den boşalan Milli Eğitim Bakanlığı’na Aydın Milletvekili Reşit Galip’in getirilmesi konusundaki görüşünü sordu. Gece yarısı olmuştu. İsmet Paşa henüz olumlu veya olumsuz cevap vermemişti. Reşit Galip çok heyecanlıydı. Ben kendisini sürekli yatıştırmaya çalışıyordum. Bir taraftan da İsmet Paşa’dan cevap alınması için yaver beylere sürekli haber gönderiyordum. Sonunda İsmet Paşa’dan aşağı yukarı şu şekilde bir cevap geldi:
“Reşit Galip Bey arkadaşımız hiç şüphesiz ki Milli Eğitim Bakanlığı için yeterlidir. Ancak kendileri daha genç denebilecek bir çağda iken uykularım sırasında haberdar olmak ve duymak kabil olmayan bazı idari ve siyasi yolsuzlukların sorumluluğuna katılmak uygun mudur? Bunu düşünüyorum. Mamafih emir ve irade yine şefimindir.”
Bir Reformcunun Sonu
İsmet Paşa’dan gelen bu cevap, bir parti toplantısında Reşit Galip’in “Hükumet Başkanı uyuyor ve işitemiyor” sözüne bir karşılıktı. İsmet Paşa, o sözü unutmamış ve sırası gelince taşı gediğine koymuştu. Atatürk bunu anladı, “İsmet Paşa taşı gediğine koydu” dedi. Fakat işin peşini bırakmadı. İsmet Paşa’ya güzel bir cevap verdi. Çok geçmeden İsmet Paşa’dan Reşit Galip’e yazılı olarak şu telgraf gelecekti:
“Maarif Vekili Reşit Galip Beyefendi Hazretleri’ne,
Esat Bey’in istifası üzerine boşalan Maarif Vekilliği’ne zat-ı devletleri seçilerek keyfiyet yüksek onaya sunulmuştur. Hemen Ankara’ya teşrifleriniz rica olunur.”
Formalite bu şekilde tamamlanmış oldu ve Reşit Galip Ankara’ya giderek görevine başladı.
Reşit Galip Bey, Milli Eğitim bakanlığı görevini büyük bir şevk ve hevesle yapıyordu. Ancak gün geçtikçe şaşırmaya ve şımarmaya başladı. Bir zamanlar Refik Saydam’ın, hakkında söylediklerini adeta doğrular gibiydi. Çok geçmedi, bakanlıktan istifaya mecbur edildi.
Bu durum Reşit Galip’in çok ağırına gitmişti. Bundan sonra onu ortada görmek mümkün olmadı. Köşesine çekildi. Bütün yakın dostlarıyla ilişkisini kesti. Evinin kütüphanesine karyolasını, yatağını attı, günlerini okuyarak, inceleyerek geçirmeye başladı.
Bir gece Atatürk’le birlikte Akın piyesini seyretmeye Ankara Halkevi’ne gitmiştik. Perde arasıydı. Meğer Reşit Galip de oradaymış. Beni görünce koştu, yanıma geldi. Atatürk’ü çok özlediğini söyledi. Ben de memnun olacağını bildiğim için durumu Atatürk’ e arz ettim. Orada Reşit Galip’i kabul etti, iltifatta bulundu.
Reşit Galip. Atatürk’ün yanından çıktıktan sonra tekrar yanıma geldi. Benimle hayli dertleşti, içini döktü:
“Hastayım. Müthiş soğuk almışım. Piyesten çok, uzaktan bile olsa Atatürk’ü bir kez daha göreyim diye geldim. İzin ver de gideyim. Fazla kalıp başına bir iş çıkarmayayım.“
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/06/Dr.-Resit-Galipin-Olumu.jpeg)
Öpüştük, ayrıldık. Bu genç, namuslu, vatansever ve inkılapçı insan, iki gün sonra zatürreye yakalandı. Zaten ciğerlerinden rahatsızdı. Bütün çabalara rağmen kurtarılamadı ve çok sevdiği kütüphanesinin bir köşesindeki basit karyolasında bir hafta sonra hayata gözlerini kapadı. Üniversitede reform onun bakanlığı döneminde gerçekleşmiş, yabancı uzmanlar onun zamanında getirilmişti. [6]
DİP NOTLAR:
[1] https://ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/ayse-afet-inan-1908-1985/
[2] Afet İnan, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul, 2009, s. 287
[3] https://ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/resit-galip-baydur-1893-1934/
[4] Hâkimiyet-i Milliye, 21 Mart 1923, No: 769, s. 2, sütun: 6
Atatürk’ün Bütün Eserleri, Cilt: 15 (1923), Kaynak Yayınları, İstanbul, 2005, s. 222-223
[5] https://ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/kilic-ali-suleyman-asaf-1888-1971/
[6] Atatürk’ün Sırdaşı Kılıç Ali’nin Anıları, Derleyen: Hulusi Turgut, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul, 2007, 289-298
Maarifimizde İstikamet
Öğretmen Okullarının Kuruluşu
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/litespeed/avatar/20feed0c623b2ddaf5a8e295480da670.jpg?ver=1736254577)
Published
10 ay agoon
Mart 16, 2024By
drkemalkocak![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/03/Maarif-Vekaleti-Ankara-1947.jpg)
16 Mart, Türk Millî Eğitimi Tarihinde, öğretmen yetiştirmede kurumlaşma adımının atıldığı günün yıldönümüdür.
Bu münasebetle Türk Millî Eğitiminin genel amaç ve temel ilkelerinin gerçekleştirilmesinde-özellikle öğretmen yetiştirme ve istihdamı- verimli ve kalıcı hizmetlerde bulunan şahsiyetler ile öğretmenlerden baki âleme göç etmiş bulunanlara rahmet, yaşayan şahsiyet ve öğretmenlerimize sağlık, mutluluk ve başarılar dilerim.
“Öğretmen Okulu”nun kuruluşu ve yaygınlaşması hakkındaki bilgi ve açıklamalar ile Salname-i Nezaret-i Maarif-i Umumiye (SNMU) 1316 (1898)’dan Darülmuallimin ve Darülmuallimat Programı (haftalık ders çizelgesi) ve Darülmuallimin Nizamnamesi aşağıda sunulmuştur.
DARÜLMUALLİMİN [1]
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/03/Sultan-II.-Mahmut.jpg)
Tanzimat Döneminde, eğitimin modernleştirilmesi yolunda yapılan çalışmalara rağmen, ilköğretimde istenilen başarının gerçekleşmemesini en önemli sebebi olarak öğretmen yokluğu gösterilmiştir. Modern eğitim görmüş öğretmenlerin yokluğu sebebiyle öğretmen ihtiyacı medrese mezunlarından karşılanmıştır. Rüşdiyelerin modern eğitim anlayışına uygun öğretim yapabilmeleri, medrese dışında öğrenim görmüş öğretmenlerin yetiştirilmesini gerekli kılmıştır. İstanbul’da Fatih semtinde 16 Mart 1848’de sıbyan ve rüşdiye mekteplerine öğretmen yetiştirmek üzere “Darülmualimin-i Rüşdi” açılmıştır. Darülmuallimin-i Rüşdi’nin açıldığı ilk yıllarda öğretmen kadrosu, rüşdiye mezunlarının azlığı ve bunların genellikle devlet kurumlarında istihdam edilmeleri sebebiyle yine medrese kökenli kimselerden meydana gelmiştir.
Sıbyan mektepleri yeni usulde eğitime başladıktan sonra, bu okulların öğretmen ihtiyacını karşılamak üzere 1868’de İstanbul’da öğrenim süresi iki yıl olan “Darülmuallimin-i Sıbyan” açılmıştır.
1869 Nizamnamesinde; ilk, orta ve yüksekokulların öğretmen ihtiyacını karşılamak üzere İstanbul’da “Büyük Darülmuallimin” kurulması öngörülmüştür. Bu okulun idadi, rüşdi ve sıbyan şubelerini ihtiva edeceği ve idadi kısmının edebiyat ve fünun şubelerine ayrılacağı belirtilmiştir.
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/03/Darulmuallimat.jpg)
Sıbyan okulları ve kız rüşdiyelerine öğretmen yetiştirmek üzere, sıbyan ve rüşdiye şubelerinden meydana gelen “Darülmuallimat”, İstanbul’da Ayasofya’da 26 Nisan 1870 tarihinde açılmıştır.
Maarif Nezareti’nce 14 Mart 1874 tarihinde, “Büyük Darülmuallimin”in sıbyan, rüşdiye ve idadiye adlarıyla üç dereceli olmak üzere kurulması kararlaştırılmıştır. Nizamnamenin 54-61’inci maddelerinde; okutulacak dersler belirtilmiş ve mezunlarının isterlerse daha üst basamakta öğrenimlerine devam ederek idadi öğretmeni olabilmeleri esası kabul edilmiştir.
Sultan II. Abdülhamit döneminde, eğitim-öğretimi İstanbul dışında diğer vilayetlere yaygınlaştırma kapsamında ilk teşebbüs 1880 yılında yapılmıştır. İstanbul dışında ilk darülmuallimin, Kosova vilayetinde “Darülmuallimin-i Sıbyan” olarak açılmıştır.
Maarif Meclisi 11 Kasım 1882 tarihli toplantısında, maarif müdürü bulunan 10 vilayet merkezinde darülmuallimin açılmasını kararlaştırmıştır. Buna göre 1885-1886 yıllarında Edirne, Kosova, Manastır, Aydın, Bursa, Halep, Mamuretülaziz, Erzurum, Sivas, Amasya, Musul, Van ve Bolu’da olmak üzere 14 darülmuallimin-i sıbyan açılmıştır.
Taşra darülmuallimlerinin öğretmen kadrosu son derece sınırlı kaldığından okulun yönetim işleri, okulun tek öğretmeni olan müdür tarafından yürütülmüştür. Osmanlı ülkesinde darülmuallimlerin sayısı, 1899-1904 yılları arasında 20’ye ulaşmıştır. 1899-1900 öğretim yılında bu okullardaki öğretmen sayısı 20, 1900-1901 öğretim yılında 24 ve 1903-1904 öğretim yılında 43’tür. Örnek olarak Ankara Darülmuallimin İbtidai Şubesi öğretmenleri ile öğrenci sayıları aşağıda gösterilmiştir.
1898-1903 Yılları Arasında Ankara Darülmuallimin İbtidai Şubesi Muallimleri ve Öğrenci Sayıları
YIL | MUALLİM | TALEBE |
H.1316-M.1898 | Raşid Efendi | 15 |
H.1317-M.1899 | Raşid Efendi | 10 |
H.1318-M.1900 | Abdurrahim Efendi | 10 |
H.1319-M.1901 | Abdurrahim Efendi | 14 |
H.1321-M.1903 | Abdurrahim Efendi | 17 |
—***—
DARÜLMUALLİMİN PROGRAMI [2]
İbtidaiye Şubesi
Esami-i Derus | Birinci Sene Haftada | İkinci Sene Haftada |
Kur’an-ı Kerim ma Tecvid ve Fıkh-ı Şerif | 4 | 3 |
Türkçe Kavaid ve İmla | 3 | – |
Usul-ı Tedris | – | 1 |
İnşa | – | 2 |
Arabi Sarf ve Nahv | 2 | 2 |
Kavaid-i Farisi | 2 | 2 |
Fransızca | – | 1 |
Hesab | 2 | 2 |
İlm-i Eşya | 1 | 1 |
Coğrafyay-ı Umumi ve Osmani | 2 | 2 |
Tarih-i İslam | 2 | 1 |
Hüsn-i Hat | 1 | 1 |
Yekûn | 19 | 18 |
Rüşdiye Şubesi
Esami-i Derus | Birinci Sene Haftada | İkinci Sene Haftada |
Kavaid ve İmla | 1 | – |
Usul-ı Tedris | 1 | 2 |
İnşa | 1 | 1 |
Arabi | 3 | 3 |
Farisi | 1 | 1 |
Fransızca | 2 | 2 |
Hesab | 2 | 2 |
Usul-ı Defteri | 1 | 1 |
Cebir | 1 | 1 |
Hendese | 1 | 1 |
Hikmet | 1 | 2 |
Mevalid | 1 | 1 |
Coğrafya | 2 | 1 |
Tarih | 2 | 2 |
Hüsn-i Hat | 1 | 1 |
Resim | 1 | 1 |
Ulum-ı Diniye | – | 2 |
Yekûn | 22 | 24 |
Aliye Şubesi
Esami-i Derus | Birinci Sene Haftada | İkinci Sene Haftada | Üçüncü Sene Haftada |
Ulum-ı Diniye ve Şerh-i Akaid | 1 | 1 | 2 |
Edebiyat-ı Osmaniye | 1 | 1 | 1 |
Kitabet-i Resmiye | – | 1 | 1 |
Usul-ı Tedris | – | – | 1 |
Edebiyat-ı Arabiye | 1 | 1 | 1 |
Edebiyat-ı Farisiye | 1 | 1 | 1 |
Fransızca | 4 | 4 | 3 |
Hesab | 2 | – | – |
Usul-ı Defteri | 1 | 1 | – |
Cebir-i Adi ve İla | 2 | 1 | 1 |
Hendese | 1 | 2 | 1 |
Müsellesat | 1 | 1 | – |
Tersimat-ı Riyaziye | – | – | 2 |
Kozmoğrafya | – | 1 | 1 |
Makine | – | 1 | 1 |
Himet-i Tabiiye | 2 | 2 | 1 |
Mevalid-i Sülase | 2 | 1 | 2 |
Coğrafyay-ı Umumi ve Osmani | 1 | 1 | 1 |
Tarih-i Umumi ve Osmani | 1 | 1 | 1 |
Kimya | Kimyay-ı Gayr-i Uzvi 2 | Kimyay-ı Uzvi 2 | Tahlilat-ı Kimyevi 1 |
Kavanin | 1 | 1 | 1 |
Ulum-ı Servet | – | 1 | 1 |
Yekûn | 24 | 25 | 24 |
DARÜLMUALLİMAT PROGRAMI [3]
(Mevad-ı Tedrisiyenin Senelere Taksimi)
Mevad-ı Tedrisiye | Her Sınıfta Bir Hafta Zarfında Okunacak Derslerin Adedi | ||
Birinci Sene Haftada | İkinci Sene Haftada | Üçüncü Sene Haftada | |
Tecvid ve Kur’an-ı Kerimde Tatbikatı | 2 | 1 | 1 |
Ulum-ı Diniye | 2 | 2 | 2 |
Arabi | 2 | 2 | 2 |
Farisi | 1 | 1 | 1 |
Kaavaid-i Osmaniye | 1 | 1 | 1 |
Kitabet ve Tatbikat-ı Kavaid | 1 | 1 | 2 |
Hüsn-i Hat | 1 | 1 | 1 |
Usul-ı Tedris | 2 | 1 | 1 |
Ahlak | – | 2 | 1 |
İlm-i Eşya | 1 | 1 | 1 |
Mevalid ve Ulum-ı Tabiiye | – | 1 | 1 |
Hıfzıssıhha | – | 1 | 1 |
İdare-i Beytiye | 1 | 2 | 2 |
Hesab | 2 | 1 | 1 |
Hendese | 1 | 1 | 1 |
Resim | 1 | 1 | 1 |
Coğrafya | 2 | 1 | 1 |
Tarih | 1 | 1 | 1 |
Musiki | 1 | 1 | 1 |
El Hünerleri | 4 | 3 | 3 |
Yekûn | 26 | 26 | 26 |
DARÜLMUALLİMİN NİZAMNAMESİ [4]
(Maarif-i Umumiye Nizamnamesinin İkinci Faslının Darülmuallimîn Hakkındaki Mevadını Tadilen Kaleme Alınan Nizamname)
(Layiha)
Birinci Madde-Darülmuallimîn iptidaiye ve rüşdiye ve âliye namıyla ve her birinin müddet-i tahsiliyesi ikişer sene olmak itibariyle üç şubeye münkasım olmak ve irade-i seniyye ile mansub [naspolunmuş, konmuş, dikilmiş] ve maarife mensup bir müdürün idaresinde bulunmak üzere müceddeden teşkil olunmuştur.
İkinci Madde-İbtidaiye şubesine şart-ı duhûl sarf, nahiv, kıraet-i Türkiye, hat, imlâdan imtihan vermek ve hüsn-i ahlâk ashabından olmak ve sinni yirmiden dûn [aşağı] ve otuzdan efzûn [fazla, çok] olmamak ve sakat ve malûl bulunmamak ve ileride sınıfına göre açılacak muallimliği kabulden istinkâf eder ise müddet-i tahsiliyesinde aldığı maaşın hakk-ı istirdadını temin eylemektir. Sakat ve malûl olmamak ve istirdat maaşı temin eylemek şartları rüşdiye ve âliye şubelerinde dahi muteber olacaktır.
Üçüncü Madde-İbtidaiye şubesinde kıraet olunacak derûs balâda münferiden programda gösterilmiştir.
Dördüncü Madde-Rüşdiye şubesine şart-ı duhûl iptidaiye şubesinden şahadetname almak ve hariçten talep olanların yedlerinde mekâtib-i idadiye şahadetnameleri var ise ibraz eylemek yoğ ise iptidaiye şubesi şahadetnamelileri mertebesinde şifahen ve tahriren imtihan vermek ve ahlâk-ı mazbut ve sinni yirmiyi mütecaviz bulunmaktır.
Beşinci Madde-Rüşdiye şubesinde tedris olunacak dersler balâdaki programda münferiden gösterilmiştir.
Darülmuallimîn-i Aliye Şubesi
Altıncı Madde-Bu şube edebiyat ve fünun şubelerini havidir. Rüşdiye şubesinden edebiyat sınıfına kayıt olunacaklar belagat-ı arabiyeden şifahi ve bir vak’a tasviriyle Türkçe makale yazdırılarak tahriri imtihan verecekleri gibi hariçten dâhil olacakların rüşdiye şubesinde tedris olunan ulum ve fünundan dahi ayrıca imtihan vermeleri lazım ve fünun sınıfına rüşdiye şubesinden geçecek olanlar için o şubede tedris olunan ulum-ı riyaziye ve hükmiyeden vermiş oldukları imtihanda sülasen numroyu kazanmış olmaları ve evvelce mekatib-i idadiyeden mülazemet ruusuyle veya mekteb-i sultani veyahut rüşdiye şubesinden mezun olup da fünun-ı mezkurede sülasenden ziyade numro ahz edenlerin tekrar imtihandan istiğnaları için şahadetnameleri tarihinden itibaren bir sene zarfında müracaat etmiş bulunmaları meşruttur.
Yedinci Madde-Edebiyat sınıfında tedris olunacak dersler ber-vechi bala programda zikr olunmuştur.
Sekizinci Madde-Fünun sınıfında okunacak dersler yine balada programda gösterilenlerdir.
Dokuzuncu Madde-Darülmuallimîn talebesi cümlesi muvazzaf olmak üzere yüz kırk nefer ile tahdit edilip altmışı iptidaiye ve kırkı rüşdiye ve kırkı aliye şubelerinde bulunacak ve iptidaiye şubesinde bulunacaklara şehri ellişer ve rüşdiye şubesinde bulunacaklara yetmişer ve aliye şubesinde bulunacaklara yüzer guruş maaş ita edilecektir.
Onuncu Madde-Her şube derslerinin tekmilinde o şubeden şahadetname verilecektir.
On Birinci Madde-İbtidaiye şubesi ve rüşdiye şubesine ve rüşdiye şubesi aliye şubesine mahreçtir fakat iptidaiye şubesinde ikmal-i tahsil edenlerden rüşdiye şubesine ve rüşdiye şubesinde ikmal-i tahsil edenlerden aliye şubesine nakli ihtiyar etmeyenler için bulunduğu şubeye mahsus mekâtibde muallimlik etmek üzere şahadetnamelerine işaret olunacaktır.
On İkinci Madde-Rüşdiye mektepleri üç sınıfa taksim ile her sınıf iki derecede muallimle idare olunacaktır. Her sınıf mekteb-i rüşdiyede muallim-i evvel birinci derecede sani ve salis kaç muallime lüzum var ise onların cümlesi ikinci derecede muallim addedilecektir.
On Üçüncü Madde-Darülmualimînin iptidaiye ve rüşdiye şubelerinden mezun olduktan sonra başka bir mesleğe sülûk edenler yahut sınıfına göre muvazzaf olarak mekatib-i umumiyede istihdam olunmak üzere teklif olunan muallimliği kabülden bila-mucip istinkâf eyleyenler muallimliğe mahsus hukuk ve imtiyazattan sakıt olacaklar ve müddet-i tahsillerinde maarif veznesinden almış oldukları maaşatı kâmilen iade edeceklerdir.
On Dördüncü Madde-Darülmuallimînden neşet etmiş olanların mekatib-i umumiyede muallim olmak için sairlerine hakk-ı rüçhanı olacaktır.
On Beşinci Madde-Darülmuallimînden mezun olanlar ibtida muallimlik sınıfı meyanında terakki edip sonra mekatib-i idadiye ve maarif müdürlüğü gibi maarifçe münasibi veçhile her nev’i memuriyete tayin olunacaklardır. Fakat terakkiyat-ı mevude beş sene ifay-ı hüsn-i hidmete mütevakkıftır.
On Altıncı Madde-Talebeye bir defaya mahsus olmak üzere her şubeye mahsus olan kitaplar meccanen verilecektir.
On Yedinci Madde-Darülmuallimîn talebesinin imtihanlarında kavaid-i teminiye vazı ve sonra muallimliğe tayin olunmak üzere intihap mazbatalarının tanzimi ve aleyhlerinde vaki olacak şikayatın tedkiki ve azl ve becayişlerinin kanuna tevfiki münhasıran meclis-i maarife aittir.
On Sekizinci Madde-Darülmuallimîn müdürü ve muallimin ve memurini meclis-i maarifçe intihap ve maarif nezareti makamından tasdik ve imtihanlar dahi meclis-i mezkûrun nezaret ve malumatı tahtında icra olunur.
On Dokuzuncu Madde-Darülmualimînin bir muntazam kütüphane ve nümunehanesi olacağı gibi hikmet-i tabiye ve kimya ve tersimat-ı riyaziye ile topoğrafya ve tarih-i tabiyeye müteallık alat ve edevat ve levayıh-ı mukteziye dahi mükemmel olacaktır.
Yirminci Madde-Mektebin her ayda vukuatını mübeyyin meclise müzekkere vermek ve meclisçe verilecek talimata tevfik hareket etmek üzere Darülmualimînin bir müfettiş-i mahsusu bulunacaktır.
Yirminci Birinci Madde-İşbu nizamnamenin icrasına Maarif Nezareti memurdur.
—***—
DİPNOTLAR
[1] Asuman KOÇAK, Salnamelere Göre Ankara Vilayeti (1871-1907), Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı Yakınçağ Tarihi Bilim Dalı Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi (Danışman: Doç. Dr. Şennur ŞENEL), Ankara, 2013, s. 167-168
[2] Salname-i Nezaret-i Maarif-i Umumiye (SNMU) 1316 (1898), 1. Defa, 1316 Sene-i Hicriyesine Mahsustur, Matbaa-i Amire, s. 127-129
http://www.tufs.ac.jp/common/fs/asw/tur/htu/data/HTU1931-01/index.djvu
[3] A. g. e., s. 453
http://www.tufs.ac.jp/common/fs/asw/tur/htu/data/HTU1931-02/index.djvu
[4] A. g. e., s. 130-134http://www.tufs.ac.jp/common/fs/asw/tur/htu/data/HTU1931-01/index.djvu
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2023/11/1.-Samsun-Istiklal-Ticaret-Mektebinde-Cay-Ziyafetinde.jpg)
Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal Paşa’dan
Samsun’da Öğretmenlere Nutuk
(22 Eylül 1924)
Giriş
Her türlü külfet ve nimet dengesizliğine rağmen öğretmenlik mesleğini sevgi, heyecan, hoşgörü ve saygı değerleriyle bütünleştirerek idealist bir anlayışla yaşayan ve yaşatan meslektaşlarımın “Öğretmenler Günü”nü tebrik ederim…
Osmanlı Devleti döneminde, asiler dahi öğretmenlerine el kaldırmamış, öğretmeninin tavsiye ve telkini ile isyanı bastırmakla görevli kişilere teslim olmuşlardır.
1923-1938 döneminde milletvekili maaşlarının az olduğu ve artırılması gerektiği gündeme gelmiş ve artış oranı Atatürk’e sorulmuştur. Merhum Atatürk’ün verdiği cevap akıl sahiplerine ibret vericidir, insana, eğitim-öğretime ve öğretmene verilen değerin çarpıcı sonucudur:
Artış, öğretmen maaşını geçmesin!..
Gazi Mustafa Kemal Paşa, 24 Mart 1923’te Kütahya Sultanisi’nde Öğretmenlere yaptığı konuşmada “Biri vatanın hayatını kurtaran asker ordusu, diğeri milletin istikbalini [geleceğini] yoğuran irfan ordusu. Bu iki ordunun her ikisi de kıymetlidir, yücedir, feyizlidir, muhteremdir; fakat bu iki ordudan hangisi daha kıymetlidir, hangisi yekdiğerine müreccahtır [tercih edilir]. Şüphesiz böyle bir tercih yapılamaz, bu iki ordunun ikisi de hayatidir.” sözleriyle Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk Eğitim Ordusunun önemini ve vazgeçilmezliğini ifade etmiştir. Savunma ve Eğitim Bakanlıklarının önünde yer alan “Milli” sıfatının anlam ve öneminin kaynağı açıkça anlaşılmaktadır.
O halde Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının sosyal ve ekonomik hakları ne ise Türk Eğitim Ordusu mensuplarının sosyal ve ekonomik hakları da öyle olmalıdır.
Başta Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Türk Milli Eğitimine hizmet etmiş öğretmen, yönetici ve müfettişlerimizden fani âlemden baki âleme göç edenlere Yüce Tanrı’dan rahmet niyaz eder, minnet ve şükranlarımı sunar; yaşayanlara sağlık, mutluluk, başarı ve huzur dolu ömürler dilerim.
***
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2023/11/3.-Samsunda-15.-Tumen-Subaylariyla.jpg)
Samsun: 23 [Eylül 1924] (A. A.) – Reisicumhur Hazretleri 22 Eylül’de [1924] Samsun’da kıtaat-ı askeriyeyi [askeri kıtaları], kışlaları teftiş etmiş ve gördüğü intizam ve talim ve terbiyenin mükemmeliyetinden beyan-ı memnuniyet [memnuniyetlerini beyan] etmişler[dir]. Badehu [ondan sonra] bütün Samsun muallime ve muallimlerinin toplandığı İstiklal Ticaret Mektebi’ne gidilerek orada Gazi Paşa Hazretleri’nin şerefine verilen bir çay ziyafetinde pek samimi iki saat geçirilmiştir. Ziyafete piyano refakatiyle talebe tarafından teganni olunan [söylenen] milli şarkılarla başlanmış ve bir muallime ve üç muallim tarafından nutuklar irat olunmuştur. Reisicumhur Hazretleri cevaben bütün samiini [dinleyicileri] pek teheyyüç [heyecanlandıran] ve mütehassis eden atideki [aşağıdaki] nutku irat buyurmuşlardır:
“Muhterem Hanım, Muhterem Beyefendiler,
Bu çay ziyafetini tertip edenlere suret-i mahsusada [özel olarak] teşekkür ederim. Bu vesile beni Samsun’un çok münevver [aydın] bir muhitinde bulundurmuş oldu. Bu vesile, beni dimağları [beyinleri] ilim ve fen ile müzeyyen [süslü], kıymetli insanlardan mürekkep [meydana gelen] bir heyetin huzurunda bulunmakla pek mesut etti.
Efendiler, dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlim ve fennin haricinde mürşit [yol gösterici] aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir [sapkınlıktır]. Yalnız, ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının tekâmülünü [gelişmesini] idrak etmek ve terakkiyatını [ilerlemelerini] zamanında takip eylemek şarttır.
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2023/11/2.-Samsun-Istiklal-Ticaret-Mektebinde-Ogretmenlerle.jpg)
Bin, iki bin, binlerce sene evvelki ilim ve fen lisanının çizdiği düsturları, şu kadar bin sene sonra bugün aynen tatbike çalışmak elbette ilim ve fennin içinde bulunmak değildir. Çok mesut bir his ile anlıyorum ki, muhataplarım bu hakikatlere nüfuz etmişlerdir. Mesudiyetim yükseliyor. Şununla ki, muhataplarım taht-ı talim ve terbiyelerinde [talim ve terbiyeleri altında] bulunan yeni nesli de bu hakikatin nurlarıyla doğuşuna müessir [etkili] ve amil [etken] olacak surette yetiştireceklerini vaat eylemişlerdir. Bu, cümlemiz [hepimiz] için iftihara değer bir noktadır.
Muhterem efendiler, hemşiremiz hanımefendi ve ondan sonra beyanatta bulunan
muhterem ve hassas arkadaşlarımız uzak maziyi çok güzel işaretle tavzih ettiler [açıkladılar]. Yakın mazinin acılarını da hakikaten kalpleri dilhun edecek [kan ağlatacak] tarzda beyan buyurdular. Bu vesile ile şahsıma çok teveccühatta [teveccühkâr] bulunmak nezaketini ibraz buyurdular [gösterdiler]. Bu teveccühatın [teveccühlerin] samimi kalplerden çıkması itibariyle şüphesiz çok memnunum, mütehassisim ve müteşekkirim. Yalnız sizden olan bir şahsa sizden fazla ehemmiyet atfetmek, her şeyi bir ferd-i milletin [milletin bir ferdinin] şahsiyetinde temerküz ettirmek [toplamak], maziye [geçmişe], hale [bugüne], istikbale [geleceğe], bütün bu edvara [devirlere] ait bir heyet-i içtimaiye [toplum] mesailinin [meselesinin] tavzih [açıklanmasını] ve tebarüzünü [ortaya konulmasını], bu yüksek bir heyet-i içtimaiyenin [topluluğun] münferit [tek başına, mütevazi] bir şahsiyetinden beklemek, elbette ki layık değildir; elbette ki lazım değildir.
Muhterem kardeşler! Memleket ve milletin hayat ve atisine [geleceğine] olan muhabbet ve hürmetimden dolayı huzurunuzda bir nokta-ı hakikati [hakikat noktasını dinleyiciler] izaha mecburum.
Vatandaşlar, vatanınızda herhangi bir şahsı, istediğinizi sevebilirsiniz! Kardeşiniz gibi, arkadaşınız gibi, babanız gibi, evladınız gibi, sevgiliniz gibi sevebilirsiniz. Fakat bu sevgi sizi, mevcudiyet-i milliyenizi [milli mevcudiyetinizi/milli varlığınızı], bütün muhabbetlerinize rağmen, herhangi bir şahsa, herhangi bir sevdiğinize vermeye saik olmamalıdır [sevk etmemelidir]. Bunun aksine hareket kadar büyük hata olamaz. Ben, mensup olduğum büyük milletimin böyle bir hatayı artık irtikâp etmeyeceğine [işlemeyeceğine] dair kemal-i itimat [tam itimat] sahibi olmakla müsterih [gönlüm/içim rahat] ve müftehirim [iftihar ediyorum].
Arkadaşlar, ben ve benim gibi birçok vatandaşlar, kardeşler, bundan beş, beş buçuk sene evvel vatan ve millet ümitsiz bir felakete düştüğü zaman, muvazzaf [vazifeli] oldukları, vicdan, namus, haysiyet hissiyle mükellef bulundukları vazifeyi yapmak mevkiinde kaldılar. Bunu bittabi yapacaklardı. Yapmaları mecburi idi, vicdani idi, insani idi, namusu milli [milli namus] icabı idi. Ben bu mukaddes esasların haricinde hareket edebilir miydim?
Efendiler, elbette edemezdim. Türk milletinin hakiki hiçbir ferdi bu icabatın [icapların] haricinde hareket edemezdi. Ben elbette bu acı manzara karşısında vicdanımın emirlerine muhalif, namusu milliyemizin [milli namusumuzun] hilafında [karşısında/aykırı] hareket edemezdim. Mensubiyetiyle [mensubu olmakla] müftehir bulunduğum [iftihar ettiğim] yüksek heyet-i içtimaiyenin [toplumun] yüksek haysiyetine elbette münafi [aykırı] hareket edemezdim.
Bence mensup olmakla müftehir bulunduğum milletin hiçbir ferdi bu icab-ı namustan [namus icabından] asla inhiraf etmemiştir [ayrılmamıştır]. Eğer bundan müstesna gösterilenler varsa, emin olunuz aziz ve namuskâr vatandaşlar; onların kalp ve vicdanı milletimizin müşterek vicdan-ı tenezzühünden [temiz vicdanından] hiç ilham alamamış, kapkara, sefil vicdanlardır.
Efendiler, bizim milletimiz derin, büyük bir maziye sahiptir. Milletimizin hayat-ı asarını [hayat eserlerini] düşünelim. Bu düşünce bizi elbette altı-yedi asırlık Osmanlı Türklüğünden çok asırlık Selçuk Türklerine ve ondan evvel bu devirlerin her birine muadil [denk] olan büyük Türk devrine kavuşturur. Bütün bu edvara [devirlere] dikkat buyurunuz, Türk kendi ruhunu, benliğini, hayatını unutmuş, nereden geldiği belirsiz birtakım reislerin şuursuz vasıtası olmak mevkiine düşmüştür. Türk milleti kendi benliğini, kendi dimağını, kendi ruhunu unutur gibi olmuş ve bütün mevcudiyetiyle herhangi bir maksada, neticesi zillet olan, esaret olan, fisebilillah [karşılık beklemeksizin] köle olmaya müncer olan [götüren] hakir bir hedefe sürüklenmiştir. Millet maatteessüf [ne yazık ki] bu hal-i gafleti [gaflet halini] çok sürdürdü. Bu yüzden her türlü sefaletlere ve mahkûmiyetlere uğramaktan kendini kurtaramadı. Bütün bu tebaiyetleri; aldığı gayr-i milli [milli olmayan] terbiyenin icabatı [icapları] olduğunu fark etmeksizin, mehakim [sağlam] bir terbiyenin eseri olduğu kanaatiyle tatbik ediyordu. Esas-ı terbiye [terbiyenin esası], hedef ve mahiyet-i terbiye [terbiyenin hedefi ve mahiyeti] ne büyüktür. Bu hususta istikamet yanlış ise ve koskoca bir millet emniyet ve itimat ettiği kitaplardan şahit göstererek, rehber olduklarını iddia edenlerin sözlerine inanarak yürürse ve bu yürüyüş istikameti kendilerini mahv ve izmihlale [yok olmaya] düşürürse, kabahat; bu istikameti takip eden nezih, ahlaklı, fedakâr, rehberlerine itimat eden zavallı halktan ziyade, rehberlere ait değil midir?
Efendiler, söz söyleyen arkadaşlarımızdan biri bana nereden ilham ve kuvvet aldığımı sordu. Bu sualine [sorusuna] kısa bir cevap vermek isterim. Bilirim ki, bugünkü intibahı [uyanışı], düne, maziye medyunuz [borçluyuz]. Her halde babalarımızın, analarımızın, mürebbilerimizin; ruh ve dimağlarımızın [beyinlerimizin] inkişafında [gelişiminde] feyizli tesirleri vardır. Gerçi biz, belki burada bulunanların kâffesi [tamamı] dünyaya geldiğimiz zaman bu topraklar üzerinde yaşayanlarla beraber, kahhar [kahredici] bir istibdadın pençesi içinde idik. Ağızlar kilitlenmiş gibi idi. Muallimler, mürebbiler yalnız bir noktayı dimağlara yerleştirmeye mecbur tutulmakla idi: Benliğini, her şeyini unutarak bir heyulaya boyun eğmek, onun kulu, kölesi olmak. Bununla beraber, tahattur etmek [hatırlamak] lazımdır ki, o tazyik altında dahi, bizi bugün için yetiştirmeye çalışan hakiki ve fedakâr muallimler ve mürebbiler eksik değildi. Onların bize verdikleri feyiz elbette esersiz kalmamıştır. Şimdi burada bir zatıâliye tesadüf ettim. O, benim rüştiye birinci sınıfında muallimim idi. Bana henüz iptidai [temel] şeyleri öğretirken istikbal [gelecek] için ilk fikirleri de vermişti.
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2023/11/4.-Samsun-Carsamba-Demiryolu-Insaatini-baslatan-ilk-kazmayi-vururken-1024x740.jpeg)
Efendiler, izah etmek istiyorum ki, ilk ilham ana baba kucağından sonra mektepteki mürebbinin lisanından, vicdanından, terbiyesinden alınır. Bu ilhamatın [ilhamların] mazhar-ı inkişaf [gelişmeye mazhar] olması, millet ve memlekete hizmet edebilecek kudret ve kabiliyeti bahşedebilmesi için, millet ve memlekete büyük ve derin alaka yaratan fikir ve duygularla her an takviye olunmak lazımdır. Bu fikir ve duyguların menba [kaynağı] bizzat memleket ve millettir. Milletin müşterek arzu ve temayülüne [eğilimine] temas etmek ve onun icabatına [icaplarına] mevcudiyetini hasretmeyi hareket düsturu bilmek, hakiki yolda yürüyebilmek için yegâne esastır. Bir milletin efradında [fertlerinde] hâkim olması, riayet edilmesi icap eden milletin müşterek arzusu, ortak fikridir. Bir insan memleket ve milletine nafi [faydalı] bir iş yaparken, gözünden bir an uzak bulundurmamaya mecbur olduğu düstur milletin hakiki temayülüdür [eğilimidir].
Binaenaleyh [dolayısıyla] efendiler, arkadaşımızın sorduğu ilham ve kuvvet kaynağı milletin kendisidir. Milletin müşterek [ortak] temayülünün [eğiliminin], umumi [genel] fikri olduğunu münkir [inkâr eden] olanlar da vardır. Bu gibileri cümleniz [hepiniz] çok işitmişsinizdir. Bu gibiler, memleket ve milletle alakasız ve gafil insanlardır. Memleketimizin ve milletimizin başına gelmiş olan bunca felaketler hiç şüphe etmemelidir ki, bu gafil insanların memleketin talih ve iradesini ellerinde tutmuş olmalarından ileri gelmiştir.
Efendiler, bir heyet-i içtimaiyenin [toplumun] mutlaka müşterek [ortak] bir fikri vardır. Eğer bu her zaman ifade ve izhar [1] edilmiyorsa [ortaya konulmuyorsa], onun adem-i mevcudiyetine [mevcut olmadığına] hükmolunmamalıdır. O, fiiliyatta behemehâl [mutlaka] mevcuttur. Varlığımızı, istiklalimizi [bağımsızlığımızı] kurtaran bütün afal [fiiller] ve harekât [hareketler], milletin müşterek fikrinin, arzusunun, azminin yüksek tecellisi eserinden başka bir şey değildir.
Arkadaşlar, bugün vasıl olduğumuz [ulaştığımız] netice şüphe yok, çok şayan-ı memnuniyet [memnuniyet] ve ümid-i bahşdır [ümit vericidir]. Fakat bu memnuniyeti mahfuz tutabilmek için, ümitleri saha-ı fiiliyata [fiiliyat sahasına] koyabilmek için bundan sonra dikkat edilecek noktalar da çoktur. Son söz söyleyen hoca efendinin beyanatından ilham alarak arz edeyim ki, en mühim, en esaslı nokta terbiye meselesidir. Terbiyedir ki, bir milleti hür, müstakil [bağımsız], şanlı, ali bir heyet-i içtimaiye [yüksek bir toplum] halinde yaşatır veya bir milleti esaret ve sefalete terk eder.
Efendiler, terbiye kelimesi yalnız olarak kullanıldığı zaman herkes kendince maksut bir medlule [kast olunan bir manaya] intikal eder. Tafsilata girişilirse terbiyenin hedefleri, maksatları tenevvü eder [çeşitlilik gösterir]. Mesela dini terbiye, milli terbiye, beynelmilel [milletlerarası] terbiye. Bütün terbiyelerin hedef ve gayeleri başka başkadır. Ben burada yalnız yeni Türk Cumhuriyeti’mizin yeni nesle vereceği terbiyenin milli terbiye olduğunu katiyetle ifade ettikten sonra diğerleri tevakkuf etmeyeceğim [üzerinde durmayacağım]. Yalnız işaret etmek istediğim manayı kısa bir misal ile izah edeceğim.
Efendiler, yeryüzünde üç yüz milyonu mütecaviz [aşkın] İslam vardır. Bunlar ana baba, hoca terbiyesiyle terbiye ve ahlak almaktadırlar. Fakat maalesef hakikat-i hadise [hadisenin hakikati] şudur ki, bütün bu milyonlarca insan kitleleri şunun veya bunun esaret veya zillet zincirleri altındadır. Aldıkları manevi terbiye ve ahlak onlara bu esaret zincirlerini kırabilecek meziyet-i insaniyeyi [insani meziyeti] verememiştir, veremiyor. Çünkü terbiye hedefleri milli değildir.
Efendiler, milli terbiyenin ne demek olduğunu bilmekte artık herhangi bir tenevvüş [karışıklık] kalmamalıdır. Bir de milli terbiye esas olduktan sonra, onun lisanını, usulünü, vasıtalarını da milli yapmak zarureti gayr-i kabulü münakaşadır [münakaşa kabul etmez]. Milli terbiye ile inkişaf [geliştirilmek] ve ila [yükseltilmek] edilmek istenilen genç dimağları [beyinleri] bir taraftan da paslandırıcı, uyuşturucu, hayali zevaitle [lüzumsuz şeylerle] doldurmaktan dikkatle içtinap etmek [kaçınmak] lazımdır.
Hoca efendi bu fikrini izah için “Vettini vezzeytuni ilah…” ayetini kendince tefsir ettiler [yorumladılar]. İncir ve zeytin çekirdeğinden düstur çıkardılar. Birindeki kesire [çokluğa] diğerindeki vahdeti [tekliğe] işaret ettiler. Ayetin medlulü [manası] bu mudur, değil midir, bir şey demeyeceğim. Yalnız bu seyahatim esnasında tesadüfen bu ayetin manasını ben diğer bir hoca efendiden sormuştum.
Bunun için yarım saat kadar mütalaaya [düşünmeye/araştırmaya] ihtiyaç olduğunu söyledi. Ömrünü medariste [medreselerde] ulum-ı diniye [dini ilimler] tedris ve tedrisiyle [okumak ve okutmakla] geçiren bir zat bir kitabın bir satırını Türkçe ifade edebilmek için böyle bir ihtiyaç dermeyan ederse [öne sürerse], millet, efrad-ı millet [milletin fertleri] ne desin? Onun için efendiler, genç neslin beyni yorulmadan, onun her şeyi ahz [almaya] ve özümlemeye müsait [yatkın] elvahı hakikat izleriyle tezyin olunmalıdır [süslenmelidir].
Muhterem efendiler, bu içtimada [toplantıda] söylenen sözler o kadar hissiyatıma, rikkatime mucip [sebep] oldu ki, samiimde [kulağımda] o kadar ilahi bir ahenk vücuda getirdi ki, bunu bozmamak için bir kelime bile telaffuz etmek niyetinde değildim. Fakat huzurunuzun ruhumda hâsıl ettiği gayr-i kabil-i zapt [zapt edilemez] haz ve his beni beyan-ı hissiyat ve efkâra [hissiyat ve fikrimi beyana] sevk etti. Beni dinlemek zahmetine katlandığınızdan, cümlenize [hepinize] teşekkürler ederim.”
Ziyafetten avdetinde halk pek müteheyyiç ve hassas on binlerce kitleler halinde fenerlerle şehri dolaştıktan sonra Reisicumhur Hazretlerinin ikametgâhları önünde toplanmışlar ve Gazi Hazretlerini şiddetle alkışlamışlardır. Halktan birisi Samsunluların Reisicumhur Hazretlerine hissiyat-ı tazimkaranesini arz etmiş ve Gazi Paşa Hazretleri teşekkür etmişlerdir. Halk saatlerce şehrin sokaklarını dolaşarak icray-ı şadımani eylemişlerdir. [2]
DİPNOTLAR
[1] Hâkimiyet-i Milliye, 25 Eylül 1924, No: 1230, s. 1, sütun: 3-5
[2] Hâkimiyet-i Milliye, 25 Eylül 1924, No: 1230, s. 2, sütun: 4
file:///C:/Users/admin/Downloads/0208.pdf
[1, 2] Atatürk’ün Bütün Eserleri, Cilt: 17 (1924-1925), Kaynak Yayınları, İstanbul, 2005, s. 44-48
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/11/Vahideddin-Saltanatin-Kaldirilmasi-80x80.jpg)
Saltanatın Kaldırılmasına Dair Türkiye Büyük Millet Meclisinin Genel Kurul Kararı
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/10/Gazi-Mustafa-Kemal-80x80.jpg)
Mustafa Kemal Paşa’nın Neue Freie Presse Muhabirine Cumhuriyet Hakkında Beyanatı [Demeci]
![](https://www.drkemalkocak.com/wp-content/uploads/2024/10/1-80x80.jpg)
Büyük Âlim Ziya Gökalp’in Vefatı
En Çok Okunanlar
- Türkler ve Zaferleri2 yıl ago
Anafartalar Kumandanı Mustafa Kemal ile Mülakat [Görüşme] (1)
- Maarifimizde İstikamet2 yıl ago
AİLE KUCAĞINDA VATAN TERBİYESİ
- Türk Tarihi3 yıl ago
6 EKİM İSTANBUL’UN KURTULUŞ GÜNÜ
- Türk İstiklâl Mücadelesi2 yıl ago
LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI
- Tarihi Toplantılar3 yıl ago
İSTİKLÂL MARŞI’NIN YAZILIŞI ve MİLLÎ MARŞ OLARAK KABULÜ
- Mustafa Kemal Atatürk3 yıl ago
GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA’NIN KONYA TÜRK OCAĞI’NDA YAPTIĞI KONUŞMA
- Türk İstiklâl Mücadelesi2 yıl ago
Mustafa Kemal Paşa’nın Sivas Kongresi’ni Açış Konuşması (4 Eylül 1919)
- Tarihi Konuşmalar2 yıl ago
TARİHTEN FIKRALAR 1. Bölüm